Yeni atanan valiler, küçük bir kent olan Tunceli’de, merak konusu olur. Büyük kentlerde, valilerin, kurum müdürlerinin çalışmaları, hizmetleri, toplum tarafından yeterince izlenemez. Bilinmez.
Tunceli küçük bir kenttir. Valilerin, kurum müdürlerinin, Çalışmaları hizmetleri, bütün kent halkı, hatta bütün Tunceli halkı tarafından izlenir. Bilgi sahibi olunur. Tunceli tarihine, yaptıkları ile yazılırlar.
Sayın Valimiz, ilimize, atandığında, hemen hepimiz, merak ettik. Gelmeden, araştırdık. Bilgi edindik. Hatta Geldiği yeri, TATVANI DA merak ettik. Sosyal medyadan, baktık.
Tatvan’daki gazete bayiini aradım. Yeni Valimizi sordum. Bana, ‘şanslısınız. Valiniz çok iyi bir insan. Ayırım yapmadan herkesi kucaklayan bir insan. Benim KÜRT olduğumu bildiği halde, bana hep sıcak davranırdı.’ Dedi. Ayrıca, hakkındaki bilgiler arasında, Ünlü Siyasal Bilgiler Fakültesinden mezun olduğu, bilgisi de vardı.
Biz gazeteci arkadaşlarda, Sayın Valimizi merak ettik. Tanışmak, hayırlı Olsun demek için, randevu alarak gittik.
Farklı bir şekilde misafirlerini kapıda karşıladı. Eskilerden, olduğu gibi el sıkışmadan, mesafeye, dikkat ederek, yerlerimize oturduk. Hayırlı olsun dileklerimizi ilettik.
Sayın Valimizin, daha önceleri Erzincan’a transit gitmesini saymazsak, Tunceli’ye ilk gelişi sayılır.
Yoğun misafir, ziyaretçi kabul etmesine, kalemde çokça insanın görüşmek için sırada beklemesine, öğlen, yemek saatinin çoktan geçmesine rağmen, yorgun isteksiz bir hali yoktu. Oldukça, misafirperverdi, sıcaktı.
Köylü çocuğuymuş. Annesi, babası hala köyde oturuyorlarmış. Tuncel’ine gelmeden, gidip ellerini öperek, hayır dualarını alarak gelmiş. Hala Köylü çocuğu olmanın sevincini taşıyordu.
‘Biz, bir ağacın gövdesiyiz ağacın dallarıyız ağacın meyvesiyiz. Onun için biz bir bütünüz. Ayrılık, gayrılık olmaz. Diyordu.’ Ön yargısız olacağını, devlet baba olarak vatandaşları arasında ayırım yapmayacağını, ifade etmek istiyordu.
Yapılan, yapılacak hizmetler, devlet tarafından yapılır. Biz yöneticilere düşen, bu hizmetlerin, yapılmasına vesile olmaktır. Ben yaptım. Bireyselliğine indirmek yanlıştır.’ Diyordu. Başarılarının, hizmetlerinin,, devletin hizmetleri, başarıları olacağını ifade ediyordu.
Görev yapığı bir ilçede, bir alım için ihale yapılır. Şeffaf yapılan ihalede, İhaleyi çok büyük bir indirimle İstanbul’da, AGOP isimli bir Ermeni firması kazanır. İhaleye girenler. ‘ERMENİDİR, TERÖRİSTİR.’ Diye, Büyük bir tepki gösterirler. Sayın Valimiz, ilçenin kaymakamı, tepkilere karşı çıkar. İhaleyi, Türkiye vatandaşı olan, büyük bir indirim yapan Ermeni firmaya verir. Sayın Valimiz, Orada, devlet baba kimliğini sergiler.
Aynı kimliği, her gittiği yerde, Tunceli’de de, göstereceği, mesajını veriyordu.
Reklama, gösterişe, fazla meraklı olmadığı izlenimini de veriyordu..
Özel kalemde ziyaret etmek için bekleyenler çoktu. Fazla zamanını alamazdık. İkinci çayların gelmesini beklemeden, izin isteyerek kalktık. Memnun bir yüz ifadesiyle, misafirlerini kapıya kadar uğurlayan Sayın Valimize, tekrar hayırlı olsun dileklerimizle, ileterek ayrıldık.
Tatvan Gazete bayii, FERDİNİN dediği gibi, Sayın Valimizin, Çok iyi bir insan olduğu, herkesi, kucaklayacak kadar devlet adamlığı kimliğini taşıdığı izlenimini, bizde aldık.
Hayırlı olsun.
