Ercan TOPAÇ
Dersimli Belgesel Yapımcısı Caner Canerik, 2011 yılında yaşlılarla başladığı masal kaydını, “Dersim Masalları 1” ismiyle kitaplaştırdı. Haziran ayında 2. Cildi çıkacak olan ve 101 masaldan oluşan kitaptaki 50 masal Alman müzik etnoloğu Doç. Martin Greve tarafından Almanca’ya çevrildi. 


MASALLAR KAYBOLMASIN DİYE KAYIT ALTINA ALDI
Masalları derleme fikri hakkında konuşan Caner Canerik, “2011 yılında yaşlılarla yaptığım görüşmede ilk masal kaydını yaptık. 2017 yılında ise daha sistematik olarak masal toplamaya başladım. Kayıtları Kırmancki olarak tuttum ancak Kitabı Türkçe olarak kaleme aldım. Bu derlemeleri “Dersim Masalları 1” ismiyle kitaplaştırdım. Kimi masalın belli pasajında dünyanın farklı ülkelerindeki bölümler yer alsa da masalların çoğunluğu Dersim’e özgü” dedi.
Küçüklüğünden bu yana masalların güzelliğinin farkında olduğunu söyleyen Canerik, “Bölge masallarının da ayrı bir çekiciliği vardı. Kişisel olarak hazzediyordum. Masallar bir toplumun bilinçaltını yansıtan en önemli kültürel değerlerdir. Kaybolan bir dil ve kültür var. Bu kültür kaybolduğu için bizim bireysel olarak aktarıcı olmamız gerekiyor. Sonuçta bizler bu toplumun bir parçasıyız. Bunu da en iyi kayıt cihazlarıyla, iletişim araçlarını kullanarak derlemek, basıp yayımlamak bu topluma olan kültürel borcumuzdu. Bunları derlerken toplumsal sorumluluk olarak algıladım. Dinlediğim masallar çok güçlüydü. Yeni bir masal kaydetmek, yeni bir kültürel değer keşfetmenin ayrı bir çekiciliği vardı. İşin en zor kısmı ise kayıt yaptığım masalları dinlerken uyumaya alıştığımız için bunu bir iş olarak yapmaktı” diye konuştu.


MASALLARIN ALMANCA’YA ÇEVRİLME FİKRİ
Masalların Almanca’ya çevrilme fikrinin Alman Müzikolog Martin Greve’den geldiğini ifade eden Caner Canerik, “Kendisiyle tanışıklığımız olmuştu. Masalları okudu ve çok beğendiğini söyledi. Bu beğeninin Dersim’in masallarının özgünlüğünden kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Bana kitabı Almanca’ya çevirmek istediğini söyleyince ben de mutlulukla bunu kabul ettim. Dersim müziği belki evrensel anlamda kendine bir yer edinmişti. Ancak edebi anlamda bu neredeyse yok denecek kadar az. Türkçe olarak masalların başka bir dile çevrilip, yayınlanması ilk diye biliyorum. Martin, yayımlanan kitaptan ve yayıma hazırlanan kitapta yer alacak masalları aldı yaklaşık bir sene içinde çevirisini bitirdi” şeklinde konuştu. 


EVRENSEL KÜLTÜRE KATKISI OLUR DİYE DÜŞÜNÜYORUM
Dersim’de son yıllarda gençler arasında kültüre karşı bir kompleks oluştuğunu söyleyen Caner Canerik, “Bu bazen orta yaşlılara da sirayet edebiliyor. Ancak masalların ilgi görmesi aynı zamanda Almanca’ya çevrilmesi ve özellikle bu teklifin karşı tarafından gelmesi aslında Dersim kültürünün ne kadar güçlü olduğunun da teyidi oldu. Bunların devamı gelirse hem evrensel kültüre bir katkımız olacak hem de geçmişle bağlarımızı koparmamış olacağız. Bu anlamda yapılan çalışmanın örnek olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı. 
Canerik, kitabın basımı için 3 bin Euro’luk maddi desteğe ihtiyaç duyduklarını da sözlerine ekledi.


MÜZİK, GELENEKLER VE DEĞİŞİMİ ÇALIŞIRKEN, MASALLARLA TANIŞTI
Dersim’de yaklaşık 10 yıldır müzik, gelenek ve değişimleri araştıran etnik müzik etnoloğu Alman Doç. Martin Greve, “Bununla ilgili Özay Şahin ile birlikte “Anlatılamazı İfade Etmek: Dersim’in Yeni Sound’unun Oluşumu” isimli kitabı hazırladım. (Tarih Vakfı Yurt Yayınlarından 2019 yılında çıktı.
Dersim’de alan çalışması yaparken bu olağanüstü bu yere aşık oldum. Birçok arkadaş edindim. Sonunda sadece araştırma için değil kendi memleketim gibi yılda 4-5 kere gelip gitmeye başladım. Bu süreçte belgesel yapımcısı Caner Canerik ile tanıştım. Masal derlediğini öğrendiğimde merak edip okudum masalları. Okuyunca masallara hayran kaldım. O kadar tuhaf, sürreal, bazen vahşi bu kadar güzel masalları okumamıştım. Okuyunca bunları Almanca’ya çevirmeye karar verdim” dedi.
Masalları çevirirken çok araştırma yaptığını belirten Greve, “Başka Zazaca, Kurmancki, Türkçe masallar okudum. Masallarla ilgili araştırmalar okudum. Dersim masalları arasında Türk, Kürt ve İran masallarına benzeyen motifler yer alır, ancak karakteri çok farklı. Bazen Dersim'in eski zamanın köy hayatını anlatır, sonra fantastik olaylar olur. Dev, ejderha da var, fakat kahramanları genelde yoksul ve iyi köylüdür. Alevilik çok önemli bir rol oynuyor, Hızır birçok masallarda yer alıyor. Dersim masalları bu yöreyi anlamak için mükemmel bir giriştir diye düşünüyorum. Ayrıca son derece keyfi okunuyor, yani sadece okumaya değer. Ben şahsen bu masallara hayranım” diye konuştu. 


KİTAP, BAŞTA ADALET AĞAOĞLU OLMAK ÜZERE BİRÇOK KİTABI ALMANCA’YA ÇEVİREN YAYINEVİ TARAFINDAN BASILACAK
Bir buçuk senelik yoğun bir çalışmanın ardından 50 masalı Almanca’ya çevirdiğini kaydeden Doç. Martin Greve, “Kitapta ayrıca Alman okuyucular için bir son söz yazdım. Kitap tamamen hazır. Basımı için daha önce edebiyat alanında Türkiye’den Adalet Ağaoğlu, Fatma Akerson, Türker Armaner, Barış Bıçakçı, Ahmet Büke, Behçet Çelik, Orhan Çelik, Fethiye Çetin, Şeyhmus Diken, Mehmet Güler, Refik Halid Karay, Orhan Kemal, Hamdi Koç, Cem Mumcu, Mine Söğüt, Aslı Tohumcu, Sadık Yemni,nin kitaplarını Almanca’ya çevrinen ALman 'Verlag auf dem Ruffel' yayınevi'ne irtibata geçtim. Kitap, en kısa sürede basılarak Alman okuyucunun beğenisine sunulacak” ifadelerini kullandı.