GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : - Tarım sektörü temsilcileriyle düzenlenen toplantı - Toplantıya katılan üreticiler - Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci'nin konuşması Tarım ve Orman Bakanı Kirişci, Sivas'ta konuştu: - "14 Mayıs önemli bir seçim. Ülkemiz için değil, ülkemize bel bağlamış mazlum coğrafyalar için, dünya barışı, bölge barışı için de çok önemli bir seçim" SİVAS (AA) - Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, 14 Mayıs'ta yapılacak seçimlerin sadece Türkiye için değil, Türkiye'ye bel bağlamış mazlum coğrafyalar, dünya barışı, bölge barışı için de önemli bir seçim olduğunu söyledi. Kirişci, Sivas Valiliği ek binasında tarım sektörü temsilcileriyle düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, çiftçilerle buluşmak ve sektörün bugünü ile yarını konuşmak üzere illeri ziyaret ettiğini belirtti. Göreve geldiği günden itibaren 38 sektör toplantısı gerçekleştirdiğini aktaran Kirişci, 39'ncu toplantıyı Sivas'ta yaptıklarını aktardı. Türkiye'nin 21 yıldır izlediği doğru politikalarla bugüne kadar hiçbir ürünün arzı noktasında bir sıkıntı yaşamadığını vurgulayan Kirişci, sektörün üretim yapmasının mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti. Tarımda suyun çok önemli olduğunu dile getiren Kirişci, "Türkiye'nin 112 milyar metreküp suyu var ama 58 milyar metreküplük kısmını şuanda kullanıyoruz. Bunun da yüzde 77'si yaklaşık 44 milyar metreküpünü tarımsal sulamada kullanıyoruz. Geri kalan yüzde 23'lük kısmı da evlerimizde ve sanayide kullandığımız sular." dedi. Türkiye'nin 1313 litre kişi başı su tüketimiyle su stresi altında olan bir ülke olduğunu söyleyen Kirişci, "Bu 1000 ile 1700 arası su stresli ülke olarak tanımlanıyor, ama 1000 altına düştüğünde su fakiri ülke oluyoruz. Biz iklim değişimin olumsuz bir etkisi olmasa bile önümüzdeki 30-40 yılı öngörmeden daha erken bir zamanda su fakiri bir ülke olacağımızı bilmemiz lazım. Çünkü bizim nüfusumuz artmaya devam ediyor." diye konuştu. Kirişçi, artan nüfusun su azlığını ve su stresini beraberinde getirdiğini ifade etti. - "Seçimden seçime patatesi, soğanı konuşan bir halimiz var" Toprak ve suyun önemli olduğuna dikkati çeken Kirişçi, tarımda ekilmeyen alanlarda üretim yapılması gerektiğini sözlerine ekledi. Tarım ve ormancılık adına yeni bir dönemi başlattıklarını ve planlı tarımı hayata geçireceklerini belirten Kirişci, şunları kaydetti: "Şimdi mesela güncel olan soğan var, soğanla ilgili de bir arz açıklığından falan da değil. Yani üretimle ilgili, arzla ilgili önemli bir problem yok ama tarımın doğasında vardır. Yani seçimden seçime patatesi, soğanı konuşan bir halimiz var. Bunların istismar edildiğini özellikle belirtmek ve vurgulamak isterim. Biz istiyoruz ki üreticinin geliri istikrara kavuşsun, üretici öngörülebilir bir süreci dikkate alarak üretim yapsın. Burada 1 yıl ona 1 yıl buna değil, üretilmesi gerekenlerin ne olduğuna karar vermiş, bir kamu otoritesi tarafından yönlendirilmiş bir çiftçi olsun istiyoruz." - "14 Mayıs önemli bir seçim" 2023 yılının her bakımdan önemli olduğunu vurgulayan Kirişci, "Tıpkı rahmetli Adnan Menderes'in 'yeter söz milletindir' dediği gibi, şimdi bir 14 Mayıs önümüze çıktı. 