Annemizin karnında, hiçbir şeyden haberimiz yoktu.

Babamız kim, annemiz kim kardeşlerimiz var mı yok mu bir haberdik.

Bizler için bilinmez kapkaranlık bir nokta anne karnımız.

Nasıl kainatımızın 13,8 milyar sene önce büyük patlamadan önceki saniyenin milyar kere milyar küçük zaman diliminde nelerin olduğunu matematiksel olarak bilemediğimiz gibi.

Her insan bir alem. Bir kâinat misali.

Anne karnından dünyaya gelen insanoğlu, aynı kâinatın yaratılış öncesi gibi anne karnındaki dönemi bilmeden dünyaya gelir.

İki, üç yaşına kadar ne olduğunu hatırlamaz bile.

Sonrası malum. Ana, baba ocağı ki sağsalar büyük nimet. Yok anasız babasız kaldıysan gitti çocukluğunun en güzel zamanları.

Daha sonra okul dönemleri. Okullu, okulsuz meslek sahibi olma. Erkek çocuklar için askerlik. Söz, nişan ve hayatımızın dönüm noktası evlilik.

Arkasından geleceğimizin devamı çocuklarımız.

Ve hayat meşgalesi. Çarpın didin dur. Önce çocukların tahsili. Yeme, içme, giyme; aman evlatlarım okusun.

Sonra ah bir başımı sokacak evim olsun, kiradan kurtulayım. Geçti mi kırk elli sene.

Sonra başladı mı sağlığında geriye dönüş.

Ve yaşlanma. Her insana nasip olmayacak yetmişli yaşlar ve torunlar.

Sonra elden ayaktan kalmayacak şekilde, bu da her insana nasip değil.

Bilinmezden geldiğimiz anne karnından, vücudumuzun tamamının bileşenlerinden meydana geldiğimiz toprakla buluşmamız.

Her can ve cansız dediğimiz maddeler dahil topakla bütünleşmemiz.

Her can ölümü tadacaktır emri gereği yaşama veda etmemiz.

Bunları sizleri üzmek, gözünüzü korkutmak için yazmadım.

Hepimizin bildiği hayatın gerçeklerini yansıtmak istedim.

Peki diyeceksiniz Fuat sonuç ne?

64 ülkede yapılan bilimsel araştırmada mutluluğu etkileyen faktörlerin başında AİLE geliyor.

Diğerleri sırasıyla..

– GELECEK GÜVENCESİ

– İŞİNİ SEVMEK

– EŞ DOST AKRABA ARKADAŞ CEVRESİ – SAĞLIK

– KARARLARI BEN Mİ VERİYORUM

– İNANÇ, İNANMAK

Dikkatinizi çekti mi SAĞLIK beşinci sırada.

İnsan hayatında beş topla oynarlar.

Bu beş top..

– İş.

– Aile.

– Eş, dost, akraba.

– Sağlık.

– Kişilik.

Kişi, lastik, iş topuyla oynarken; cam top olan diğer dört maddeyi kırarlar.

Demek ki, cam top aileyi kırmamaya özen göstermeliyiz.

Uzun, uzun yazıları okumaktan sıkılmayanımız yoktur.

Bu nedenle genellikle yazılarımı kısa tutmaya çalışırım.

Konuyu yazımın girişinde doğum öncesiyle başladım, aileye getirdim.

AİLE, yaşamımızın temeli, huzuru, mutluluğumuzun kaynağı AİLE.

Geçenlerde okuduğum bir bilimsel makalede; aileyi yıkan etkenlerin neler olduğunu, yaşam tecrübelerimi içine katarak sizlerle paylaşmak istedim.

Peki neymiş bunlar?

– Eşlerin birbirlerine az zaman ayırmaları.

– Stres

– Ekonomik problemler.

– Cinsel sorun.

– Eşlerin farklı şehirlerde olmaları.

– Eşlerin sadece kendi zevk ve ihtiyaçlarını düşünmeleri.

– Eşlerin farklı kültürlerden gelip, birbirlerine kendi kültürlerinden fedâkarlık yapmamaları.

– Belli bir süre sonra, rutine getirdikleri yaşamlarına, farklı tatlar katmamaları.

– Eşlerin kendi ailelerini; eşinin ailesine tercih etmeleri.

– Çocuklara fazla zaman ayırmamaları.

– Önceki eşten çocukların olması.

– Sadakatsizlik.

Mutluluğumuzun temelinde ilk sırayı alan ailenin önemini kavrayarak, onu yıkmamak, kaybetmemek için elimizden geleni yapmalıyız.

Saniyeler gibi geçen ömrümüzün temeli, mutluluğumuz kaynağı ailemizle huzurlu yaşamın yollarını aramalıyız.