GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : - Gönüllü okul öncesi öğretmeni Deniz Eşin'in çocuklarla birlikte kaldığı çadırlar - AA muhabiri Serkan Avcı'nın anonsu - Deniz Eşin'in çocuklarla yaptığı etkinlikler - Deniz Eşin ile röportaj Bırakıp gidemediği çadır kentteki çocukların "mavi saçlı öğretmeni" oldu - Hatay'ın Samandağ ilçesinde, çocukların ısrarı üzerine ayrılamadığı çadır kentte her gün etkinlikler düzenleyen okul öncesi öğretmeni Deniz Eşin, afetzedelerin mutluluğu için çabalıyor - Saçının renginden dolayı çocukların "mavi saçlı öğretmen" dediği Eşin: - "Çoğu ismimi bilmiyor. 'Mavi saçlı öğretmen' diye hitap ediyorlar. Bu çok hoşuma gidiyor. Mavi benim için umudu temsil ediyor. Burası da umut köyü. Bir araya geldik, umarım buradan umut doğar" HATAY (AA) - SERKAN AVCI - KORAY KILIÇ - Depremin etkilediği Hatay'ın Samandağ ilçesinde çadırda konaklayan okul öncesi öğretmeni Deniz Eşin, bilgilendirici ve eğlendirici etkinliklerle felaketin çocuklar üzerindeki psikolojik izlerini silmeye çalışıyor. Adanalı 23 yaşındaki Eşin, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerin ardından Hatay'daki çocuklara destek olmak için bölgeye geldi. Çeşitli etkinliklerle yüzleri güldüren Eşin, Samandağ ilçesi Sutaşı Mahallesi'ndeki kıl çadırlardan oluşan yaşam alanını ziyaretinin ardından çocukların ısrarı üzerine kentte kaldı. Bölgede çadırda konaklamaya başlayan okul öncesi öğretmeni, kısa sürede afetzede çocuklarla kaynaştı. Çocukların, saçının renginden dolayı "mavi saçlı öğretmen" diyerek seslendiği Eşin, her gün bilgilendirici ve eğlendirici etkinlikler düzenliyor. Eşin, sabah kahvaltısının ardından spor, dans, kişisel gelişim dersleri, zeka oyunları, kitap okuma ve resim çizme gibi aktivitelerle gün boyu çocuklarla yakından ilgileniyor. - Hikayesi "Bizim öğretmenimiz olur musun" sözüyle başladı Deniz Eşin, AA muhabirine, 6 Şubat'taki depremlerden sonra önce Antakya ve Defne ilçelerine gittiğini anlattı. Daha sonra Samandağ'daki "Umut Köyü" adı verilen çadır kenti ziyaret ettiğini aktaran Eşin, şöyle konuştu: "Bir çocuk var diye gelmiştim ama 150 çocuk çıktı. 'Bizim öğretmenimiz olur musun? Bize yardıma mı geldin? Gitme' gibi cümlelerle karşılaşınca ertesi sabah tekrar onlarla oyun oynamaya geldim. O gün buranın resmi bir çadır kent olmadığını öğrendim. Daha sonra burayı resmi çadır kent yapmak için çalışmalara başladık. Valilik burayı hemen resmileştirdi. İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü yemek getiriyor. Yardımlar gelmeye başladı. Tam gönül rahatlığıyla evime gideceğimi düşünürken çocuklar 'Bizi bırakma' diye ağladılar. Ben de gitmek istemedim. Evime dönüp eşyalarımı toparladım ve bölgede kalmak için geri geldim." - "Umarım buradan umut doğar" Depremzede çocuklarla iyi bir iletişim kurduğunu vurgulayan Eşin, "Çoğu ismimi bilmiyor. 'Mavi saçlı öğretmen' diye hitap ediyorlar. Bu çok hoşuma gidiyor. Çocuklar da seviyor. Mavi benim için umudu teslim ediyor. Burası da umut köyü. Bir araya geldik, umarım buradan umut doğar." ifadelerini kullandı. - "Amacım çocuklardaki travmanın hafiflemesi" Eşin, depremzede çocukların yüzünü güldürebilmek için elinden geleni yaptığını belirterek, şöyle konuştu: "Buraya geldiğimde birçok çocuk içine kapanık ve konuşmuyordu. Şimdi hepsi sosyalleşti. Oyun ablasıymışım gibi davranıyorum. Oyunlarla onları daha çok sosyalleştirmeye çalışıyorum. En azından onlara bugünleri unutturamasam da o travmalarını eğlenceli anılarla değiştirmeye gayret ediyorum. Amacım çocuklardaki travmanın hafiflemesi. Normal bir hayatları olduğu zaman dönmeyi düşünüyorum. Bu ne kadar sürer bilmiyorum ama gitsem bile hafta sonları yine burada çocuklarla bir arada olurum."