MUŞ (AA) - İBRAHİM YALDIZ - Muş'ta bir firmada çalışan 25 yaşındaki Fatma Çali, 5 yıldır kendi imkanları ve hayvanseverlerin desteğiyle temin ettiği mamalarla sokakta yaşayan 150 hayvanı besliyor.Dondurucu soğukların etkili olduğu kentte, yiyecek bulmakta güçlük çeken hayvanların hayata tutunması için çaba gösteren Çali, Türkiye'nin birçok yerinden irtibatlı olduğu hayvanseverler ve derneklerin gönderdiği mamaları, kentin değişik noktalarındaki alanlara bırakıyor.Bazen kilometrelerce yürüyerek, belirlediği 20 noktadaki yaklaşık 150 hayvanın durumunu kontrol eden Çali, arkadaşlarının da yardımıyla 5 yıldır "can dostlarını" besleyerek hayatta kalmalarını sağlıyor.- "Onları besleyince mutlu oluyorum"Çali, AA muhabirine, sokak hayvanlarını beslemenin yanında barınmalarını da sağlamaya çalıştıklarını, onlar için kulübeler yaptıklarını söyledi.İmkanları kısıtlı olduğu için tüm hayvanlara yetişemediklerini anlatan Çali, "Elimizden geldiğince beslenme aralığını sıkı tutuyoruz. Hava çok soğuk. Sokak hayvanları soğukta aç kalınca maalesef can veriyorlar. Biz de bunun önüne geçebilmek için elimizden geldiğince hayvanları besliyoruz. Derneklerin gönderdiği kulübe ve mamaları farklı noktalara bırakıyorum. 5 yılı aşkındır bunu yapıyorum. Belirli günlerde kulübeleri dolaşarak can dostları aç bırakmamaya çalışıyorum. Allah destek verenlerden razı olsun. Hayvanseverler olmasa mama yetiştiremezdik. Havalar çok soğuk olduğu için battaniye, mama ve kulübeye çok ihtiyacımız var. Herkesten destek bekliyoruz." ifadelerini kullandı.Hayvanların zorlu hava koşullarında yiyecek bulmalarının mümkün olmadığını dile getiren Çali, bu nedenle hayvanları beslediği zaman çok mutlu olduğunu ifade etti.Çocukluğundan bu yana hayvanlarla yakından ilgilendiğini, sürekli onları beslemeye çalıştığını aktaran Çali, şöyle konuştu:"Önce kendi bahçemdeki sonra mahalledeki hayvanları beslemeye başladım. Bu alan genişlemeye başladı ve il geneline yayıldı. Gördüğüm hiçbir hayvana arkamı dönmüyorum. Her zaman çantamda mama var. Bazen hayvanlara yetişemediğim için vicdan azabı çekiyorum. Keşke imkanlarım daha da çok olsaydı. Evimizde her zaman yemek ve ekmek artar. Bunları kapımızın önüne koyarsak en azından bir hayvanın karnı doyar."