GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : - Ondokuz Mayıs Üniversitesi yerleşkesi ve yurt alanlarının havadan görüntüsü - Rektör Prof.Dr. Yavuz Ünal ile röportaj Ondokuz Mayıs Üniversitesi 48. yaşını kutluyor - Adını bağımsızlık mücadelesinin başladığı gün olan 19 Mayıs 1919’dan alan üniversite kuruluşunun 48. yılını kutluyor - Rektör Prof. Dr. Yavuz Ünal: - "Eğitimin toplam bir kalite olduğunu ve toplumun tamamını ilgilendiren bir süreç olduğunu düşünüyoruz. Üniversitemizin diplomalarının marka değerini yükseltmek istiyoruz" SAMSUN (AA) - Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal, "Biz eğitimin toplam bir kalite olduğunu ve toplumun tamamını ilgilendiren bir süreç olduğunu düşünüyoruz. Üniversitemizin mezunlarının diplomalarının marka değerini yükseltmek istiyoruz." dedi. Adını bağımsızlık mücadelesinin başladığı gün olan 19 Mayıs 1919'dan alan OMÜ, kuruluşunun 48. yılını kutluyor. Rektör Ünal, AA muhabirine, OMÜ'nün, Karadeniz Bölgesi’nin ekonomik, kültürel, sosyal yaşamına yeni bir soluk getirmek ve katkı yapmak amacıyla 1975'te kurulan köklü bir devlet üniversitesi olduğunu söyledi. Bölge üniversitesi olarak kurulan ve misyonuna uygun olarak 48 yılı geride bırakan OMÜ'nün bireylerin ve toplumun yararına yenilikler kazandırmak için evrensel değerleri benimseyen, entelektüel titizlikle çalışan bir üniversite olduğunu belirten Yavuz Ünal, "Üniversitemiz akademik ve idari birimleri, dalında uzman, deneyimli öğretim kadrosuyla öğrencilerine ön lisans, lisans ve lisansüstü seviyelerinde eğitim öğretim vermekte. Üniversitemizde 20 fakülte, 13 meslek yüksek okulu ve 2 enstitü var. Üniversitenin seçkin özgün taraflarından biri de 120 farklı ülkeden 5 bin civarında uluslararası öğrenciyi bünyesinde barındırıyor olması. Bu öğrencileri kendi yaptığı sınavla seçiyor. Bölgedeki diğer üniversitelerle ortak hareket ederek geçen yıl 9, bu yıl ise 17 farklı üniversite adına yabancı öğrenci sınavı yapıp doğrudan onların sistemine yerleştiren bir üniversite konumundayız." diye konuştu. OMÜ’nün 52 bin öğrencisi bulunduğunu aktaran Prof. Dr. Ünal, 13 bin yüksek okul, 31 bin lisans ve 8 bin lisans üstü öğrencisiyle dengeli dağılıma sahip olduklarını bildirdi. Üniversitenin yapılanmasında eğitimi ayrı tuttuklarını dile getiren Ünal şunları kaydetti: "Eğitimi temel hedef olarak görüyoruz. Biz eğitimin toplam bir kalite olduğunu ve toplumun tamamını ilgilendiren bir süreç olduğunu düşünüyoruz. Üniversitemizin diplomalarının marka değerini yükseltmek istiyoruz. Bilimsel çalışmalarda 2020'de üniversitemizin desteklediği proje sayısı 140, 2021'de 238, 2022'de ise 422 oldu. Ama bizim ön gördüğümüz ise yıllık ortalama 600-700 bandında proje üretmek. Aslında gelinen nokta güzel bir nokta. Ama bizim değerlendirmemize göre yetersiz. Üniversitenin potansiyeline baktığımızda bunun yetersiz olduğunu görüyoruz. Bunun nitelik ve nicelik olarak güçlendirilmesini arzuluyoruz. Öğrencilerimizin yan dal ya da sertifikasyon çalışmaları veya takım eğitimi ve belgelerle yeterliliklerini güçlendirmek istiyoruz. 2020 yılında patent sayısı sıfırken üniversitemiz 2021 yılını 10 patentle kapattı. Bunun 8’i ödül aldı. Aynı politikamız 2022'de de devam etti ve 21 patente çıktı. Bunun 7'si ödül aldı. Üç patent de ticarileşti. OMÜ’nün son 2 yılına baktığımızda ürettiği ürünleri, ürettiği bilgiyi ticarileştirebilen, artık satan ve onun üzerinden kazanç elde edebilen, kendi sistemini oluşturan kendine yeten bir üniversite konumunda olduğu görülüyor. OMÜ ile ilgili gelecek vizyonumuz Türkiye’de ilk 10 üniversite içinde olmak. Şu anda birçok alanda ilk 10'nun içindeyiz. Bu gerçekleştirilemeyecek bir hayal değil. Üniversitemizin güçlü bir altyapısı ve güçlü bir akademik kadrosu var. Gelecekte çok daha güçlü bir üniversite ile insanlarımıza, toplumuza hizmet vereceğimizi düşünüyoruz."