Munzur Vadisi Milli Park sınırları içerisindeki 101 Ada 1 No’lu parselde bulunan yapıya dair Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Müdürlüğüne (DKMP) yapılan yazılı başvuruya verilen yanıt bölgede yapılaşmanın artacağının sinyalini verdi. Yapılaşmaya dair DKMP’ye dilekçe vererek yapının kurum bilgisi dahilinde mi kaçak mı yapıldığını soran Emek Partisi (EMEP) Dersim İl Örgütü Doğa ve Çevre Komitesi Üyesi Hıdır Demir yapılaşmanın Çevre Şehircilik İl Müdürlüğünün bilgisi dahilinde olduğunu ve Munzur Vadisi Milli Parkı uzun devreli gelişme planına uygun gerçekleştirildiği bilgisi aldıklarını söyledi. Cevaba tepki gösteren Demir, “Gelişme planı değil, yok etme planı” dedi. ‘UDGP’YE UYGUN GERÇEKLEŞTİRİLDİ’ Her türlü faaliyet, proje çalışmalarının İl Müdürlüğünün bilgisi dahilinde ve 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu’na ve bu kanuna bağlı çıkarılan Munzur Vadisi Milli Parkı uzun devreli gelişme planına (UDGP) uygun gerçekleştirildiğinin belirtildiği cevapta bu parsel üzerinde 2016 yılından itibaren günübirlik kullanım alanı ile idare ve ziyaretçi tanıtım birimi binası yapımı, kafeterya, çocuk oyun grubu, kamelyalar, sosyal tesis, tuvalet, otopark, çeşme, piknik masaları yapımları tamamlandığı ve dilekçeye konu olan taş duvar yapımının da kafeteryayı işleten kişi tarafından ücretsiz yapıldığı söylendi. KIR KAHVESİ VE HİZMET ÜNİTESİ PLANLANIYOR Munzur Vadisi Milli Parkı uzun devreli gelişme planının günümüzün şartlarına uymadığı, alana gelen ziyaretçi sayılarının artışı, alan yönetimi ve çevre temizliğinde yaşanan sorunlar yöre halkı ile kamu kurumlarının taleplerinin karşılanmasında yetersiz kaldığı gerekçesiyle mevcut uzun devreli gelişme planının revize edilmesi talep edildiğinin ve gerekçe raporlarıyla Bakanlığa ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğüne sunulduğunun belirtildiği cevapta “Talebimiz Genel Müdürlüğümüz tarafından uygun görülmüş olup söz konusu planın revizyonu çalışmalarına başlanması talimatı verilmiştir. Dilekçenize konu alanın revize UDGP planında kır kahvesi ve hizmet ünitesi yapımı planlanmaktadır” denildi. ‘BU YASA TANIMAZ TUTUMU KABUL ETMİYORUZ’ Dilekçeye verilen cevaba tepki gösteren EMEP Dersim İl Örgütü Doğa ve Çevre Komitesi Üyesi Hıdır Demir, uzun yıllardır ulusal ve uluslararası tekellerin Dersim’in yer altı ve yer üstü zenginliklerine göz diktiğine dikkat çekti. Demir “Bunun için de her türlü hile ve yasa dışı yollara başvurmaktan geri durmamaktadırlar. Sermaye bu cüretkar tutumunu da elbette hükümetten almaktadır” ifadelerini kullandı. Munzur Vadisi Milli Parkı’na yönelik projelerin açılmış davalar sonrasında Danıştay tarafından iptal edildiğini hatırlatan Demir “Bu mahkeme kararlarına rağmen Tunceli Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü, Ana Fatma mevkiinde usulsüzce ‘kır kahvesi ve hizmet ünitesi’ yapılmasına izin vermektedir. Bu yasa tanımaz tutumu kabul etmiyoruz. Bu saldırının merkezi doğrudan Tarım ve Orman Bakanlığıdır. İlgili bakanlığın yapmaya çalıştığı; vadi üzerinde planladığı “Munzur Vadisi Milli Parkı uzun devreli gelişme planı” olarak adlandırmaktadır. Yani; ‘Vadiyi yok etme planı’ demek daha doğru olur” diye konuştu. ‘GEREKÇELER SAÇMA’ Bu tutumun vadideki tüm canlı ve cansız yaşamına doğrudan ve telafisi olmayan zararlar verdiğini söyleyen Demir, bu uygulamanın binlerce yıl içinde oluşmuş ekosistemi yok etmek anlamına geldiğini söyledi. Uzun devreli gelişme planına bağlı olarak 101 ada 1 parsel No’lu taşınmazın olduğu yerde şube müdürlüğünün oluru ile kapasite artırım izni verildiğini ve çeşitli yapılaşma çalışmasının devam ettiğini söyleyen Demir “ilgili bakanlık ‘alana gelen ziyaretçi sayılarının artışı, alan yönetimi ve çevre temizliğinde yaşanan sorunlar’ diye saçma gerekçeler sunarak projeyi gerçekleştirmek istediklerini ifade ediyor. Her fırsatta belirtiyoruz, insan baskısı hem kirlilik ve hem de yaban hayatına olumsuz yönde etki edecektir. Türkiye’nin de taraf olduğu ‘Avrupa Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi’ ne göre Munzur Vadisi’nde koruma altına alınmış birçok yaban hayvanı bulunmaktadır. Doğal olarak yapılacak her işletme insan baskısını da artıracaktır” dedi. ‘KONTROLÜ VE KORUMAYI ARTTIRMAK GEREKİR’ Türkiye’nin de taraf olduğu ‘Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korumasına Dair Sözleşme’ye göre Munzur Vadisi’nin taşıdığı kültürel miras kriterlerinin birçok akademi çevresi tarafından kabul edildiğini söyleyen Demir “Bakanlığın yapması gereken bu vadiyi korumaktır, tesis yapmak değil. Evet vadi boyunca yaban hayatı çeşitliliği bilindiği gibi yüksek, hareketliliği oldukça fazla. Tam da bu sebepten insan baskısını azaltmak ve ilgili kanun gereğince kontrolü ve korumayı arttırmak gerekir” diye konuştu. Orhan Kurul/Evrensel