Liyakat, layık olma, yaraşma, uygunluk, yeterlilik, yetenek gibi insanlık için çok önemli değerlerin, ifadesidir.
  Liyakat, LAYIK OLMA: Birbirini tamamlayan, birliktelikte daha çok istenileni başarmak. Daha çok başarılı olmayı sağlamak. Karşılıklı uyumlu başarıyı yakalamaktır. İstenileni elde etmek için, en uyumlu olanı, bir araya getirmektir.
  Layık olma yapılacak işte eserde, yapımda, en uygunun bir araya gelmesidir.
  LİYAKAT, ehliyettir. Diplomadır. Sertifikadır. Unvandır. Payedir. İnsanı yücelten değerlerdir.  
  Bu değerleri taşıyanlar liyakatli insanlardır. Liyakatli insanların sayesinde, başarılar, gelir. Bir Ülkede, bir kuruluşta, bir şirkette, sıradan bir işyerinde, başarıyı getirecek liyakatli ehliyetli kişilerdir. Doktor olmayanın, doktorluk yapamayacağı gibi. Öğretmen olmayanın öğretmenliği yapamayacağı gibi Aşçılığı, kasapçı lığı, bilmeyenlerinde, o meslekleri yapamayacağı gibi.
  Uygar ülkelerde, Liyakat, uygar olmanın kimliği, rozeti, gibidir. Liyakat O ülkelerde, başarının kaynağıdır. Her işe, her göreve,  o işi, istenilen düzeyde, kalitede, yapacak, ehliyetli, uzman, liyakatli, insanlar, görevlendirilir.
  Bizde, bizim gibi ülkelerde, Devlet kuruluşlarında, ülkeyi kalkındıracak, başarı getirecek bu kural, liyakat, çoğunlukla benimsenmez. Uygulanmaz. Devlet katında yetkili kişilerin, yakınlarında, siyasi taraftarlarında, liyakat aranmaz. Referans belirleyici olur. Düzenlenen sınavlarda, en büyük, puanı alan, bilgili insan yerine, kendi adamlarını, seçmek için sözlü mülakatlar, düzenlenir. Sözlü mülakatta, işle, bilgiyle, alakası olmayan sorular, sorularak, sınavda 99 puanı olan, liyakatli, elenir. Uygun görülmez.60 puanın altında, puanı olan, liyakatsiz taraftarlar, BENİM ADAMLARIM, uygun görülürler.
    Devlet katında, bakanlıklarda, önemli kurumlarda, hep yakın, hep yandaş ehliyetleri olmayan, kişilerin, önemli makamlara, sınavsız, kuralsız, etik kurallara, uyulmadan, getirildikleri, hep konuşulur. Haberleri yapılır.
    Son günlerde, basında çokça haber olan Üniversitelerde, atanmış rektörlerin, üniversiteleri, özel kurumları gibi, algıladıkları, kanunsuz, kuralsız, istedikleri birinci derecede, yakınlarını, görevlere getirdikleri. O görevlere, ihtiyaç duyul masada, ihtiyaç duyulmuş, gibi düzenlemeler yapılarak, eşin dostun, akrabanın, hemşerinin, üniversitelere, alındığı, liyakatlilere, kapatıldığı, haberlerini okuyoruz. . Bir okurum, dile getirdi. Üniversitede, bir dalın, bir bölümün, başkanlığına, kural gereği, o dalda, çokça ünlü profesörler, olduğu halde, rektöre, yakın doçent, ünvanlı, öğretim görevlileri, atanıyormuş. Buna benzer çokça atamaların çokça yapıldığını söylüyordu.
  Devletin, önemli kurumlarının başına, liyakatsiz, deneyimsiz, ehliyetsiz, kişilerin atandığı da her zaman, her iktidar döneminde, tartışılır.  İktidarda olan partinin adamları, Yakınları, etik kurallar, bir kenara itilerek, atanır. Teknik bilgi, ehliyet, mühendislik, gerektiren, büyük bir hizmet kurumunun, başına, bunların hiç birisi olmayan, olsa da, sonradan alınmış, belgelerle, liyakatsiz, bir yakını, atanır. Bu atamayla kurum da, kamuya yararlı, hizmet üretilmez, üretilse de, yakına, akraba çevresine gider. Nitekim bunun canlı örneğini, yakın zamana kadar, ilimizde gördük. Yaşadık.
  Ülkenin imarı, inşası, sorunlarının çözümü için düzenlenen ihalelerde, yasalara, kurallara uygun yapılmadığı haberlerini de, çokça duyuyor. Okuyoruz. Yapılan ihalelerin, bir kısmı doğrudan, tercih edilen müteahhitlere, iş adamlarına, mektupla çağrı yapılıp verilirken, İlana, çıkarılıp verilen ihalelerde de, yine liyakat aranmaz. % 30 kıran, işinde, ehliyetli, deneyimli, müteahhit yerine,% 10 kıran, ehliyetsiz, deneyimsiz, ’BENİM ADAMIM,’ tercih edilir. Bu da ülkenin, imarına, kalkınmasına, zarar verir.
  İlimizde, devlet katında, yapılan ihalelerin, Devlet adamlığı kimliği taşıyan, Yeni, Sayın Valimizin, gelmesi ile herkese açık, şeffaf yapıldığını, daha önceleri, bunun yaşanmadığını, kişiye özel yapıldığını, yetkililerden, müteahhitlerden duyduk.
  Okullarda temizlik, için alınacak 190 kişinin, stadyumda, halkın, noterin huzurunda, kura çekilerek, açık, şeffaf, bir şekilde belirlenmesi, yapılması, yansızlığın, tarafsızlığın, devlet baba ayırımsız lığının, büyüklüğünün, güzel bir örneği olmalıdır. Aynı şekilde, DERSİM Müzesine, alınacak 5 kişilik temizlik işçisi için bile aynı yöntemle, kura ile belirlenmesi, adil, bir başka güzel örnektir.
  Uygar ülkelerde, önemli bir kurumda, kurum yetkilisi, bir yakınını, liyakatli bile olsa, hakta etse, yanına alamaz. Alırsa, kıyamet kopar. Hemen istifa etmek zorunda bırakılır. Hangi büyük makamda, olursa olsun. Küçük makamda olsun. Etik kurallara, riayet edilir. Yasa gibi uygulanır.
    Bir ülkenin, bir kurumun, kalkınması, bilgili, ehliyetli, liyakatli, insanların, varlığı, çalışması ile gerçekleşir. Başarı elde edilir.
  Liyakatsiz, Ehliyetsiz, yakınlarla, akrabalarla, siyasi taraftarlarla, BENİM ADAMIMLA, bir ülke, bir kurum, işletme, kalkınamaz.
  LİYAKAT, bilgidir. Ehliyettir. Diplomadır.
  BAŞARIDIR.