Üniversitenin Hozat Programı öğretim görevlisi Tarkan Gülmez ile birlikte yaklaşık bir yıl süren araştırma kapsamında, 2016-2017 yılında Munzur Üniversitesi’ne kayıtlı yaklaşık 6 bin 100 öğrenciyi temsil edecek 975 öğrencinin anketlere yansıyan görüşleri doğrultusunda değerlendirme yapıldı.

Öğrencilerin verdikleri bilgileri bilgisayar ortamında SPSS programı ile analiz edilerek yorumlandığını belirten Doç. Dr. Sabit Menteşe, araştırmayla ulaştıkları bulguları ve yorumlarını şu şekilde sıraladı:

Munzur Üniversitesinde okumakta olan öğrencilerin yüzde 49,1’i kadın, yüzde 50,9’u erkek öğrencidir. Bu bulgu,universite-ogrencilerinin-kent-ekonomisine-katkisi-arastirildi-(1).jpg Munzur Üniversitesi öğrencilerinin cinsiyet bazında aralarında sayısal anlamda bir dengenin olduğuna; ayrıca öğrencilerin geldiği bölge itibarı ile kadınların yükseköğretime yönelik olumlu bir tutum içinde işaret etmektedir. Kadın öğrencilerin Munzur Üniversitesi’ni tercih etmelerinde Türkiye genelinde kentimizin oluşturduğu kimliğin payı da önemli bir etkendir.

Munzur Üniversitesi’nde okumakta olan öğrenciler üniversite gençliği çağ grubu yaşındadırlar. Araştırmada Meslek Yüksekokulu’nda görülen orta yaş durumu, bu meslek Yüksekokulumuzda okuyan bireylerin bir kesiminin kamu ve özel kesimde çalışan orta ve üstü yaştaki kimseler olmasından kaynaklanmış olabilir.

Munzur Üniversitesi’nde en çok öğrenciye Merkez Meslek Yüksekokul, en az ise Sağlık Yüksekokulu sahiptir.

ÖĞRENCİ PROFİLİ

Munzur Üniversitesi’nde okumakta olan öğrencilerin en çok Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinden birinde ikamet etmektedirler. Sözgelimi ailelerinin Doğu ve Güneydoğu illerinin herhangi birinde ikamet ettiğini belirten öğrencilerin tüm öğrencilere oranı yüzde 88’dir. Karadeniz’de ailesi ikamet edenlerin oranı yüzde 0,1, Ege illerinde ailesi ikamet eden öğrencilerin oranı ise yüzde 1,7’dir. Bu bulgu Munzur Üniversitesi öğrencilerinin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgele illerimizden gelen öğrencilerden oluştuğunu göstermektedir. Nitekim nüfus kütüğüne kayıtlı oldukları illere verdikleri cevaplarla örtüşen bu bulguya göre, denilebilir ki; Munzur Üniversitesi öğrencileri yüksek bir düzeyde  (yüzde 92.7) Doğu ve Güneydoğu illeri kökenli öğrencilerden oluşmaktadır. 

Munzur Üniversitesi’nde okumakta olan öğrencilerin ebeveynlerinin (anne-baba) eğitim düzeyi, mesleki durumları ile gelir düzeyleri irdelenmiş ve ulaşılan sonuçlar;  Bölge’nin sosyo-kültürel ve iktisadi yapısıyla örtüştüğü görülmüştür. Sözgelimi öğrencilerin anne ve babalarının eğitim düzeyi çok düşük, meslek bakımından anneler ağırlıklı olarak ev hanımı ve babaların ise en çok serbest meslek sahibi, sırasıyla işçi, memur ve işsiz oldukları; gelir bakımından ise Türkiye koşullarında alt ve bir miktar orta gelir düzeyine sahiptirler. Sözgelimi anne eğitim düzeyinin belirleyicisi okur-yazar olup-olmama durumudur ki, bu kadınlarda okur-yazar olmama yüzde 11,5 düzeyinde olduğu görülmüştür. Aynı şekilde ev hanımı olan anne aranı grubun yüzde 88,1’ini oluşturmaktadır. Aynı şekilde kardeş sayısı bakımından öğrencilerin çok kardeşli oldukları ve buna bağlı okuyan kardeş sayısının çokluğu, aileler üzerine ayrıca bir mali yük teşkil ettiği öğrencilerin beyanlarından anlaşılmıştır.

