Konuya ilişkin açıklama yapan Milletvekili Şaroğlu, “Mazgirt Belediye Başkanı Murat Becerikli’nin Mazgirt Kaymakamı ve Akpazar Belde Belediye Başkan Vekili hakkındaki basına yansıyan açıklamaları suç duyurusu niteliğindedir.Mazgirt Belediye Başkanı Murat Becerikli’nin, ilgili kişiler hakkındaki usulsüzlük iddiaları, israfa ve şatafata dayanan mevcut düzenin sadece görünen yüzüdür.Devletten aldığı sınırsız yetki ile keyfi harcamalar yapan bu kişiler belli ki üçer beşer maaş ile kamu kaynaklarını iç eden yöneticileri kendilerine örnek alıyorlar. Bu durum, ülkenin iki farklı ve keskin yüzünü de bir yönüyle ortaya koymaktadır. Bir yanda derinleşen ekonomik kriz ve üst üste gelen zamlar ile darboğazın pençesinde ayakta kalmaya çalışan yoksul kesim, öte yanda ise halkın parasını çarçur eden yöneticiler.Söz konusu suçlamalar hiç hafife alınmayacak şeylerdir.Ben bu noktada İçişleri Bakanını ve tarafsız yargı mensuplarını göreve davet ediyorum.Bu olaylar ivedilikle araştırılarak aydınlatılmalı ve gerekli yaptırımlar bir an önce uygulanmalıdır” dedi. İŞTE, BAŞKAN BECERİKLİ’NİN SÖZCÜ GAZETESİ’NDE YER ALAN O HABER: AKP’li Belediye Başkanından kayyumlar hakkında usulsüzlük iddiaları Tunceli'nin Mazgirt ilçesinin AKP'li belediye başkanı Murat Becerikli ilçede görev yapan kaymakamlar hakkında skandal iddialarda bulundu. Becerikli, kaymakam ve ilçeye bağlı Akpazar belde belediyesine kayyum olarak görevlendirilen kişilerin çeşitli usulsüzlükler yaptığını iddia etti. SÖZCÜ’ye konuşan AKP'li başkan Becerikli, ”Bu milletin bir kuruşunu kendi lüksün için şatafatın için harcayamazsın. Maalesef ilçemize atanan kaymakamlar devletin gücünü kendi bireysel güçleri olarak görüyorlar o güç halkın ve devletin gücüdür” dedi. “RESMİ ARAÇLA KAZA YAPTI HERHANGİ BİR TUTUNAK TUTULMADI” 2017 yılında Mazgirt ilçesine kaymakam olarak atanan Kenan Aktaş'ın kendisine 2 milyon değerinde zırhlı araç tahsisi yapıldığını ve kaymakam Aktaş'ın herhangi bir bilgilendirme yapmadan resmi araçla şehir dışına çıktığını belirten Mazgirt Belediye Başkanı Murat Becerikli, “İlçemize bağlı Belde Belediyesine kayyum olarak görevlendirilen Mazgirt Kaymakamı Kenan Aktaş, devletimizin kendisine 2 milyonluk zırhlı araç tahsis etti. Ancak Kenan Aktaş o dönemde korumasıyla birlikte o resmi aracı gayri resmi işlerde kullanarak o araçla ciddi bir kaza geçirmesinden sonra, o araç çok büyük maddi hasar gördü. O araçla kaza yaptıkları yer Tunceli ili sınırları içerisinde değil, Mardin ilinde yapılmıştı. Kaymakamlığa tahsis edilen bu araçla kaza yapılması sonrasında bu olayla ilgili herhangi bir resmi işlem yapılmadı. Normalde kamu aracıyla bir kaza yapıldığı zaman, bunun için resmi işlem yapılması lazım. Ancak eski kaymakam ve koruması o aracı kaza yaptıktan sonra herhangi bir resmi işlem yapılmadan, Malatya'da bir servise yine el atından para vererek gayri resmi bir şekilde onarımını yaptırıyorlar. Aracı tamirden sonra getirip garaja attılar” diye konuştu“ŞEHİR DIŞINA ÇIKARKEN HERHANGİ BİR İZİN ALINMADI” AKP'li Becerikli açıklamasına şöyle devam etti; “Bu sefer özel idareye bağlı köylere hizmet götürme birliği üzerinden başka bir araç aldılar. Bu beyefendiler eğer kamu görevinde oldukları için bu kazayı yaptılarsa, bu aracın zabıtlar tutularak aracın bakımı yapılması lazımdı, ancak onu yapmadılar. Burada da gayri resmi bir iş içerisinde oldukları aşikardır. Çünkü Kaymakam'da olsanız, Belediye Başkanı da olsanız, bir başka şehre giderken bir olur veya resmi bir belge olması lazım. Şehir dışına gidildiğinde ve birkaç gün kalındığında bir olur almanız ve yerinize de vekaleten birinin görevlendirilmesi lazım. Burada