Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Ali Kemal Özcan, İngiliz vatandaşı olan oğlu Xanas için, Dersim'de nüfus cüzdanı çıkarmak isteyince, nüfus müdürlüğünde 'X' yerine 'H' harfi yazılarak oğlunun adının 'Hanas' olarak değiştirilmesine basın toplantısı düzenleyerek tepki gösterdi. Özcan, 25 yıl İngiltere'de yaşadığını, 2010 yılından itibaren de Munzur Üniversitesi'nde akademik hayatına devam ettiğini belirterek, doktora tezini ise Öcalan PKK ilişkisi üzerine hazırladığını söyledi.

Açılım sürecinde İmralı heyeti ve bakanlarla bir çok görüşme gerçekleştirdiğini dile getiren Özcan, bu görüşmeler nedeniyle zaman zaman tehditler aldığını dile getirdi.

-OĞLUMUN İSMİNİ NÜFUSA XANAS YAZDIRAMADIM

İngiltere vatandaşı 20 aylık oğlu Xanas için Nüfus İl Müdürlüğü'ne başvurarak oğlu için nüfus cüzdanı çıkarmak isterken, 'X' harfi engeliyle karşılaştığını belirten Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Ali Kemal Özcan şunları dile getirdi: “Çocuğum İngiltere'de doğduğu için İngiltere vatandaşlığı almıştır. Bir süre önce nüfus cüzdanını çıkarmak için Nüfus Müdürlüğü'ne başvurdum. 20 aylık olan çocuğuma, İngiltere hükümeti bir nüfus cüzdanı çıkardı ve çocuğuma verdiğim isimi hiçbir itirazda bulunmadan kimlikte Xanas ismini yazdılar. Oğlumun ismi Xanas'tır İngiltere'de nüfus cüzdanında böyle yazıyor. Türkiye nüfus idaresi bana nüfus cüzdanında oğlumun isim hanesine Xanas yerine Hanas yazdı ve öyle bir nüfus cüzdanı çıkardılar. Türkiye artık çağdaş bir ülke ve X veya W harfleriyle uğraşmayı bırakmalı. Bir aydır oğlumun ismini düzeltmek istiyorum X harfini yazılmasını istiyorum. Dün İçişleri Bakanlığı bu konuda bana bir yazı göndermiş, yazıda deniliyor ki, 'Kürtçe isim serbest ama X ise yazılması yasak.' Bu nasıl bir mantıktır anlamak mümkün değil. Benim anadilim Kürtçe ve ben çocuğuma Kürtçe isim vermek istiyorum. Son 4 yıldır Kürt sorununun çözümü için ben de devredeyim. Devlet benimle görüşmeler yapıyor. Biz var olan bir sorunu çözmeye çalışıyoruz ama diğer taraftan ben çocuğuma istediğim isimi veremiyorum. Üstelik kendi anadilimden, bu kabul edilmez bir durumdur. Türkiye bu kadar şeyi konuşup tartışıyor ama bir harfte kilitleniyor. Sayın Cumhurbaşkanı her şey milli olsun diyor. İşte benim çocuğumun ismi milli, kendi anadilimde bir isim veriyorum ama devlet milli olmasını istemiyor. Kürtçe isim verin diyor ama benim istediğim harfi kullanalım diyor bu anlaşılır değil. Bu durumu asla kabul etmiyorum ve Türkiye'de bütün yasal haklarımı kullanacağım. Bu durumda ortaya çıkan bir gerçek var. Bu sadece bir Kürt meselesi değil bir kültür bir gelenek meselesidir aynı zamanda. Bu tür sorunlar bile çözülmüyorsa Kürt sorunu hangi mantıkla çözülecek' bunu anlamak mümkün değil."