Ercan TOPAÇ İl merkezindeki okulları gezerek sorunları yerinde tespit eden İl Başkanı Çelik, yaptığı açıklamada, “2021-2022 Eğitim- Öğretim Yılı, yaklaşık 2 yıl aradan sonra yüz yüze eğitime, 6 Eylül 2021 tarihinde büyük sorunlar içinde başladı. Öncelikle Eğitim Öğretim yılının hayırlı olmasını; çocuklarımızın sağlıklı ve başarılı bir eğitim yılı geçirmesini dilerim. Tunceli’mizde Eğitim-Öğretim yılı, eğitim sistemimizdeki genel sorunlar dışında, iki önemli sorunla başladı. Birincisi 24 Ocak 2020 tarihinde Elazığ’da meydana gelen deprem ve sonrasında okullarımızda yapılan deprem incelemelerinde bazı okullarımızda yıkım kararı, bazı okullarımızda ise depreme karşı güçlendirme kararı alındı. Elazığ depreminin üstünden bir buçuk yıl geçmesine karşın ve okullarımızda yüz yüze eğitim yapılmıyorken, güçlendirme çalışmalarının okulların açıldığı tarihte yapılması fiziki olarak eğitimde büyük sorunlara neden olmuştur. Bazı okullarda, iki okul aynı binada eğitim vermek durumunda bırakılmış, bazı okullarda ise sabahçı ve öğlenci (ikili) uygulamasına geçilmiştir” dedi. Aynı okul binası içinde iki okulun eğitim vermesi öğrenci yoğunluğu oluşturmaktadır diyen Çelik, “Bu durum hala devam eden Covid-19 salgınının okullarımızda artacağını, çocuklarımızın sağlığını tehdit edeceğini ve akademik başarısını olumsuz yönde etkileyeceği çok açıktır. Aynı şekilde, Taşımalı Eğitim kapsamında köylerimizde ikamet eden çocuklarımızın sabah erken saatte (07:20) okullarına ulaşması çok zor görünmektedir. Öğlenci öğrencilerimiz ise, 18:30 da çıkmaları da yine çocuklarımızın psikolojisinde ve akademik başarısında olumsuz sonuçlara neden olacağı ifade edilmektedir. Güçlendirme çalışmalarının 2 ay içinde tamamlanacağı ifade edilse de, bunun en az 4 ay süreceği belirtilmektedir” diye konuştu. COVİD-19 TEDBİRLERİ VE TEMİZLİK ÇALIŞANLARI YETERSİZ İkinci önemli sorunun ise okullardaki Covid-19 tedbirleri ve temizlik çalışanlarının yetersizliği olduğunu kaydeden İl Başkanı Ali Mustafa Çelik, “Covid-19 saygını hala can almaya devam ediyor. Çocuklarımız henüz aşı olamadılar. Toplumun bir kısmı da hala aşısız. Bu koşullarda yüz yüze eğitime başlayan okullarımızda çocuklarımızın sağlığı için bazı önlemlerin ivedilikle alınması gerekmektedir. Bu tedbirlerin başında; Temizlik ve hijyen Sınıfların havalandırılması Sınıf mevcutları Ders saati ve teneffüs süreleri Maske ve mesafe kuralları vs. Salgının önlenmesinde temizlik ve hijyen son derece önem arz etmektedir. Temizlik ve hijyenin sağlanabilmesi için de yeterince temizlik personelinin bulunması gerekmektedir. Ancak şu anda okullarımızın bir kısmında temizlik personeli bulunmadığı, bir kısım okullarımızda ise yetersiz personel olduğu iddia edilmektedir. Yaptığımız ziyaretlerimizde de okullarımızdaki personel yetersizliğini tespit ettik. Pandemi sürecinde okullarımızda temizlik personeli sayısı artırılması gerekirken, tersine personel sayısı oldukça yetersiz olması kabul edilir bir durum değildir. İŞKUR’dan gelecek çalışmaların da bu sorunu çözemeyeceği çok açıktır. Çünkü Tunceli ili genelinde 65 çalışan alınacağı ifade ediliyor. Yani her okula bir civarında temizlik görevlisi düşüyor. Bu sayının yetersiz olduğu da açıktır” şeklinde konuştu. Bu durumun öğrenciler ve eğitim emekçilerinin sağlığı açısından büyük risk oluşturduğunu kaydeden Çelik, “Okullarımızda çok vahim sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalabiliriz. AKP İktidarında kamu harcamalarında yapılan israf, lüks makam araçları, birden fazla yerden maaş alan bürokratlar ve sayamadığımız daha pek çok israf yapılırken, çocuklarımızın sağlığını ve eğitim sürecini çok yakından ilgilendiren ve hayati önem taşıyan temizlik personeli alımı ve diğer önlemler konusunda duyarsız davranılması, adım atılmaması sor derece vahimdir. Bu duruma CHP olarak kayıtsız kalmayacağımızı ifade etmek istiyorum. Yetkilileri okullarımızdaki depreme karşı güçlendirme çalışmalarının bir an önce tamamlanması, temizlik çalışanı yetersizliğinin giderilmesi ve covid-19 salgını tedbirlerinin etkin bir şekilde alınması konusunda samimiyetle göreve çağırıyorum. Öte yandan öğrencilerimizin sağlığı ve akademik başarısı için eğitim sürecine veliler olarak daha aktif şekilde dâhil olmamız; Okul Yönetimi ve Öğretmenlerimize yardımcı olmamız gerektiğine inanıyorum. Çünkü AKP hükümetinin eğitim politikaları, uygulamaları ve liyakatten uzaklaşması her geçen gün eğitimi daha da niteliksiz hale getirmekte ve bundan toplum olarak bizler ve çocuklarımız zarar görmektedir. Aydınlık geleceğimizin teminatı çocuklarımıza ve gençlerimize, her zamankinden daha çok sahip çıkacağız” ifadelerini kullandı.