Öğrencilerin çoğunluğu yurtlarda kalmakta ve veriler Tunceli’de öğrenciler yönünden bir barınma sorununun bulunmadığına işarettir. Munzur Üniversitesi’nin açıldığı ilk yıllarında yaşanan barınma sorunu bu gün için aşılmış durumdadır.

universite-ogrencilerinin-kent-ekonomisine-katkisi-arastirildi-(4).jpg

ÖĞRENCİLERİN AYLIK GELİRLERİ 812.447 TL, HARCAMA MİKTARI İSE 730 TL’dir. KENTE KATKISI YILLIK 35 MİLYON TL’DİR

Yapılan araştırmada 2016-2017 öğretim yılı baz alındığında, öğrencilerin aylık gelirlerinin kişi başı 812, 447 TL olduğu, bu gelirlerinin yarısından fazlasının öğrenim kredisi ve burs gelirlerinden oluştuğu, diğer kısmının ise ailelerinden gelen harçlık olduğu tespit edilmiştir. Ancak yapılan gözlem ve verilerden de anlaşıldığı üzere, çok olmamakla birlikte bazı öğrencilerin kentte çeşitli iş yerlerinde çalışarak ek gelir elde ettikleri tespit edilmiştir.

Munzur Üniversitesi’nde okuyan öğrencilerden kişi başına kent içinde yaptıkları ortalama aylık harcama miktarı 730 TL olarak bulunmuştur.

Aylık bu harcama 6100 x 730 = 4 milyon 453.000 TL, bir öğretim yılı 8 ay olarak alındığında; yıllık bu miktar; 4 milyon 453.000 x 8 = 35 milyon 624.000 TL etmektedir. Öğrencilerce yapılan bu harcama miktarının Tunceli iktisadi gelirine katkısının kayda değer miktarda bir katkı olduğu kanısına varılmıştır. 

Öğrencilerin aylık giderlerinin büyük çoğunluğunu barınmaya (kişi başı 240 TL), en azını ise iletişim için harcamaktadırlar (33,901 TL). Yiyecek-gıda için aylık 216 TL, kişisel bakım için 89 TL, kırtasiye için 39 TL, sosyal aktivite için 56 TL ve şehir içi ulaşım için ise 57 TL harcadıkları tespit edilmiştir.

Buna göre öğrencilerin gıda için aylık;  1.317.600 TL, şehir içi ulaşım ilçelerde okuyan öğrenci miktarı düşülerek (6100-750= 5350) yapılan hesaplama sonucu 347.700 TL, harcadıkları sonucuna varılmıştır.

Aynı yıllarda yapılan diğer illerdeki üniversite öğrencilerinin aylık harcama miktarı tespit araştırtmalarında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi için 876,53 TL, Amasya Üniversitesi için 697, 15 TL ve Kastamonu Üniversitesi için ise bu miktarın 1002,8 TL olduğu görülmüştür. Munzur Üniversitesi öğrencilerinin aylık ortalama harcama miktarı ile diğer üniversite öğrenci harcamaları karşılaştırıldığında, Munzur Üniversitesi öğrencilerinin aylık ortalama harcamalarının diğer emsal sayılabilecek illerdeki üniversite öğrenci harcamalarından çok yüksek ya da,  düşük düzeyde bir farka sahip olmadığı, bu da üniversite öğrencilerinin kamu ayağında okuyanların ortalama harcama miktarlarının düşük ve benzer miktarda olduğunu gösteren önemli bir bulgu olduğuna yorumlanmıştır.

