Yönetmenliğini Yılmazcan Şare’nin yaptığı ve Nazımiye İlçesi’ne bağlı Markasor (Dokuzkaya) özelinde 1990’lı yıllara anlatan belgeselin gösterimi Tunceli İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü çok amaçlı salonunda gerçekleştirildi.

Belgesel gösterimine, Belediye Eşbaşkanları Mehmet Ali Bul, Nurhayat Altun, Belediye Eşbaşkan Yardımcısı Hüseyin Tunç, Markasor Köylüleri ile vatandaşlar katıldı.

50 dakika süren belgesel gösteriminin ardından kısa bir konuşma yapan Yönetmen Yılmazcan Şare, 1990’lı yıllarda yöre insanlarının yaşadığı trajedilerin hala orta yerde durduğunu söyledi.

Dersim’de sayıları binlerle ifade edilen insanların 1990’lı yıllarda yerlerinden edildiğini, köylerin ve mezraların yakılıp yıkıldığını belirten Şare, devletin o yıllarda yaşananlarla ciddi şekilde yüzleşmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Şare, konuşmasında Kobani’ye yönelik IŞİD saldırılarını da kınadı.

Dokuzkaya - Markasor Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Hüseyin Aygül ise yaptığı konuşmada, yerlerinden, yurtlarından edilme gerekçelerini öğrenmek istediklerini söyledi.

Köylerinin 1994 yılının Sonbaharında asker tarafından boşaltıldığını ifade eden Aygül, “İnsanlar tam da Kış öncesi köylerini terk etmek zorunda kaldıktan sonra köye bağlantıyı sağlayan asma köprümüz kesildi. Evlerimiz bombalanıp; yakıldı. Yıllarca köyümüze gidemedik. Köyümüzün boşaltılması yetmediği gibi uzun yıllar geçici güvenlik bölgesi ilan edildi. Tüzel kişiliğimiz düşürüldü. Biz bu ülkede yaşayan herhangi bir vatandaştan daha fazla hak talep etmiyoruz. Taleplerimiz belli ve ilgili mercilere bildirdik. Ancak bu taleplerimize bugüne kadar olumlu bir yanıt verilmiş değil” dedi.

Barış sürecini desteklediklerini de dile getiren Aygül, Rojava ve Kobani’de IŞİD çeteleri tarafından yapılan saldırıları kınadı.

Belediye Eşbaşkanı Mehmet Ali Bul, “Dilimiz, kültürümüz özgürleşmediği sürece belgeseldekine benzer acıları yaşamaya devam edeceğiz. O nedenle, bütün bunlarla yüzleşilmesi gerekiyor. Bu anlamlı çalışmayı yapan Yılmazcan Şare’ye teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Belediye Eşbaşkanı Nurhayat Altun ise; “Son derece anlamlı ve değerli bir çalışma. Kendisini tebrik ediyor; çalışmalarının devamını diliyoruz. Biz şuna inanıyoruz. Köklerinden koparsan, tarihini bilmezsen yaşayamazsın. İnsan, onuru, şerefi ve vatanı için vardır. Toprakları için vardır. Ve bunun mücadelesini verir. Biz de asırlardır sürgün edildik dünyanın dört bir yanına savrulduk ama ne inancımızı, ne dilimizi ne kültürümüzü unuttuk. Ben de sürgün edilen bir ailenin çocuğuyum. Atalarım, Osmanlı döneminde Kayseri’ye sürgün ediliyor. Ben Ankara’da büyüdüm ama bugün özümle buluştum. Ne mutlu bana ki burada kalan atalarımız dedelerimiz sayesinde bugün kimliğimizi, inancımızı, onurumuzu ve şerefimizi koruyoruz ve bunun mücadelesini veriyoruz” şeklinde konuştu.

Altun, Kobani’ye destek çağrısını da dile getirirken, Dersim’in tarihsel direnişiyle Kobani’nin yanında olduğunu söyledi.

Markasor Belgesi, Tunceli’nin ardından Ovacık İlçesi’nde de gösterildi.

 

markasor_ic-001.jpg

 

markasor_ic2-001.jpg

 

markasor_ic1-001.jpg