Arslan, “Salördek Köyü, doğanın kalbi ve sevgi ormanlarıyla gündeme gelen bir Köyümüz. Herkesin çocukları,0 eşleriyle ziyaret ettiği köyümüzün avcılıkla anılması yöre halkını oldukça rahatsız etmiştir” dedi.
İl Genel Meclis Başkanı Arslan açıklamasının devamında şunları kaydetti: “Geçtiğimiz Temmuz ayında, ilimiz sınırları içinde 17 dağ Keçisinin avlanmasına izin verildiğine dair haberler basında yer almıştı. Bunun üzerine milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, İl Genel Meclisi üyelerimiz ve hemen bütün kurumlarımızla ortak bir tepki geliştirdik ve bu kararın uygulanmasını durdurduk. Sadece kurumlarımız değil, duyarlı bütün yurttaşlar dahil, tüm toplumumuz bu karara karşı durdu.
Gerekçemiz çok açık ve insanidir. Biz, yaban hayvanların avlanmasını onaylamıyoruz. Özellikle Dağ Keçileri söz konusu olduğunda geleneksel kültürümüz ve inancımız gereği hassasiyetlerimiz tüm toplumumuzun ortak sesine dönüşür. Adına spor ve turizm denilen avcılık işinin bizim kültürel dünyamızdaki adı cinayettir.
Şimdi, aradan yaklaşık yedi ay geçtikten sonra yeniden bu tur cinayet girişimleri ile karşı karşıyayız. Başında yer alan habere göre Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Salordek Köyü çevresinde bir Dağ Keçisinin vurulmasına izin vermiş. Haberin doğruluğu ya da yanlışlığından veya iznin verildiği ve iptal edildiği yönündeki bilgilerden öte şu hususun altını çizmek istiyoruz:
Salordek Köyünde veya başka bir bölgede, bir ya da daha fazla Dağ Keçisi öldürmek her türlü cinayettir. Cinayeti önlemek bir insanı görevdir ve biz hiç bir zaman bu cinayet girişimlerine müsaade etmeyeceğiz.
Bölgemizin muhteşem coğrafyasının en müstesna yerlerinden biri olan ve bu yüzden son yıllarda on binlerce insanın ziyaret ettiği Salordek Köyü de coğrafyamızdaki bütün köyler gibi bu cinayete karşıdır.
Biz, doğamızda hiç bir canlının vurulmasına razı değiliz. Bu muhteşem coğrafya, içindeki bütün canlılarla birlikte bir doğal mirastır. Bu mirası korumak da insanlık görevidir.
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünü bundan böyle kültürümüz ve inançlarımıza bağdaşmayan bu tür cinayet girişimlerini gündemine bile almamaya çağırıyoruz.
Adına avcı denilen bu tuhaf iş ve cinayetlere teşebbüs edenleri de bu girişimlerinden ve bilhassa coğrafyamızdan uzak durmalarını hatırlatıyor, inançlarımıza ve kültürümüze saygı göstermeye davet ediyoruz.
İlimizde görev yapan bütün kamu yöneticilerini, bu tur vahşi girişimlere karşı, en baştan itibaren yanımızda durmalarını ve bekliyoruz.
Konuyla ilgili gerekli olduğu her durumda yasal tüm girişimlerde bulunacağımızı ve bir bütün Dersim toplumu olarak bu vahşiliğe karşı duracağımızı kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.”
