Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından yazılı yanıtlanması istemiyle soru önergesi veren CHP Milletvekili Hüseyin Aygün, “Cumartesi Anneleri, 27 Mayıs 1995'ten beri her Cumartesi saat 12.00’de kayıp yakınlarının akıbetini sormak için Galatasaray meydanında toplanmaktadırlar. 1995-1999 yıllarında "Kayıplar son bulsun, kayıpların akıbeti açıklansın, kaybedenler bulunsun ve yargılansın" talebiyle Galatasaray lisesi önünde eylemlerine devam ederlerken, 170. haftadan 200. haftaya kadar 30 hafta boyunca polis saldırısına uğrayan anneler saçlarından sürüklenerek polis araçlarına bindirilmesinin yanı sıra toplam 1093 kişi de gözaltına alınmıştır. 10 yıllık aradan sonra 31 Ocak 2009'da Cumartesi oturmaları yeniden başladı. Ve kesintisiz olarak devam etmektedir.

Temmuz 2010'da düzenlenen bir toplantıda "anneliğin ideolojisi yoktur" dediğiniz ve Arjantin'de faşist cunta döneminde öldürülen 30 bin kişinin hesabını sormak için mücadele veren Plaza de Mayo Anneleri'ni örnek gösterip "Hükümet binasının bulunduğu 'Plaza de Mayo’ yani Mayıs Meydanı'nda bir araya gelen anne ve büyükanneler, beyaz başörtüleriyle sessizce oturma eylemiyle kayıp oğullarını, kardeşlerini ve torunlarını istedi. Gözaltı ve dayaklara rağmen eylemden vazgeçmediler, sayıları giderek arttı ve Arjantin'deki 'kayıp insanlar' gerçeğini bütün dünyaya duyurdular. Cuntacılar bu sayede yargılanmaktan kurtulamadı." Bir katılımcının, Arjantin'dekine benzer bir mücadeleyi yıllardır sürdüren Cumartesi Anneleri'ni gündeme getirerek, onlarla neden görüşmediğinizi sorması üzerine ise, "Onlar kim? Ne yapıyorlar? Sadece oturuyorlar. Tüzel kişilikleri yok. Arkalarında kimler var biliyor musunuz" dediğiniz bilinmektedir.

7 Eylül 2010 tarihli bir NTV canlı yayınında da, "Cumartesi Anneleri görüşmek isterse, yaklaşımlarınız ne olur?" sorusuna, "elinde bilgisi belgesi olanlar da bize yardımcı olsun, biz bunları sonuca kavuşturmaya gayret edelim. Cumartesi Anneleri'nin genelinin faili meçhullerin mensubu olduğu noktasında değilim. Aldığım bilgiler şudur, Cumartesi Anneleri'ni istismar edenlerin olduğu konusudur. Cumartesi Anneleri o faili meçhullerin kendileri olmaları halinde bilgi, bulgu ne varsa, bunların üzerine gideriz. Eğer randevu talep ederlerse Cumartesi Anneleri'yle seve seve görüşürüm" cevabını verdiniz” ifadelerinin ardından şu sorularına yanıt istedi:

 

1.         Cumartesi Anneleri’nin talepleri neden karşılanmamaktadır? Taleplerin yerine getirilmesi için bir çalışma yapılmakta mıdır?

2.         Kayıpların akıbeti neden yıllardır açıklanmamaktadır? Son 10 yıldır akıbeti açıklanan kayıp var mıdır?

3.         2002-2012 yılları arası kayıpların faillerinden bulunan var mıdır? Var ise hangi vatandaşımızın kaybından sorumludur?

4.         1980-2012 yılları arası gözaltında iken kayıp olduğuna dair ihbar yapılan kaç kişi vardır? Kaç kişinin kaybolmadan önce gözaltına alındığı bilinmektedir?

5.         1980-2012 yılları arası en çok hangi ilde gözaltında kayıp vardır? İllere göre dağılımı nedir?

6.         Yakınlarının akıbetini öğrenip ziyaret edebilecekleri bir mezara sahip olabilmeleri için daha kaç hafta oturmaları gerekmektedir? Yakınlarının akıbetini öğrenebilmeleri için tüzel kişiliklerinin olması mı gerekmektedir? Arkalarında kimlerin olması gerekmektedir?

7.         Arjantin’den Plaza de Mayo Anneleri'ni örnek gösterirken Cumartesi Anneleri’nin neden hükümet olarak feryatlarına karşılık verilmemektedir? Cumartesi Anneleri’nin çocukları nerededir?

8.         Elindeki bilgi ve belgeleri paylaşan aileler var mıdır? Var ise sonuç alınabilmiş midir?

9.         Cumartesi Anneleri’nin istismar edildiğini belirtmektesiniz. Kim veya kimler istismar etmektedir?

10.       Cumartesi Anneleri’ni ziyaret etmeyi düşünüyor musunuz? Yeni bir randevu talepleri olursa görüşmeyi kabul eder misiniz?

11.       Faili meçhuller için bir sonuç alınamamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?