Tunceli'de 1938 yılında yaşanan ve tarih sayfalarında "Dersim katliamı" olarak geçen travmanın yaraları halen sarılmadı. Tunceli'nin Ovacık İlçesi'ne bağlı Desiman- Şaxdeşt Köyü'nde annesi, babası, ninesi, dedesi ve 5 kardeşi ile onlarca akrabasının topluca öldürüldüğünü söyleyen 100 yaşındaki Hanım Doğru, 72 yıldır bu acıyı yaşlı yüreğinde taşıyor. Ailesinin kırımdan geçirilmesinin üzerinden 10 gün geçtikten sonra olayı duyduğunu belirten Doğru, halen katliam etkisinden kurtulamadığını belirtti.

Doğru, evlenerek Pertek'e yerleştiği için, ailesinin topluca öldürüldüğünü sürgüne gönderilen esir kervanlarından duyduğunu şu sözlerle dile getirdi: "Bir anda insanların topluca öldürüldüğünü duyduk. Ailemin de sürgün edildiğine ihtimal veriyordum. Pertek'ten Elazığ'a sürgün edilenler ailemin tamamının katledildiğini söyleyince kendimi dağlara, yollara vurdum, resmen deliye döndüm. Pertek'ten Ovacık'a yaya gittim. Gördüğüm manzara beni deliye çevirdi. Sadece kurda kuşa yem olmuş 2 insan iskeleti vardı. Onların da kime ait olduğu belli değildi. Diğer aile fertlerinin hiçbirinin kemiklerini dahi bulamadık" dedi.

'Askerler onlarca kız çocuğunu nereye götürdü?'

Katliam sırasında kurtulanların çocuklarını diri diri Munzur suyuna bıraktığını dile getiren Doğru, " Katliamdan kurtulanlar ormanlık alanlarda saklanmışlar, ancak bebekler açlıktan ağladıkları için yerleri tespit ediliyor ve topluca süngülerden geçiriliyorlar. Onun için kadınlar çocuklarını diri diri Munzur suyuna bırakıyorlarmış" dedi.

Doğru, erkeklerin tamamını öldürdüklerini, ancak küçük yaştaki kız çocuklarına el konulduğunu dile getiren Doğru, "Şuan tanıdığım onlarca kız çocuğu halen kayıp, askerler o kız çocuklarını nereye götürdü? Onlara ne yaptılar halen belli değil" Ermeni katliamı döneminde köylerinde yaşayan Ermenilere yapılan katliamı kendilerine de yapılacağını hiç düşünmediğini belirten Doğru, "1915'te Ermeni Katliamı yapıldığında hepimiz olaya sessiz kaldık. Ancak Ermenilerle köyde iç içe yaşıyorduk. O zaman öldürülen onlarca Ermeni arkadaşlarım vardı neden katledildiklerini büyüklerimiz de anlamıyordu. Aradan 25 yıl geçmeden sıra bize geldi ancak bizi de katledeceklerini hiç tahmin bile etmemiştik" dedi.

'Kemiklerimizi istiyoruz'

Katliamın üzerinden 72 yıl geçmesine rağmen her gün ailesini andığını ve acısının hiç dinmediğini dile getiren doğru, topluca öldürülen ailesi ve akrabalarının mezarını görmek istediğini kaydederek, "Ölmeden önce tek isteğim devlet, öldürdüğü annemin, babamın kardeşlerimin ve akrabalarımın toplu mezar yerlerini bize söylesinler. Bizim isteğimiz kemiklerimize ne yaptılar ortaya çıkartsınlar kendi ölülerimizin bir mezar taşı bile yok suçumuz Kürt olmak Alevi olmaktı. Ne oldu peki bu kadar insanları öldürdüler Kürt Aleviler yok mu oldu? Hesap vermekten korkmasınlar" dedi./ DİHA

45974.jpg