TBMM Başkanlığına İçişleri Bakanı Sabahattin Öztürk tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle soru önergesi veren CHP’li Vekil Hakverdi Cumhurbaşkanının muhtarlarla saraydaki buluşmasını dile getirerek, “ 12.08.2015 tarihinde de ‘Muhtarlar Toplantısı' adı altında bir toplantı yapmıştır. Toplantıda Erdoğan, "Benim muhtarım hangi evde kim var? Gelecek gayet uygun ve sakin bir şekilde kaymakamına, emniyet müdürüne bildirecek" demesi ile bütün dikkatler muhtarlara çevrilmiştir. Onlarca sorunları bulunan Muhtarlar, bu çıkış ile zor duruma düşmüştür. Çünkü muhtarlara ‘muhbirlik’ yakıştırması yapılmaktadır.

Yerel seçimle iş başına gelen muhtarlara, 1944’te çıkarılan 4541 Sayılı Muhtar ve İhtiyar Heyeti Kanunu’na göre birçok görev verilmesine rağmen, bu görevleri gerçekleştirmek adına hiçbir yetki verilmemiştir. Kısacası tüzel kişiliği olmayan muhtarlar, yetkisiz yetkili kişiler konumundadır. Muhtarlar, devlet tarafından hak ettikleri değeri görmedikleri gibi sosyal ve ekonomik haklar bakımından da mağduriyet yaşamaktadır. Muhtarlar seçildikten sonra kendi imkanları ile makamlarını oluşturmanın yanı sıra gereksinimi olan araç ve gereçleri yine kendi imkanları ile sağlamaktadırlar. Ayrıca muhtarlık binalarının elektrik, su, doğalgaz, internet gibi her türlü giderleri de muhtarlar tarafından karşılanmaktadır. Asgari ücretin dahi altında ücretle çalışan muhtarlarımız, SGK primlerini de kendileri ödemektedirler. Yani ‘kaçak işçi’ statüsündedirler. Ayrıca yanlarında çalıştırdıkları personellerin giderleri de kendilerine aittir” dedi.

Muhtarların sorunlarının çözümü konusunda adım atılması gerektiğinin altını çizen Hakverdi, şu sorularına yanıt istedi:

Recep Tayyip Erdoğan ‘Kaçak Sarayı’nda emir ve talimat vermek amacıyla muhtarlarımızı sürekli olarak toplamaktadır. Siz de Muhtarlarımızın dertlerini dinlemek ve sorunlarını çözmek amacıyla bir toplantı yapmayı düşünüyor musunuz?

Muhtarlara, il genel ve belediye meclislerinde temsil yetkisi verilmesi yönünde bir çalışma düşünülmekte midir?

Muhtarlık bürolarının giderlerinin (elektrik, su, doğalgaz ve ısınma) ve demirbaş malzemelerinin devlet tarafından karşılanması hususunda bir çalışma düşünülmekte midir?

Muhtar ödeneklerinin arttırılması için bir çalışma yapılacak mıdır?

Muhtarların SGK giderlerini neden devlet karşılamamaktadır? SGK primlerinin devlet tarafından karşılanması hususunda bir çalışma yapılacak mıdır? Devletin muhtarları ‘kaçak işçi’ statüsünde çalıştırması sosyal devlet ilkesi bakımından uygun mudur?

Prim borcu olan muhtarlarımızın bir defaya mahsus borçlarının silinmesi için düzenleme yapılması düşünülmekte midir?

Muhtarların şehir içi ve şehirlerarası ulaşım giderleri ile ilgili bir çalışma düşünülmekte midir?

Yargılanırken 657 sayılı Devlet memurları yasası kapsamında değerlendirilen muhtarlar iş özlük haklarına gelince neden 657 sayılı yasaya tabi tutulmamaktadırlar?

Net Asgari ücret Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından 1000,54 TL olarak belirlenmiş ve bu ücretin altında işçi çalıştırmak yasak iken muhtarlarımızın aylık net maaşı/ödeneği 901,68 TL olarak belirlenmiştir. Asgari ücretin altında maaş/ödenek alan Muhtarlarımızla ilgili bu yasak göz ardımı edilmektedir?