2 Temmuz 1993 yılında Sivas Madımak Oteli’nde katledilen 33 kişiyi anmak için Dersim Halk Meclisi’nin çağrısı üzerine Merkez Moğultay Mahallesi Sanat Sokağı’nda bir araya gelen aralarında Belediye Eşbaşkanı Mehmet Ali Bul’un da bulunduğu yurttaşlar buradan alkış ve sloganlarla Sivas Katliamını protesto ederek Seyit Rıza Meydanı’na kadar yürüdü.
Sivas’ta yaşamını yitirenler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunulmasının ardından Dersim Halk Meclisi adına konuşan Fatma Kalsen katliamı lanetleyerek, “2 Temmuz 1993 günü, Sivas’ta gerçekleşen katliam, başta o dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Başbakanı Tansu Çiller, İçişleri Bakanı Mehmet Gazioğlu, Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş’in yine dönemin Sivas Valisi, Emniyet Müdürü, Belediye Başkanının nezaretinde gerçekleşmiş bir katliamdır. Günler öncesinden adım adım gelen katliam seslerini duymayan ve katliamın yapıldığı saatlerde, müdahale etmeyip, yangından yükselen çığlıkları duymazdan gelen, katliamın bitirilmesini bekleyen bu sorumlular, sadece katletmekle kalmadılar. Bu katliamı canlı yayında yayımlayarak tüm canların da canının yanmasını sağladılar. İnsanlığa karşı gerçekleştirilen bu saldırı karşısında hep birlikte sustular” dedi.
Aradan geçen 22 yıla rağmen katliamda devlet sorumluluğunun açığa çıkarılmadığına vurgu yapan Kalsen, “22 yıl önce gerçekleştirilen bu katliamda devletin rolü bugüne kadar açığa çıkarılmadığı gibi, katliamı maksatlı olarak engellemeyen, müdahale etmeyen üst düzey sorumluları da yargı önüne çıkarılmamıştır. Devletin karanlık eli açığa çıkarılmamıştır. Katliamın ardından bir kısım faillerin uzun süren yargılamalarının sonunda, sadece 33 kişi hakkında öldürme eylemine katıldıkları gerekçesiyle idamla cezalandırılmış, ardından müebbet hapse çevrilmiş, 7 kişi hakkında ise 20 yıl beklendikten sonra, sözde yakalanamadıkları gerekçesiyle zamanaşımından davaları düşürülmüştür. Sivas davası da resmiyette tamamen kapatılmıştır. Devlet nezdinde Sivas davası kapatılmış olsa da; Sivas Davası aslında henüz başlamamış, sorumlular hala hesap vermemiştir. Bundan dolayıdır ki vicdanlar hala ayakta, Sivas halen yanmaktadır. Tarihe kara gün olarak geçen 2 Temmuz utancından kurtulmak için;
Katliamın gerçek planlayıcılarının, yetkililerin, sorumluların yargı önüne çıkarılıp hesap sorulmasını, Madımak’ın kültür-sanat müzesi değil utanç müzesi olarak ilan edilmesi, insanlığa karşı işlenen suçlarda; örgütlü olarak işlenen suçlarda ister kamu görevlisi ister sivil çeteler olsun, zamanaşımı kalkanının kaldırılarak dosyanın yeniden açılması gerekmektedir. Aksi taktirde bu dava bitmeyecek, bu utanç ortadan kaldırılmayacaktır” diye konuştu.
Kalsen’in açıklamasının ardından Alevi Dedesi Kadir Bulut, Sivas’ta katledilenler için gülbeng okudu.
Anma, katliamda hayatını kaybedenler anısına Seyit Rıza Heykeli önünde mumlar yakılmasıyla sona erdi.
