Pandemi süreci ile sağlık emekçilerinin çalışma şartları ve çalışma süreleri daha da kötüleşmiştir denilen açıklamada, “Artan iş yükü karşısında çalışanlarda tükenmişlik ve stres daha da artmıştır. Buna karşın biz sağlık emekçileri halkımıza nitelikli hizmet verebilmek adına sınırlarımızı zorlayıp fedakarca hizmet üretmeye devam etmekteyiz. Bu sürecin bir ekip işi olduğu bilinciyle daha fazla iniyasitif alıp süreci sağlıklı bir şekilde yürütürken, bu çalışmanın karşılığında İl Sağlık Müdürlüğü tarafından arkadaşlarımıza haksız ve hukuksuz şekilde cezalar verilmektedir. Son yaşanan ceza olayında gerek 112 çalışma yönetmenliğinde gerekse de İl ASKOM ve bölge ASKOM kararlarında olmayan bir uygulamadan dolayı arkadaşlarımıza ceza verilmiştir. Yaşanan olayda Elazığ’dan Tunceli ilimize gelmesi gereken eve nakil hastasının naklinin Elazığ ilin yapması gerektiğini belirten arkadaşlarımıza, yani yasal durumu bildiren arkadaşlarımıza, memuriyet kanununda verilebilecek en büyük cezalardan birisi verilmiştir. Daha sonra bu cezaları meşru kılmak adına bu cazalar verildikten hemen sonra apar topar hem il ASKOM ve bölge ASKOM kararlarında bu naklin arkadaşlarımızın bundan sonra yapması için karlarlar alınmıştır. Yani önce ceza verilmiş daha sonra bu cezaların haksız hukuksuz olduğunu gördüklerinden cezalara kılıf hazırlanmıştır. Olaydan sonra görev yerlerine dönen arkadaşlarımız aktif çalışmalarını devam ederken, Elazığ iline nakil yapılması için Komuta Kontrol Merkezı tarafından görevlendirme yapılmıştır. Bu görevlendirme için hazırlık yapan arkadaşlarımızın bu acil görevi iptal edilmiş ve İl Sağlık Müdürü tarafından makamına çağrılıp, iki kadın ve yaşça oldukça büyük olan sürücü arkadaşlarımız 1 saat boyunca ayakta bekletilerek ifadeleri alınmıştır” denildi. “Karakollarda bile adi suçlarda oturtulup ifade alınırken bu tavır arkadaşlarımızı oldukça rencide etmiştir” ifadelerine yer verilen SES açıklamasında şunlar kaydedildi: “İl Sağlık Müdürümüz tarafından “sizi yürek yiyen ekip sizi” diye keyfiyet ve sözlü psikolojik baskı yapılmış, hesap sorulmuştur. Bu tür baskıcı politikaları Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri olarak, asla ve asla kabul etmeyeceğimizi bundan sonrada bu ve buna benzer olaylar karsısında susmayacağımızı ifade etmek isteriz. İlimizde sağlık alanında yaşadığımız sorunlar günden güne artarken bu haksız ve hukuksuz cezalar biz sağlık emekçilerinin çalışma hevesini de olumsuz yönde etkilemektedir. Bazı basit sorunlar uzun süreden beri çözülmemekte yada çözüm için herhangi bir adım atılmamaktadır. Birkaç örnek vermek gerekirse Arkadaşlarımızın çalıştığı Munzur Üniversitesi yerleşkesinde bulunan istasyonun sorunlarını aylar önce bildirmemize rağmen herhangi bir çözüm üretilmemiştir. İstasyonun çoğu zaman akmayan suyu yüzünden görevli arkadaşlarımız ya ellerinde bidonlar ile iş yerine gitmişler yada lavabo ihtiyacı için en yakın istasyona giderek ihtiyaçlarını gidermek zorunda kalmışlardır. Başka bir örnek vermek gerekirse 112 Başhekimliği binasında çalışan sürekli işçi statüsünde bulunan temizlik ve güvenlik çalışanlarına yaklaşık 3 yıldan beri giyim hakları verilmemiştir. Çalışan arkadaşlarımız kendi imkanları ile üniforma ve çalışma giysilerini satın almışlardır. Yine Güvenlik olarak çalışan sürekli işçi kadrosundaki çalışanlarımız başka kurumlara yasal olmayan bir şekilde kendilerine sorulmadan görevlendirmeleri yapılmaktadır. Benzer durumda birçok sorun varken ve biz sağlık emekçileri olarak Sağlık hizmetlerinin bir ekip işi olduğunu ve ekibin bütün bireyleri ile başarının mümkün olduğunu tekrarlamak isteriz. Bununla birlikte tüm emekçi arkadaşlarımızın haklı talepleri ve tavırlarının arkasında duracağımızın ve sonuna kadar takipçisi olacağımızı bilinmesini isteriz.” Fotoğraf: Arşiv