Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Dersim Şubesi’nin çağrısı üzerine Devlet Hastanesi önünde bir araya gelen sağlık çalışanları, alkış ve sloganlarla hükümetin sağlık alanındaki dönüşüm programını protesto etti.

Çalışanlar adına açıklama yapan Şube Başkanı Azad Günderici, “AKP Hükümeti döneminde daha da hızlandırılan sağlıkta dönüşüm programına karşı birlikte bir mücadele yürüttük ve bu mücadeleyi sürdürüyoruz.  Yıllardır sağlık ve sosyal hizmeti hak olmaktan çıkaran, ticarileştirerek parayla alınıp satılan, üzerinden kar elde edilen bir hizmete dönüştüren, çalışanların iş işyeri güvencesini kaldıran, performansa göre çalıştırarak rekabet ettiren, ağır iş yükü altına sokan, her türlü şiddetle karşı karşıya getiren bu programa karşı mücadele ettik. İş ve işyeri güvencemiz için, giderek artan iş yükü ve angarya çalışmaya karşı personel eksikliğinin giderilmesi için, Performans yerine emekliliğe yansıyan temel ücret için, Sağlık çalışanlarına yönelik şiddete karşı, Ücretsiz sağlık ve sosyal hizmet için mücadele ettik, taleplerimizi paylaştık. Artık, sağlıkta dönüşüm programı sağlık ve sosyal hizmet emekçileri için çileye dönüşmüş ve dayanılmaz çalışma koşullarını dayatmış durumdadır” dedi.

Yapılan son düzenlemelere tepki gösteren Günderici, “Şu sıralarda, sağlıkta dönüşüm programını tamamlayıcı birçok olumsuz düzenleme dayatılmakta, uygulamalarla çalışanlar daha büyük baskılara maruz bırakılmaktadır. Ardarda gelen torba yasalarla çalışanlar daha da ağırlaştırılan çalışma koşullarına mahkum edilmekte, arttırılan katkı katılım payları ve ilave ücretlerle halkın hizmete erişimi zorlaştırılmaktadır. Yapılan son düzenlemelerle; Öğretim üyelerinin tam gün düzenlemesi ile özele pazarlanmasından, zorunlu hizmette ayrıcalığa; Ruhsatsız sağlık hizmeti sunma adı altında bir suç tanımlayarak hizmeti hapis ve para cezası tehdidi ile yasaklamaktan, sülük kupa tedavisi gibi bilim dışı alternatif hizmetlerin ruhsatlandırılmasına, Aile sağlığı merkezlerinde görevli sağlık emekçilerine hastanelerin acil servislerinde nöbet tutma zorunluğundan, tüm sağlık emekçilerine ikamet sınırlaması getirmeye, kadar bir dizi olumsuzlukla karşı karşıya getirildik. Resmi Gazetede henüz yeni yayımlanmış son torba yasa ile de 112 Acil Ambulans Hizmetleri acil çağrı merkezlerini tek elde toplama sözle gerekçesiyle, yerel yönetimler ve valiliklere devredilmektedir. Aslında buradaki amaç, bu hizmetin özelleştirme için hazırlanmasından başka bir şey değildir. Sağlıkta Dönüşüm Programı yürürlüğe girdiği tarihten bu yana sağlık hizmetinin sunumunda ve finansmanında önemli değişiklikler gerçekleşti. Değişikliklerin vatandaşlar açısından olumlu olduğunu söylemekse zor” diye konuştu.

Açıklamasında sağlık harcamalarına da değinen SES Şube Başkanı Azad Günderici, “Asgari ücretin net 846 TL olduğu Türkiye’de dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 1,121 TL, yoksulluk sınırı 3,554 TL dir. Sağlık hizmeti ise aylık harcama kalemlerinde önemli bir yer tutuyor. Yapılan bir çalışmaya göre dört kişilik bir ailenin sağlık harcamaları gıda, giyim, konut, ısınma gibi aylık harcamaları arasında yüzde 2 ile dördüncü sırada yer alıyor. Ancak vatandaşların belini asıl büken sağlık hizmetinden yararlanırken ödemek zorunda kaldıkları katkı katılım payları ve ilave ücretler.

Telefonla randevu alma ücreti, muayene katalım payı, ilaç katılım payı, reçete ücreti, tetkik farkı ücreti, erken muayene farkı gibi değişik isimlerle aylıklardan kesilen veya eczanelerde tahsil edilen katılım paylarına bir de her ay ödenen Genel Sağlık Sigortası primleri ekleniyor. Her geçen gün hastalık, tedavi ve ilaçlar hizmet kapsamından çıkarılırken, üniversite hastaneleri dahil, özel hastanelere başvuruda ödenen ilave ücret iki katına çıkarılmakta, tamamlayıcı sağlık sigortası için ortam hazırlanmaktadır.

Oysa adına reform, dönüşüm dedikleri bu program hayata geçirilirken, isteyen istediği hekime gidecek, sağlık hizmetleri daha erişilebilir ve ücretsiz olacak gibi propagandalar yapılmış, bu programın ticarileştirme anlamına geldiğini, sağlık hizmete için her kademede ücret ödeneceğini ifade eden biz sağlık emekçileri ve örgütlerinin halkı yanılttığı iddia edilmiştir.

Tüm Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri ile birlikte mücadeleyi arttırarak devam edeceğiz.

Şimdi yürüttüğümüz bu mücadeleyi daha da büyütme zamanıdır.

İş, ücret ve gelecek güvencesi ile işyeri güvenliği için, nitelikli bir sağlık hizmeti sunumu için halkın sağlığını korumaya önceleyen bir sağlık sistemi için 10-14 Mart 2014 arası hastamıza yeterli süre (en az 15 dakika ayıracağız ve ) 14 Mart 2014 günü acil hizmetler dışında hizmet vermeyeceğiz. Tüm emekçileri 14 Mart’a kadar yapacağımız eylemlere, etkinliklere katılmaya ve 14 Mart günü taleplerimiz için alanlarda omuz omuza görev de olmaya davet ediyor, halkı yanımızda olmaya çağırıyoruz. Bize katılın, destekleyin, nitelikli ücretsiz sağlık hizmeti için katkı katılım payı ve ilave ücretleri sıfırlayalım, değiştirelim” ifadelerine yer verdi.

Sağlık alanındaki olumsuzluklar karşısında mücadelelerini sürdüreceklerini kaydeden Günderici, 14 Mart tarihinde alanlara çıkacaklarını söyledi.