Üniversitemizin her yıl düzenlediği 9 uncu AŞÜRE GÜNÜ, üniversitemize, yeni kayıt yaptıran öğrencilerin katılımı beklendiğinden biraz geç yapıldı.
    Ben etikliğin yapıldığı saatlerde, hastanede fizik tedavisi gördüğümden çok istediğim halde davete katılamadım. Etkinliğe katılmak için fizik tedavisine katılmamayı düşünürken, bir başka acil sorun çıktığından yine katılamadım.
   Etkinliğe katılan gazeteci arkadaşların anlatımına göre, geçen yıllarda olduğu gibi etkinliğe katılım büyük olmuş. Yeni kaydını yapmış öğrencilerle, okulu, Tunceli’yi, merak eden velileri, okulunu özlemiş, eski kayıtlı öğrencilerden yoğun bir katlım olmuş. Katılıma, Tugay Komutanı, j. Alay Komutanı, Yeni Emniyet Müdürü, kurum Müdürleri, Üniversitenin öğretim görevlileri, çalışanları, hemen her yıl katılan Alevi Dedesi Hüseyin ERDOĞAN, davetli sivil toplun örgütlerinin temsilcileri de katılmış.
     Büyük bir coşkunun, kaynaşmanın, yaşandığı etkinlikte, Üniversitenin Sayın Rektörü, yaptığı konuşmada, müjdelercesine, “YÖK tarafından yayınlanan açıklamaya göre, Üniversitemiz, aralarında ünlü tarihi üniversitelerinde bulunduğu tüm devlet üniversiteleri arasında, başarı sıralamasında ile 33.cü sırada yer almıştır. Hedefimiz, 20.ci sıraya inmektir. Düzenlediğimiz etkinliklerle, amacımız, öğrencilerimizle, ilimizde yaşayan halkımızla, bir araya gelmektir. Şu anda öğrencilerimiz ve ilimizde yaşayanlarla bir araya gelmenin sevincini yaşıyoruz” diyerek, katılımcılara teşekkür etmiş. Üniversitemizin giderek saygın,  tercih edilir bir üniversite olması, hepimizin beklentisi, ilimizin eğitim seviyesine yakışanı olacaktır.
    Gazeteci arkadaşlar, yeni gelen öğrencilerle sohbet etmişler. Arkadaşlar, Tahmin edildiği gibi, “Tunceli’yi neden tercih ettiniz?” diye sormuşlar. Onlar da sordukları, hemen hepsi,  “Biz ve ailemiz, Televizyonlardan, sosyal medyadan izlediklerimize göre Tunceli Doğal güzellikleri olan, eğitimde ön sıralarda yer alan Okuryazar oranı nerdeyse Yüzde Yüz olan, vicdanlı, kültürlü insanların yaşadığı bir kent olduğu için tercih ettik. Gelir gelmez ilk günlerde, böyle katılımlı, Rektörümüzün eliyle aşure dağıttığı sıcak bir ortam, bizim, tercih etmekte, yanılmadığımızın bir ifadesi, örneği, oldu” demişler.
    Birkaç gün önce, inşaatlarda çalışmak, için GÜNEYDOĞU, illerinden gelenlerle sohbet etmiştim. “Çocuklarımızın, Tunceli’deki, Üniversiteyi, tercih etmelerini biz de istiyoruz. Âmâ hayat, yaşam, Tunceli’de, çok pahalı. Kiralar, yiyecek, içecek, her şey, çok pahalı. Ondan korkuyoruz” dediler.
    “Haklısınız” dedim.
    Üniversitemizin düzenlediği bütün etkinlikler, hep ilgimi çekmiştir. Yıllarca BACASIZ FABRİKA dediğim Üniversitenin, kurulmasını, ardından açılışını heyecanla izledim. Bekledik. Kampüsünün, kuruluşunu, adım adım, inşasını, hizmete girişini, aynı heyecanla izledik. Üniversiteye her gidişimde, Üniversitenin güneyindeki etkinliklerin yapıldığı yerden, çevreyi seyretmeye, doyamam. Oradan üniversitenin önünde, şehrin içine kadar uzanmış Baraj canavarını, seyreder, canavarın, oraları, işgal etmeden önceki, doğa harikası vadideki, yaşadığımız, unutulmayan günleri, anılarımızı, tekrar yaşarım. O günlere, giderim. Bir başka sevinç mutluluk duyarım.
    Üniversitemizin bir başka etkinliğinde tekrar gidip o yerden unutamadığım. Tekrar görmek istediğim manzarayı seyredeceğim.

