GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : - Mahalleden drone görüntüsü - Mahallede yıkılan evlerden detay - Çadırlardan detay - Mahalle muhtarı Muhammed Ödemiş ile röportaj - Depremde enkazdan yakınları tarafından yaralı olarak çıkartılan Hatice Ehbap ile röportaj - Emine Kızıl ile röportaj - Deprem sonrası yıkılan binanın enkazında kalan Fatma Tepeci ile röportaj - Zihniye Yağan ile röportaj Depremde evlerinin neredeyse tamamı yıkılan mahalleli ata topraklarını bırakmadı - Hatay'ın Altınözü ilçesine bağlı kırsal Yanıkpınar Mahallesi'nde yaşayan 1200 kişi, depremde evleri yıkılmasına rağmen çadırlarda yaşamını sürdürüyor - Mahalle Muhtarı Muhammed Ödemiş: - "Köyümüzü, ata toprağını terk etmiyoruz. Biz bir çakıl taşımızı yine bırakmayız. Sadece enkazın bir an önce kalkmasını ve temizlenmesini istiyoruz" - Mahalle sakini Emine Kızıl: - "Bu vatan, bu toprak ve bu bayrak bizim, terk etmek yok. Rabb'im devletimize, milletimize zarar ziyan vermesin" HATAY (AA) - SEBAHATDİN ZEYREK/MAMHUT SERDAR ALAKUŞ - Hatay'ın Altınözü ilçesine bağlı 152 haneli kırsal Yanıkpınar Mahallesi'nde yaşayanlar, Kahramanmaraş merkezli depremlerde evlerinin neredeyse tamamı yıkılmasına rağmen 3 asırlık ata topraklarını terk etmedi. Kent merkezine 30 kilometre uzaklıktaki Yanıkpınar, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerde büyük yıkıma uğradı. Mahalledeki 152 haneden 132'si bu afette yıkıldı. Geri kalan evlerden 7'sine ise ağır hasar raporu verildi. 1200 kişinin yaşadığı mahallede, yaşanan bu afette 1 kişi öldü. Çöken binanın altında kalan 120 küçükbaş da telef oldu. Yaklaşık 300 yıllık geçmişi olan Yanıkpınar Mahallesi'nde yaşayanlar, yıkıma rağmen köylerini terk etmedi. Depremden sonra da kurdukları çadırlarda hayatlarına devam ediyor. Mahalle Muhtarı Muhammed Ödemiş, AA muhabirine, depremde köylerinde büyük bir yıkımın olduğunu, bir gün sonra bölgeye başta çadır olmak üzere gerekli yardımların ulaştığını söyledi. Tüm olumsuzluklara rağmen mahalleyi terk etmediklerini anlatan Ödemiş, "Burası yaklaşık 300 yıllık yerleşim birimi. Atalarımız burada yaşamış. Çok büyük bir deprem yaşadık ancak devletimiz ve halkımız sağ olsun destek oldu. Köyümüzü, ata toprağını terk etmiyoruz. Biz bir çakıl taşımızı yine bırakmayız. Sadece enkazın bir an önce kalkmasını ve temizlenmesini istiyoruz." dedi. Ödemiş, mahallenin seyyar banyo ihtiyacı olduğunu dile getirdi. - "Vatanımızı terk etmedik, kaldık" Depremde enkazdan yakınları tarafından yaralı olarak çıkartılan Hatice Ehbap ise çok zor bir dönemden geçtiklerini ifade ederek, "Çok şeyler yaşadık. Taşlar üstüme düştü, zor kurtuldum. Adana'da üç yerden ameliyat oldum. Köyümüzde çok büyük bir yıkıntı var. Buna rağmen köyümüzü, vatanımızı terk etmedik, kaldık." diye konuştu. Emine Kızıl ise gece namaza kalktığı sırada depreme yakalandığını anlattı. Enkazdan nasıl çıktığını hatırlamadığını vurgulayan Kızıl, şöyle devam etti: "Ne yiyecek kaldı, ne giyecek. Elhamdülillah canımız sağ. Taş üstünde taş kalmadı. Ama bize yardım edenlerden bin kere Rabb'im razı olsun. Bu vatan, bu toprak ve bu bayrak bizim, terk etmek yok. Rabb'im devletimize, milletimize zarar ziyan vermesin. Şahlanacağız inşallah. Bu köy bizim, bırakılmaz vatan, millet asla. Ölsek de köyümüzde kalırız." Deprem sonrası yıkılan binanın enkazında kalan Fatma Tepeci de yaklaşık 1 saat sonra kurtarıldığını söyledi. Tüm hayallerinin evinde kaybolup gittiğini dile getiren Tepeci, "Her şey yıkıldı ama burayı terk etmek mümkün değil. Bizim köyümüz bu haliyle bile güzel." diye konuştu. Zihniye Yağan ise depremde Antakya ilçesinde yaşayan 2 torununu kaybettiğini ifade etti. Köydeki neredeyse tüm evlerin yıkıldığını vurgulayan Yağan, "Sözün bittiği yerdeyiz. Allah'ın takdiri böyleymiş. 35 senelik evimiz çöktü." ifadelerini kullandı.
