AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun Kürt sorunu ile ilgili söylemine, “AK Parti 19 yıllık iktidarında temel hak ve özgürlükleri ortaya koymuş olduğu demokratikleşme ve sessiz devrimlerle bütün sorunların üzerinde gelmiş ve 84 milyon insanın eşit hak ve özgürlüklere sahip olduğu bir hukuk düzeni cari kılınmıştır” dedi. AK Parti Grup Başkanvekili Akbaşoğlu, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Akbaşoğlu, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı Akşener’e ‘Ünal Çeviköz’ün mavi vatan açıklamaları ve Kılıçdaroğlu’nun kürt sorunu açıklamalarına ilişkin sorular sorduğunu ve bunlara cevap alamadığını belirterek, “Özellikle Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında CHP belirli bir strateji takip ediyor. Bu strateji çerçevesinde HDP üzerinden HDP seçmenine selam göndermeye çalışıyor. Bu selamı göndermeye çalışırken ittifak mensupları ile ilgili belirli bir plan çerçevesinde hareket ediliyor. Parti tabanlarının birbirine yakınlaştırılmasına ilişkin bu strateji son zamanda yapılan CHP’li Aykut Erdoğdu’nun açıklamaları üzerine Selahattin Demirtaş’ın Cumhurbaşkanı olması talebine kadar ilerlemiş vaziyettedir. Millet ittifakının Cumhurbaşkanı adayı herhalde Selahattin Demirtaş Kılıçdaroğlu’nun kendi partisi içindeki Cumhurbaşkanı adaylarına hem kendisiyle hem de içeride bulunan milletvekili yaklaşımlarıyla yeni isimlerin eklendiği kamuoyunun bilgisine sunulmuştur” ifadelerini kullandı. Türkiye’de hiçbir etnik sorun bulunmadığını söyleyen Akbaşoğlu, “AK Parti 19 yıllık iktidarında temel hak ve özgürlükleri ortaya koymuş olduğu demokratikleşme ve sessiz devrimlerle bütün sorunların üzerinde gelmiş ve 84 milyon insanın eşit hak ve özgürlüklere sahip olduğu bir hukuk düzeni cari kılınmıştır. Bu manada ancak Türkiye’de terör sorunu vardır, bu sorunun üstesinden AK Parti iktidarları gelmiştir. 84 milyon insanız eşit yurttaşladır” değerlendirmesini yaptı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin eski yüzünün devam ettiğini belirten Akbaşoğlu, “CHP eski, bildik CHP. Etimesgut İlçe Başkanı’nın sözlerine ilişkin CHP yönetiminin sahip çıkacak şekilde beyanlarda bulunması CHP’nin nato mermer nato kafa olduğu ortaya konmuş vaziyette. Milletimizi algıyla kandırmaya dönük özgürlüklerden demokratikleşmeden sadece takiyye siyaseti olduğu gün yüzüne çıkıyor” diye konuştu. Yurtlarla ilgili olarak Akbaşoğlu, “İstismar siyaseti güden CHP, yalan ve algı siyasetine dönük her olayı çarpıtmaya çalışıyor. Başakşehir’de hastaneye giden yolu CHP Belediye Başkanı asfaltlamamıştı. 5 bin 400 gencimizin kalacağı yurdun kanalını ve suyunu bağlamaktan aciz bir CHP zihniyeti olayları çarpıtarak, bu sorunları bir çözeriz yaklaşımı sergiliyor. Talep eden gençlerimizin yüzde 90’nının yerleştirildiği bir sistem, hakikaten hepimizin ortak bir başarısı olarak görülmesi gerekir” ifadelerini kullandı. Vergi Kanunu’na ilişkin olarak Akbaşoğlu, “Haftaya inşallah vergi mükellefleri ile ilgili bütün vatandaşlarımızın, esnafımızın, çiftçimizin, bütün toplumsal kesimlerin lehine, kolaylaştırıcı nitelik arz eder şekilde vergi kanunlarına ilişkin düzenlemeleri ihtiva eden bir paketi sunmuş olacağız” dedi. Kılıçdaroğlu’nun Esad tarafından daveti edilmesine ilişkin Akbaşoğlu, “Türkiye’de millet egemenliğini temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bir yasama organı var. Yürütme organında da milletin seçtiği bir Cumhurbaşkanı var. Milletimizin onayıyla ortay çıkmış bir sistem cari. Burada Suriye Devlet Başkanı’nın Kılıçdaroğlu’na çağrısı FETÖ’nün paralel devlet anlayışının bir tezahürüne dönük bir çocuk sevincine dönüşebilecek devlet adamlığına yakışmayacak bir vaziyete dönüşmüştür” şeklinde konuştu. Muhalefetin Parlamenter sistemine dönüş söylemine Akbaşoğlu şöyle cevap verdi: “Parlamenter sistem gericiliktir. Parlamenter sistem geriye gitmektir. Bugün parlamenter sistem üzerinde ortak paydada buluşanlar Türkiye’yi kaosa, vesayete milletin egemenliğinden rol kapmaya çalışanlara yeşil ışık yakmaktadır. Milletin iradesine, kararına saygısızlık söz konusudur. Cumurbaşkanı, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi partili. Anayasaya göre, partili olma şartı yok. Sistem buna müsaade ediyor. Parlamenter sistemde yürütmenin başı Başbakan partili değil mi? Sizin önerdiğiniz sistemde Başbakan partili olmayacak mı?”