ÖĞRENCİLERİN KENT HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ

Araştırmada aylık ortalama gelir ve yaptıkları harcama ve bu harcamalarının ihtiyaçlara göre nasıl bir dağılım gösterdiği yanında, öğrencilerin kente gelmeden önceki düşünceleri ile kentte geldikten sonraki düşüncelerinin ne yönde bir değişim gösterdiğini de sorduklarını belirten Munzur Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sabit Menteşe, ulaşılan diğer önemli bulguları da şöyle ifade etti:

Tunceli hakkında öğrencilerin gelmeden önce ve sonra gelip yaşadıktan sonra algı değişimi kabul edilebilir düzeydedir. Algı değişiminin ne yönde olduğunu belirlemek amacıyla yapılan yüz yüze görüşmelerde, Tunceli’ye yönelik öğrenci algılarının değişim yönünün olumlu ve pozitif yönde olduğu yargısına varılmıştır. Türkiye koşullarında siyaset ve inanç bakımından farklı gibi algılanan ve bu nedenle de çoğu kez muhafazakâr aileler ve doğal olarak çocukları yönünden, kuşkuyla bakılan ve aynı zamanda “terör” le anılan ve öyle lanse edilen kent, her bir öğrencinin görüp yaşadıktan sonra önyargılarını yenmeleri, üniversiteyi önemli bir toplumsal uzlaşma aracı durumuna getirdiğine yorumlanmıştır. Bu bulgu aynı zamanda her öğrencinin önemli bir kültür elçisi olduğunu da göstermiştir.

Öğrencilerin Munzur Üniversitesini tercih etme nedeni olarak en yüksek düzeyde  “üniversite giriş puanlarımın bu üniversiteyi tutması” (yüzde 31,0);  buna karşılık ise en düşük düzeyde tercih nedenlerinin “inanç olarak kendime yakın görmem” yüzde 5,0 (N=49)’i belirtmişlerdir. Siyasi olarak kendisine yakın bulduklarından Tunceli’yi tercih ettiklerini belirtenlerin oranı yüzde 8,8 düzeyinde kalmıştır. Bu bulgular öğrencilerin Tunceli’ye gelmelerine siyaset ve inancın sanıldığı gibi etkisinin olmadığını göstermektedir. Bulgular, öğrencilerin Tunceli’ye okumaya gelme nedenlerinin başında yükseköğretime geçiş puanları sonucu yapılan merkezi yerleştirmenin etkili olduğunu göstermektedir.

Diğer önemli bir bulgu;  öğrencilerin Tunceli’de yaşam koşullarını çok pahalı, beklentilerinin karşılanma düzeylerini ise çok düşük düzeyde kaldığını belirtmişlerdir. Halkın öğrencilere yönelik tutumlarını normal görmelerine karşılık, öğrencilerin yeniden seçme şansları olma durumunda ise Munzur Üniversitesi’ne gelme yönünde isteksiz oldukları kanısına varılmıştır.

YAPILMASI GEREKENLER

Araştırmanın 4. Yerel Kalkınma Sempozyumu’na (21-23 Eylül 2017-Tunceli) sözlü bildiri olarak da sunulduğunu ifade eden Doç. Dr. Sabit Menteşe, bu bulguların Munzur Üniversitesi ve Tunceli/Dersim için istenilen ve beklenen bulgular olmadığının altını özellikle çizdi.

Menteşe, ”Bu nedenle beklenen büyüme ve gelişme yanında Türkiye’nin başta olmak üzere dünya ülkelerinden öğrenci alabilmesi için başta üniversite yönetimi olmak üzere, valilik, yerel yönetimler, siyasi partiler, STK’lar ve ilgili diğer merkez ve yerel, özel, kamu kurum ve kuruluşları kendilerine düşen görev ve sorumlulukları ortaklaşa ve işbirliğine dayalı yerine getirmeleri gerekiyor. Aksi durumda Munzur Üniversitesi yerel bir üniversiteden öteye gidemeyecektir” dedi.