Kent merkezi ve Ovacık arasında yer alan Munzur Vadisi Milli Parkı, 42 bin hektarlık alanıyla vaşak, yaban keçisi, tilki, kurt, sansar, su samuru, porsuk, sincap, tavşan, yaban domuzu, ur kekliği, çengel boynuzlu dağ keçisi ve ayı gibi birçok canlı türüne de ev sahipliği yapıyor. Son yıllarda çok sayıda yerli ve yabancı turistin ilgisini çeken ve Türkiye’nin de taraf olduğu Avrupa Yaban Hayatı ve Yaşam Ortamlarının Korunması Sözleşmesi (BERN) ile korunan Munzur Vadisi Milli Parkı’nı görmeye gelenlerin bir kısmı doğal güzelliğin keyfini çıkarırken, bir kısmı da piknik yaptıktan sonra çöplerini çevreye ve yol kenarlarına bırakıyor. Atılan çöp ve atık maddeler çevre kirliliğine yol açarken, parkta barınan hayvanlara da zarar veriyor. Son yıllarda turist yoğunluğunun yaşandığı kentte valilik, ‘Dünya Çevre Haftası’ nedeniyle ve doğanın kirletilmemesi ve korunmasına dikkat çekmek amacıyla etkinlik düzenlendi. Milli Park’ın giriş noktasında bulunan Miskişah mevkiinde Vali Bülent Tekbıyıkoğlu, İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Nuh Köroğlu, İl Emniyet Müdürü Hakan Duman, kurum amirleri, kurum personeli, vatandaş ve öğrencilerden oluşan yaklaşık bin kişi poşet, plastik, kağıt ve cam şişe gibi çöpleri topladı. Poşetlere konulan atıklar, daha sonra araçlara yüklenerek kent çöplüğüne götürüldü.
‘ÇÖPLERİNİ DEĞİL SEVGİSİNİ BIRAKSINLAR’
Milli parkın birçok güzelliğe ev sahipliği yaptığını belirten Tekbıyıkoğlu, “Munzur Vadisi Milli Parkı'nın başlangıcındayız. Çevre Haftası etkinlikleri münasebetiyle hem öğrencilerimiz hem kamu idarelerinden arkadaşlarımızla beraber bir etkinlik gerçekleştirdik. Biz Munzur Vadisi'ni çok seviyoruz. Munzur Vadisi Türkiye'nin en özel yerlerinden bir tanesi ve muazzam güzelliğe sahip. Şunun da farkındayız, içinde yaşadığımız doğanın, tabiatın hakimi değiliz, bunun sadece bir parçasıyız. Aslında oyunun ve kurallarını koyanda doğanın bizatihi kendisi. İnsanoğlu yüksek makinalaşmasına rağmen, teknoloji üretmesine rağmen hala doğanın kudreti kuvveti, insanın kudretinden kuvvetinden çok daha yüksek vaziyette. Bu münasebette menfi bir tesir olduğu zaman doğaya bir şekilde bir müddet karşılık veriyor. Fabrika bacaları fazla çalışıyorsa küresel ısınma oluyor, sera gazı etkisi oluyor. Veyahut dere yataklarına ev yapıyorsak bir müddet sonra o sel yatağı alıp o evleri götürüyor. Kıyıları dolduruyorsak bir şekilde deniz buna müdahale ediyor. İnsanoğlu yaşamını devam ettirmek istiyorsa doğaya uygun bir yaşam formunu kendisine taklit etmeli. Tunceli'de doğa çok seviliyor, tabiat çok seviliyor. Biz de bu tabiat sevgisinin bir göstergesi olarak bugün Munzur Vadisi'nde çevre günü etkinlikleri kapsamında bir çöp toplama, atık toplama faaliyeti yaptık. Bayağı da torbalarımızı çocuklarımızla beraber, arkadaşlarımızla beraber doldurduk. Tunceli’mizin insanlarının muazzam bir çöp disiplini var. Biz dışarıdan gelen misafirlerimizin de buraları görmesini istiyoruz elbette ki ama onların da bizim çöp biçimimize katılmasını arzu ediyoruz. Buralara çöplerini değil sevgisini bıraksınlar. Çünkü dışarıya atılan bir plastik belki binlerce yıl boyunca eritilemiyor, ortadan kalkamıyor. Öğrencilerimizle beraber güzel bir etkinlik oldu” dedi.
