Hit Tıbbi Hizmetler kurucu ortağı ve genel müdürü Tunç Günel, pandemi sonrasında sağlık turizminin nasıl şekilleneceğine dair bilgiler verdi. 2023 Türkiye İhracat Stratejisi ve Eylem Planı’nda katma değeri en yüksek ihracat kalemlerinden biri olarak göze çarpan sağlık turizmi alanında yapılan yatırımlar büyük bir hız kazandı. Pandemi sürecindeki seyahat kısıtlamaları sırasında göreceli olarak yavaşlayan sektör normalleşme adımları ve ülkeler arasındaki uçak seferlerinin başlamasıyla son dönemde yeniden hareketlendi. Covid-19 pandemisi sürecinin en iyi yönetildiği ülkelerden biri olan Türkiye’de sağlık turizmi ile ilgili güncel durum hakkında sektörde HealinTurkey markasıyla faaliyet gösteren Hit Tıbbi Hizmetler kurucu ortağı ve genel müdürü Tunç Günel bilgiler verdi. Pandemi avantaja dönüştü Pandemi sürecinin başarılı bir şekilde yönetilmesi ve yüksek aşılama oranlarının sağlık turizmi alanında Türkiye’yi üst sıralara taşımaya başladığını belirten Tunç Günel, “Türkiye’deki hastanelerin, tesislerin ve sağlık personelinin kalitesi tartışılmaz. Fakat sürecin özellikle gelişmiş ülkelere göre ülkemizde çok daha iyi yönetilmesi, ülkemizin sağlık hizmetlerindeki başarısının dünya kamuoyunda fark edilmesini sağladı. Pandemi öncesine göre artık Avrupa ve Kuzey Amerika’dan çok daha fazla hasta ülkemize gelmek istiyor. Özellikle yüksek gelir grubundaki hastalar da kaliteli sağlık hizmeti almak için İsviçre ve İsrail gibi ülkeler yerine ülkemizi tercih etmeye başladı. Pandemi öncesine göre talepler çok daha fazla durumda. Şu anki durumda pandeminin sağlık turizmi alanında ülkemizi avantajlı hale getirdiğini söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı. Yeni dönemde ağır hastalarda büyük artış Tatil amaçlı gelen turistlere nazaran, sağlık turistlerinin Türkiye’ye sağladıkları ekonomik faydanın çok daha fazla olduğuna dikkati çeken Tunç Günel, “TÜİK verilerine göre yabancı turistlerin kişi başı ortalama harcaması 600-700 dolar bandıyken sağlık turizmi amacıyla ülkemizi ziyaret eden turistlerin kişi başı harcaması 10 binlerce doları bulabiliyor. Son dönemde özellikle kanser, organ nakilleri, kalp hastalıkları gibi ağır ve ciddi vakalar ile disiplinler arası yani multidisipliner dediğimiz birden fazla branştaki uzman hekimin ortak yaklaşımıyla teşhis ve tedavisi yapılan komplike vakalarda büyük artışlar yaşıyoruz. Bu da ülkemizin sağlık sistemine artan güven ile ilgili. Bu vakalarda hem ülkemize giren döviz miktarı daha fazla oluyor hem de hasta bazında çok daha iyi tanıtım imkanını sağlamış oluyoruz. Avrupa’dan, Arap ülkelerinden, Afrika’dan, İskandinav ülkelerinden, Rusya’dan gelen hastalarımız olduğu gibi bu yıl ABD ve Kanada gibi ülkelerden de ciddi talep almaya başladık” diye konuştu. Yurt dışı tanıtımlar çok önemli Türkiye’de yakalanan bu ivmenin yurt dışı tanıtımlar ile desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Tunç Günel şunları kaydetti: "Tüm dünyada bu konuda büyük bir rekabet var. Yakalamış olduğumuz trendi daha yukarılara çıkarmak için özel sektörün çok iyi çalışması ve kamuyla çok iyi organize olması gerekiyor. İlgili bakanlıklar bu konuda her türlü desteği veriyorlar. Bizlerin de özel sektör olarak özellikle yurt dışında tanıtımlara büyük ağırlık vermemiz gerekiyor. Biz kendi firmamız olarak kısıtlamaların en sıkı olduğu dönemlerde dahi tanıtımlarımıza devam ettik. Önümüzdeki yıllarda kamu ve özel sektörün doğru işbirlikleri sayesinde sağlık turizmi alanında ülkemizin dünya genelinde zirvede yer alacağını öngörüyorum."