Türkiye, onu bu isimle, bu unvanla, tanıdı. Geçmiş yıllarda, ünlü 141,142 maddeleri ile yasaklanmış. Komünizm, komünist sözcükleri, o ünlü maddelerin kaldırılması ile özgürlüklerine kavuşup, korkulu olmaktan öcü olarak algılanmaktan çıkınca Sosyalist olan bizim başkana da, bu sıfatı yakıştırdılar.
Geçmişte, kötü bir kişi için, “komünist oğlu komünist” en ağır küfürdü. Komünizmin manasını bilmeyenlere göre, komünistlikte her şey ortakmış. Onlara göre komünistler, ana bacı tanımazlarmış. Bu korkunç yalan, uyduruk, kasıtlı suçlama, KOMÜNİZM’İN, korkulu bir yönetim olduğu korkusuna yol açardı.
Komünizmin tanımında, tarifinde ise, tüm üretim mallarının, ortaklığı, ortak kullanımı, özel mülkiyetin kaldırılması, sınıfsız, fakiri, zengini, olmayan, herkesin eşit olduğu bir düzeni, bir toplumu tarif eder.
Bizim Komünist başkanımız, yakıştırılan sıfattan çok, belediye başkanı olarak yaptıkları ile daha çok tanınan, konuşulan bir başkandır.
O, alışık olmadığımız kuralların dışında, sıradan halktan biri gibi belediye başkanlığı yapan, makam aracı kullanmayan, gideceği yere yürüyerek giden, belediyenin, kapılarını sonuna kadar halka açan, ilçe için alınacak kararları ilçe halkı ile birlikte alan, fakirin, fukaranın, okuyan öğrencinin yanında olan bir komünist başkan.
Ovacık ilçesinin ünlü fasulyesini, hazine arazilerinde veya vatandaşın gönüllü olarak verdiği tarlalarda üretip, bir sonraki yıl için ayırdığı tohumun dışında kalanını, satıp elde edilen parayla, üniversitede okuyan öğrencilere burs veren, yoksul ailelere, aynı şekilde yardım erden bir komünist başkan.
Belediye otobüslerini 12 saat aralıksız halkın hizmetine tahsis eden, halktan taşıma ücreti almayan bir komünist başkan.
Suyu, âdete bedava, tonu 50 kuruştan halkın hizmetine sunan, zam yapmayan bir belediye başkanı.
Şehrin alt yapısı için, ihtiyaç duyulan kilitli parkeleri kendisi üreten bir belediye.
Yaz mevsimi boyunca, deyim yerindeyse dünyanın dört bucağından DERSİMLİLER, DERSİMİ sevenler, MUNZUR BABAYA, MUNZUR GÖZLERİNE, Ovacık’a, akın ederler. Komünist Başkanın, turistik ilçesi yaz mevsimi boyunca şenlenir. Dolar; taşar. Aynı yoğunluk, ilin şehir merkezinde, diğer ilçelerinde, kutsal mekânlarda, ziyaret yerlerinde de yaşanır. Festivaller, bu yoğunluğu katlayarak artırır.
Sanata, sanatçılara, çok değer veren, seven, Komünist başkan, ilçede yoğunluğun artığı günlerde, SANAT, SANAT GÜNLERİ Festivali düzenlemek ister. Bunun için öncesinden hazırlıklara girişir. Çalışmalar yürütür. Festivale katılacak sanatçılarla, bağlantılar kurar. Davet eder. Sanatların sergileneceği atölyeler hazırlar. Tarih belirler. Davetiyeleri gönderilir. Kendisi gibi OVACIK Halkı da sevinçle heyecanla bekler.
İlçeyi yöneten Kaymakamlıktan, festival için olumlu haberler almaz. İli yöneten Valiye gider. Yeni gelen Valiye, yeni görevinin hayırlı olmasını diler. Festival için izin ister. Komünist Başkan, hakkında bilgi sahibi olan, Sayın Valimiz, Komünist Başkana, yakın ilgi gösterir. Aldığı duyumlara rağmen, festivalin yapılmasını ister. Konserlerin iki güne sığdırılmasını, sanat atölyelerinin kapalı alanlara alınmasının uygun olacağını söyler. Ovacık Kaymakamlığına, izin yazısı gönderir.
Başkan, olumlu izlenimlerle, ilçeye döner. Hazırlıklarını sürdürürken, Kaymakamlığa çağrılır. Ovacık’ın suyunu içen, havasını teneffüs eden ikametgâhı ile Ovacıklı sayılan, birleştirici, yapıcı, koruyucu, DEVLET BABAYI, temsil eden kaymakam Bey, kendinden sonra gelen önemli bir kurumun başı, Komünist Başkanı, bir devlet adamlığı kimliğine, yakışır bir nezaketle karşılamaz. Bir Ovacıklı sayılan, Ovacık Halkına hizmet için görevlendirilmiş, İlçenin, ilin, yararına olan festivalin yapılmasını desteklemesi, yardımcı olması gereken Kaymakam Bey, “Festivaliniz Yasaklanmıştır” der.
Başkanın, günlerce, hatta yıllarca gerçekleştirmesini istediği, sanatı, sanatçıyı, Ovacık Halkı ile buluşturacağı, projenin, muhtemelen güvenlik gerekçesi ile iptal edilmesi, Başkanı, hasta eder. Doğruca eve giderek, eve kapanır. Aradığımda, evde hasta yattığı söylenir. Kendisine ulaştığımda da, doğrular.
Kaymakam Beyin, yasakladığı festival, halk tarafından yapılır. Davet edilen sanatla, sanatçılarla, programlandığı şekilde buluşulmasa da, halk konserleri hiçbir güvenlik sorunu yaşanmadan, günlerce, büyük bir katılımla coşku ile gerçekleşir. Sanat söyleşileri yapılır.
Komünist Başkan, başlıklı yazımı yazarken, eski milletvekilimiz Hasan GÜYÜLDAR, misafirim oldu. Ne yazdığımı merek edince, “benim de başkanla ilgili güzel bir anım var. İzin verirseniz anlatayım” dedi. Anlattı. “TBMM’de bir kaç AKP’li milletvekilleri ile bir araya geldik. Oturduk. Sohbet ettik. Mahalli seçimler yapılmıştı. Konu seçimlerden açılınca, “arkadaşlar” dedim. Avrupa Birliği, ülkenizde özgürlük demokrasi yok diye bizi Avrupa Birliği’ne almakta nazlanıyordu. Şimdi artık nazlanmazlar. Özgürlük, demokrasi olduğu için Ovacık ilçesi belediye başkanlığına Komünist bir belediye başkanı seçtik” dedim. Milletvekili arkadaşlar, hep birlikte, “ülkemiz için hayırlı oldu” dediler.
Komünist belediye başkanı, ülkemiz için hayırlı bir renk, hayırlı bir zenginliktir.