14 Mayıs önemli bir seçim, ülkemiz için değil, ülkemize bel bağlamış mazlum coğrafyalar için, dünya barışı, bölge barışı için de çok önemli bir seçim." dedi. Türkiye'nin hiçbir dönemde olmadığı kadar dünya barışı açısından kritik öneme haiz bir ülke haline geldiğini dile getiren Kirişci, şöyle devam etti: "Bunlar durup dururken olmadı, bu Türkiye'nin ekonomik alanda, siyasal alanda, sosyal alanda, savunma sanayinde, eğitimde, sağlıkta, tarımda, ulaşımda aklınıza gelebilecek her alanda kat ettiği mesafeden kaynaklı olan bir durum. Ben yiğidim demekle yiğit olunmaz, ben buranın abisiyim demekle abi olunmaz, ben buranın hamisiyim demekle de hamisi olunmaz. Kendi bütçesine göre, dünyada bütçesiyle oranlandığında yaptığı yardımlar noktasında ilk sırada yer alan bir ülke olmamızda bir rastlantı, tesadüf değil. 135 günde yapılan Devrim otomobilinin önünü kesenler, bu kez Devrim otomobili TOGG'un önünü kesemedi. Milli muharip uçağımızda inşallah hangardan çıktı, üretimiyle ilgili olan süreç devam edecek." - "Tahıl koridorundan 890 gemi geçti" Kirişci, tahıl koridoru hakkında da bilgiler vererek, "Geçen geminin sayısı 890, bu zamana kadar 890 gemi geçti. Süre 6 ay uzatıldı, şimdi 2 ay daha uzatıldı. İhtiyaç olursa bunun da uzatılabileceğini söyleyebiliriz. Ama burada sadece 445 dolar olan buğdayın tonu, 280-290 dolara gerilemedi, aynı zamanda dünya bir nefes aldı. Yani emtia fiyatlarında da bir gerileme oldu ve dünyadaki o panik havası gitti." şeklinde konuştu. Tahıl koridorunun adeta güvenlik koridoru olduğunu dile getiren Kirişçi, ülkeler için adeta bir nefes alma koridoru olduğunu söyledi. Seçimlerde sandığı oy kullanmaya giderken sadece Recep Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olup olmayacağının oylanmayacağını aktaran Kirişci, dünya barışının, dünyanın geleceğinin dikkate alınacağını belirtti. - "Sulama sistemleri basınçlı sulamaya geçecek" Tarımla ilgili eylem planları hakkında da bilgiler veren Kirişci, "Önümüzde ki 5 yılda Türkiye'de bütün sulama sistemleri vahşi sulamadan kapalı sulamaya, basınçlı sulamaya geçecek. Her şehir kendine yeterli olsun diyoruz. Kent tarımını çok önemsiyoruz, özellikle jeotermalin olduğu yerlerde sera OSB’ler yani endüstriyel amaçlı sera OSB’lerin kurulumunu teşvik ediyoruz, destekliyoruz" dedi. - "Türkiye'de tarım OSB sayısını da 100'ün üzerine çıkarmayı hedefliyoruz" Kirişci, tarım organize sanayi bölgesi sayısını artırmayı da hedeflediklerini vurgulayarak, konuşmasını şöyle tamamladı: "Tüm Türkiye'de tarım OSB sayısını 100’ün üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. Gençlerimizin çünkü tarım sektörünün ormanın gençlerimizin ilgisi en alt düzeyde. Bunların ilgisini çekmek için gençlerimizden bu alanda faaliyet göstermek isteyenlere bir arazi tahsisi, iki buradaki faaliyetler için ihtiyaç duyacakları finansman, üç üretecekleri ürünü alım garantisi. Bu üç aşamalı uygulamayı bu kardeşlerimize inşallah sunacağız. Kadını kırsal da tutamadığımız için aileyi tutamıyoruz ve aileyi de tutamadığımız için gençlerde heba oluyor. Biz bu gençlerin TEKNOFEST kuşağı gibi bu gençlerin tarıma da ilgi göstermelerini sağlamak için aileyi burada ailenin direği olan anneyi sosyal güvenliğe kavuşturacağız. Sosyal güvenliği olan bir anne, aileyi toparlayacak. Böylelikle ailenin başka yerler gitmesi söz konusu olmayacak." Kirişci, daha sonra hibe almaya hak kazananlara destek çeklerini takdim etti.