Düşüncelerinin ağzı dili olmayacak

Aşırı hiçbir düşüncenin ardına düşmek yok!

Teklifsiz ol, bayağı olma…

Dostlarının arasında denenmiş olanları,

çelik halkalarla bağla yüreğine.

Ama her zıpçıktı, acemi çaylak arkadaşı da

el üstünde tutup elini kirletme…

Kavga etmekten sakın, ama ettin mi de,

öylesine et ki; korksunlar senden.

Herkese kulağını ver, sesini verme…

Herkese akıl danış, kendi aklını sakla…

Kesenin elverdiği kadar giyin,

zengin ama gösterişsiz olsun giydiğin.

Sakla vücudunun en güzel yerlerini sevdiğine…

Ne borç ver, ne de borç al çünkü, borç vermek

çok kez hem paranı yitirmektir, hem de dostunu.

Her şeyden önce de kendi kendinle doğru ol…

O zaman, gece gündüze varır gibi,

sen de aldatmaz olursun kimseyi…

Dualarım, öğütlerim seninle olsun.

William Shakespeare

Shakespeare, insanı ve insanın nasıl olması gerektiğini ne güzel anlatıyor. Şiirde insan karakterinin nasıl şekilleneceği coşkulu bir dille veriliyor. Okurken, şiirde görselliğin de var olduğunu görüyoruz. Yanlışlıklar bir yanda, doğrular bir yanda dizilmiş. Şiirdeki anlatımdan, “İşte insan böyle olmalı” sonucunu çıkarıyorsunuz.

Kendi kendine yeten, bağımsız ve özgür tavırlı insan. İnsan böyle olunca kimsenin etkisi altında kalmadan, kendisi olarak bağımsız karar verme yeteneğine sahip olabilir. Bu şiirden çıkarılacak öz, görmüş, geçirmiş, yaşamış bir insanın öğüdü olarak algılamalı.

Shakespeare, dünya edebiyatının en büyüklerinden. Bu İngiliz şairin gerek şiirleri, gerekse oyunları yüzyıllardır ayaktadır. İnsanlar onun şiirlerinden, en güzel duyguları seçip buluyor. Yüzyıllar sonra da, insanların duygu dünyalarına girmeyi başarıyor. Shakespeare, klasik İngiliz şiirinin tepe noktalarındandır.

Shakespeare’in şiirleri, harika bir çeviriyle Talat Sait Halman tarafından Türkçe’ye kazandırıldı. Hâlâ Shakespeare’den bir şeyler öğrenebiliyorsak, şiirleri ve oyunları bunu bize anlatır. Bir toplum, Shakespeare gibi sanatçılarıyla yücelir.