2019 yılında Çin’de ortaya çıkan ve tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs salgınında vakanın tespiti için kullanılan test kiti çalışmalarında Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ülkü Anık, 20 dakikada sonuç veren piyasada olan antijen-antikor etkileşime dayanan sistemlerden farklı bir çalışmaya imza attı. Nisan ayında Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesinin desteklediği ‘Bilimsel Araştırma Projesi’ kapsamında çalışmalara başlayan ekipte, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümünde doktora çalışmalarını sürdüren Yudum Tepeli ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Dr. Öğretim Görevlisi Burak Ekrem Çitil de yer alıyor. Ekibin bu çalışması uluslararası dergi tarafından kabul edildi ve basıldı. Prof. Dr. Ülkü Anık, uluslararası dergide yayının basılmasının ardından Türkiye Patent ve Marka Kurumu’na başvurdu. Patent başvurusunun ardından seri Covid-19 test kiti üretimi için firmalarla görüşmelere başlandı. “Renk değişimini temel alan bir tanı platformu” Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ülkü Anık, renk değişimini temel alan bir tanı platformu geliştirdiklerini belirtti. Geliştirilen tanı platformunun mevcut varyantlara karşı da etkili olduğunu belirten Prof. Dr. Anık, “2004 yılından beri biyo-sensörler ile çalışıyorum. bİzim amacımız laboratuvar ortamında geliştirilen biyo-sensörlerin insanlar tarafından da kullanılması. Bu çalışmamızda bir tanı platformu geliştirdik. Covid-19’u tayin ediyor. Üniversitemizi teşekkür ediyoruz. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Bilimsel Araştırma projeleri tarafından desteklendi bu projemiz. Nisan ayında aldık bu projeyi. Bunun sonucunda renk değişimine dayalı maksimum 20 dakikada Covid-19’u tayin eden bir sistem geliştirdik. Sistemin özellikle pratik olmasını istedi ki insanlar da bunu evlerinde uygulayabilsinler, sonucu alabilsinler ve gerekirse kendilerini karantinaya alsınlar daha fazla bulaşıyı engellesin diye” dedi. “Patent başvurusu yapıldı” Geliştirilen platformun piyasada olan antijen-antikor etkileşimine dayanan sistemlerden farklı olduğunu belirten Anık, “Dünyadaki benzerlerinden farklı bizim sistemimiz. Çünkü antijen-antikor etkileşimini temel almıyor. Daha fazla bir etkileşim mekanizması var. Bu yüzden de günümüzde var olan varyantları da bu platformla biz tespit edebiliyoruz. Geliştirdiğimiz sistemi biz optimize ettikten sonra gerçek hasta örneklerini uyarladık, gerçek PCR örneklerine uyarladık. Onlarla sistemimizi doğruladık. Çok yüksek bir doğrulukla 209 dakikada tayin gerçekleştiriyoruz. Bu çalışmamızın patent başvurusunu yaptık. Ayrıca etki değeri oldukça yüksek uluslararası bir dergide yayınımız kabul edildi ve basıldı. Biz burada tanı kitinin reaksiyonunu gerçekleştirdik. Ve bunun çalıştığını gerçek örnekler üzerinde ispatladık. Ayrıca patent başvurusu ve çalışmanın yayınlanması da bunun bir nevi doğrulanmasıdır. Firmalar ile görüşmeler halindeyiz. Bunu hemen tanı kitine dönüştürüp özellikle şu anda okullar açıldı ve sürekli testlere ihtiyaç duyulan yerlerde pratik ve kısa sürede hızlı sonuç alınması için oralarda kullanılabilmesi için ürüne dönüştürmek istiyoruz. Firmalarla bu bağlamda görüşmelerimiz sürmektedir ” dedi.