gayri resmiden kastımız şudur; bu kaymakam ve koruması Mardin'e giderken herhangi bir resmî belge veya görevlendirmeyle mi gitti? Eğer öyle bir belge olsaydı o araçla Mardin'de kaza yapıldığında o aracı resmi yollardan gerekli tutanaklar tutularak tamir edilmesi gerekirdi. Ancak bu işlemlerin hiçbiri yapılmadı. Yapılan bu tür keyfi muameleler hiçbir şekilde ne hükümetimizi ne de Devletimizi bağlamamaktadır. Devletimiz bu tür keyfi ve şahsi yapılan olumsuz işlerin müsebbiplerini affetmeyecektir.” “SOSYAL YARDIMLAŞMA PARASIYLA LOJMANIN EŞYALARINI YENİLEDİ” 2020 yılında ilçeye atanan kaymakam olarak atanan Muhammed Şahin'in ise sosyal yardımlaşma vakfının parasıyla lojmanındaki eşyaları değiştirdiğini iddia eden Becerikli, “Kaymakamlık bünyesinde bulunan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının amacı yoksul insanlara yardım etmek için kurulmuştur. Bu vakıflara gelen ayni ve nakdi yardımların tümü maddi durumu uygun olmayan vatandaşlarımız için kullanılır. Yardıma muhtaç vatandaşlarımız için gelen bu yardımlar hiçbir şekilde kaymakam veya diğer kamu görevlilerinin şahsi ve çıkar gerektiren diğer işler için harcanamaz. Ancak 2020 yılında ilçemize Kaymakam olarak geçici görevlendirilen ve Akpazar Belde Belediye Başkan Vekili olarak da görev yapan Muhammed Şahin beyin, ilçemizde kaymakam olarak göreve başlamasından sonra heyet üyesi olarak bir kez vakıf toplantısına katıldım. Kaymakam Beyin emrivaki tutumları ve devlet otoritesine yakışmayan davranışları hoşumuza gitmedi. Orada alınan kararlar oybirliğiyle alınması gerekirken kaymakam bey kendi keyfine göre yardım kararları almasından sonra hiçbir toplantıya katılmama kararı aldım. Sonrasında bu Kaymakam Sosyal Yardımlaşma Vakfından vatandaşlar üzerinden paralar çıkartarak oturduğu makamının ve lojmanı“BUn eşyalarını yenilediğini duyduk. Aldığı oda takımı 30-40 bin TL olduğu ifade ediliyor. Bu konuyla ilgili bir inceleme başlatıldığında zaten her şey ortaya çıkacaktır” diye kaydetti. “BU HATALAR DEVLETİMİZE VE HÜKÜMETİMİZE MALEDİLEMEZ” İlçede yapılan bu uygulamaların devleti ve hükümeti bağlamadığını belirten Becerikli, “Bu milletin ve devletin bir kuruşunu dahi kendi lüksün ve şatafatın için harcayamazsın. Maalesef ilçemize atanan kaymakamlar devletin gücünü kendi bireysel güçleri olarak görüyorlar. Ama şunu bilmeliler ki o güç milletin ve devletin gücüdür. Hiçbir kaymakam bu gücü kendi menfaatine göre kullanamaz. Devletin ve milletin menfaatine aykırı bir şekilde kullanmamalıdır. Her yönüyle öncelik milletimizin ve devletimizin çıkarıdır. Bir kuruşunu dahi kendi menfaat ve çıkarlarımız için kullanmamamız lazım, ama aksini yapanları da gördük. Burada devletin adil, şefkatli ve merhametli yaklaşımı değil ‘ben devletim' diyerek bu gücü kötü niyetli kullanan insanların ortaya koyduğu şahsi davranışlardır. Burada kaymakam ve belediye başkanı devletin bir görevlisidir devletin kendisi değildir. Bu insanlar burayı çok sahipsiz buldular ve keyfi muamelelerle bizimde hoşumuza gitmeyen birtakım uygulamalar oldu, ancak bunlar bireyseldir. Bu uygulamalar devletimizle ve iktidarımızla yakından uzaktan bir alakası yoktur. Ancak yerli vatandaşlarımız bu yapılan keyfi uygulamaları sanki devlet ve hükümet yaptırıyormuş gibi bir algı oluşuyor. Burada şahısların yapmış oldukları hatalar devlete mal edilemez. Kaymakam'da olsa belediye başkanı da olsa mal edilemez. O yanlış kişiyi bağlar. Devletimiz ve hükümetimiz günü geldiğinde bu tür kötü ve şahsi yanlış uygulamaları yapan kişiler hakkında gereğini mutlaka yapacaktır. Bundan hiçbir vatandaşımızın şüphesi olmasın” ifadelerini kullandı. (Evren Demirtaş)