munzur-universitesi-asure-(5)-001.jpg

27983.jpg
   +   +  +
 YAYA GEÇİDİ NÖBET ETKİNLİĞİ
    Trafik terörünün giderek artması, yaya geçişlerinde, sürekli yaşanan kazalar üzerine, bu kazaları, azaltmak için, iç İşleri Bakanlığınca trafik kurallarında yeni düzenlemeler yapıldı. Düzenlemelere göre, geçişlerde, yaya geçişlerinde, Yayalara, öncelik veren, araçların, yayaları, geçişlerde, beklemeleri, kuralları getirildi.
    Bu kuralların, toplumca daha çok benimsenmesi kamuoyuna yansıması için İç İşleri Bakanlığı 2019 yılını, YAYA ÖNCELİKLİ TARFİK YILI olarak ilan etti. Bu duyurunun, topluma, en iyi bir şekilde yansıması için, Devletin tüm unsurları ile konunun takipçisi ve nöbette olduğunu göstermek için ülke genelinde, etkinlikler düzenlenmiştir. Etkinlikler, ülke genelinde tüm illerin valilerinin, kaymakamlarının, emniyet Müdürlerinin, Jandarma komutanlarının, Emniyet Genel Müdürünün, bakan yardımcılarının, Jandarma Genel Komutanın, katılımı ile düzenlenmiştir.
    İlimizde de Sayın Valimiz, bu etkinliği desteklemek için, Tugay komutanı, Jandarma Alay Komutanı, Emniyet Müdürü, millî Eğitim Müdürü ile birlikte bir okulun bahçesinde öğrencileri ile futbol oynayarak, bu etkinliğe katılmışlardır.
   Trafikte, bir elinde sigara bir elinde direksiyonla, trafik kazalarına davetiye çıkaran magandalara, yasak getirilmesi de, kazaları, bir ölçüde önleyen tedbirler, olmuştur.
    Yolları, caddeleri, tıkayan, işgal eden, yaşamı çekilmez kılan trafik yoğunluğunda, kazaları önlemek için daha yeni düzenlemelere de ihtiyaç vardır. Sürücü belgesi almak isteyen herkes, insanı insan yapan değerleri kazanması için geçmişinin resmi görülmeli, kültür eğitiminden geçirilmelidir.
    Bir trafik magandasının,  yaya geçişinde, duyduğum, “Bu sefer de bunlar başımıza bela oldular” tepkisi, magandalığın, güzel bir örneğiydi.

2-ekimde-hepimiz-yaya-gecitlerindeyiz-kampanyasi-kapsaminda-001.jpg

9e2421dc-47df-48f6-8246-e5ac0dbabe37.jpg
     +     +    +
 HAYVANLARI KORUMA GÜNÜ
    Sabahın erken saatlerinde, İş yerime gitmek için çıkmıştım. Yeni yapılan DERSİM MÜZESİNİN yanı başında park halindeki bir TUR otobüsünden inen bayanlar, ellerinde ki yiyecek paketleri ile parktaki köpeklerin çevresinde toplandılar. Getirdikleri yiyecekleri elleri ile köpeklerin, ağızlarına koyarak yediriyorlardı. Tıpkı bir çocuğa yemek yedirir gibi. Sabahın erken saatlerinde, SEYİT RIZA DA, insanlığın resmi sergileniyordu. Akşam eve dönüşümde bir bayanın, parkın o sevimli köpeklerinden korkarak kaçışı da. Tersi bir insanlık resmiydi.
    Hayvanları, korumak, onlarla bir dünyayı paylaşmaktır. Onların varlığını kabullenmektir. Sevgi duygusunu, paylaşmaktır. Hatta sevgi duygusunu kazanmaktır. Bu sevgiyi kazanmanın yolu, küçük yaşta çocuklarla, bize sevgi veren canlıları, köpekleri, kedileri, doğadaki, Çanlılarla, buluşturmak tanışmaktadır.
    Hemen her gün, yemek saatinde iş yerimin kapısını çalan, yemeğimi paylaştığım siyah kedi ile sohbetim. Onun o bakışlarını, yakınlığını seyretmem, günün en renkli sevgi karesidir.
    Onların bize, bizim de onların sevgisine ihtiyacımız vardır.
hayvanlari-koruma-kanunu.jpg