Tunceli Belediye Yer altı Çarşısı üzerinde basın açıklaması düzenleyen Baro üyelerine, Belediye Başkanı Edibe Şahin ve siyasi parti temsilcileri de destek verdi.

Baro Yönetim Kurulu adına açıklama yapan özden Eren Başkavak Gün, baro yönetim kurulu üyesi Avukat Uğur Yeşiltepe’nin Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı’nın talimatıyla düzenlenen operasyonla gözaltına alındığını söyledi.

Meslektaşlarının da aralarında bulunduğu haksız gözaltı, tutuklama ve mahkumiyetlerin baro olarak kendilerine endişelendirdiğini kaydeden Gün, “Ülkemizde ve özelde ilimizde ki haksız ve hukuksuz uygulamalara karşı tepkilerini şiddet içermeyen demokratik ve barışçıl yöntemlerle dile getiren, basın açıklaması ve yürüyüş yapan insanların, bu eylemleri nedeniyle, örgüt üyeliği suçlaması ile gözaltına alınmaları ulusal ve uluslar arası mevzuatta ifadesini bulan başta ifade ve örgütlenme özgürlüğü olmak üzere en temel hak ve özgürlüklere ve insan haklarına açıkça aykırılık teşkil etmektedir. İlgili ulusal ve uluslar arası mevzuata rağmen meslektaşımızın da aralarında bulunduğu şahısların sabah saat 4:30 sularında deyim yerinde ise sabahın köründe uykularındayken evleri ve yurtları basılarak arama nedeniyle evleri ve yurtları darmadağın edilerek gözaltına alınmaları hukuk dışı uygulamaların başka bir boyutudur” dedi.

Gözaltında tutulan Avukat Uğur Yeşiltepe’nin baro yönetim kurulu üyesi olmasının yanı sıra gözaltına bulunan birçok şahsın vekili olduğunu ifade eden Özden Eren Başkavak Gün, “Meslektaşımız, savunma hakkı ve İfade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gereken faaliyetleri nedeniyle gözaltına alınmıştır.  Avukatlara yönelik baskı ve tehditlerin son zamanlarda had safhaya ulaştığı Türkiye de Özel Yetkili Mahkemeler eliyle onlarca avukat son dönemlerde gözaltına alınmış ve sadece girdikleri davalar nedeniyle, müvekkillerini savundukları için tutuklanmışlardır.

Özel yetkili mahkemelerde yargılanan müvekkillerini temsil eden avukatlar üyelik, destek, propaganda gibi belirsiz suçlamalarla avukatlık faaliyetleri, müvekkil profilleri sorgulanarak; müvekkillerinin dava dosyaları içerisinde bulunan belgeler ve müvekkilleri ile görüşme notları delil olarak gösterilerek kovuşturmalar ile karşı karşıya kalmışlardır.

avukat_ic.20121114182528.jpg

Yaklaşık bir yıl öncede hatırlanacağı üzere 43 avukat,  evleri, büroları aranarak, başta dava dosyaları olmak üzere çeşitli evraklarına, müvekkilleriyle görüşme notlarına el konularak gözaltına alınmış ve meslektaşlarımızdan 37’si tutuklanmıştır. Bundan daha birkaç ay önce bir meslektaşımız düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilecek açıklamaları dolayısıyla avukat olması da ağırlaştırıcı neden sayılarak 2 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılmıştır. Ve bu gün meslektaşımız ve aynı zamanda yönetim kurulu üyemiz Uğur Yeşiltepe gözaltına alınmıştır” diye konuştu.

Avukatlık mesleğiyle ilgili uluslar arası kriterlere değinen Gün, “Avrupa Birliği Barolar Konseyi Meslek Kuralları ile Avrupa Birliği Bakanlar Komitesinin Avukatların Özgürlüğü Metni, 8. BM Konferansı tarafından kabul edilen ve Havana Kuralları olarak kabul edilen ve Avukatların işlevlerine ilişkin Temel İlkeler Çerçevesinde, hukuka saygı ilkesi üzerine kurulmuş bir toplumda önemli bir role sahip olan avukatın görevi, yasanın çizdiği sınırlar içerisinde sadece vekalet görevini yerine getirmekle sınırlı olmayıp, hem adalete ve hem de hak ve özgürlüklerini savunmakla yükümlü olduğu yargılamaya tabi kişiler için vazgeçilmez değerdedir’  Havana Kuralları gereğince avukatların özgürlüğü uluslar arası güvence altına alınmıştır.  Dolayısıyla hukukun evrensel ilkesi olan savunmanın vazgeçilmezliğinin önünde engel teşkil eden her türlü fiili ve hukuka aykırı uygulamalara bir an önce son verilmelidir.

Savunma hakkı kutsaldır ve herkesin bir gün savunulmaya muhtaç kalabileceği unutulmamalıdır” dedi.

Avukat Uğur Yeşiltepe’nin bir an önce serbest bırakılmasını isteyen Özden Eren Başkavak Gün, “Bizler Tunceli Barosu üyesi avukatlar olarak meslektaşımıza yönelik bu saldırıyı kınıyoruz. Meslektaşımıza yönelik bu saldırıyı avukatlık mesleğine,  hak arama özgürlüğüne ve savunma hakkına yönelmiş bir saldırı olarak değerlendiriyoruz. Artık savunmanın bağımsızlığına ve hak arama özgürlüğüne yönelen saldırılar ve evrensel hukuk ilkeleri ile bağdaşmayan her türlü keyfi ve hukuk dışı uygulamalara bir an önce son verilmeli, ifade ve düşünce özgürlüğü önündeki engeller kaldırılmalıdır” şeklinde konuştu.