Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, kamu işveren heyeti ile yetkili sendikalar arasında gerçekleştirilen 6. dönem toplu sözleşmesine tepki göstererek, "Milyonlarca çalışan ve emeklinin gelecek 2 yıl için neredeyse tüm umutları boşa çıktı." dedi.
Toplu sözleşmenin, anayasal hakların, ILO sözleşmelerinin, Avrupa Sosyal Şartı ve bu toplu sözleşme görüşmelerinin temel dayanağı olan 4688 Sayılı Kamu Görevlileri ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun eşitlik ilkelerine aykırı kararlarla sonuçlandığını savunan Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, "15 yıl önce Kamu-Sen tarafından dayatılan dayanışma aidatına karşı çıkan, lakin 2014 yılından beri her toplu sözleşme öncesi hükümete dayanışma aidatını kırmızı çizgisi olarak deklare eden Memur-Sen, altıncı dönem toplu sözleşme görüşmeleri öncesi dile getirdiği 3600 ek ödeme, seyyanen zam, enflasyon oranında zam gibi taleplerinden her iş kolu için yüzde 1 baraj uygulaması ile vaz geçmiştir" dedi.
"6 milyon insan yok sayılmıştır"
Demircan şöyle devam etti: "Memur-Sen Genel Başkanı’nın altıncı dönem toplu sözleşmeleri öncesi kamuoyu ile paylaştığı beyanında ’Gelir dağılımında adalet, istihdamda güvence, kariyer ve liyakat ilkelerine sadık kalma, emeğin hakkını ve hukukunu koruma, alın terinin karşılığını artırma, ekonomik büyümeyi maaşlara ve gelirlere yansıtma, beşinci dönem toplu sözleşme zararlarını tanzim etmeyi sağlama, vaatleri yerine getirme, demokratik ve anayasal haklardaki sınırlamalardan kurtulma noktasında eksiksiz ve emsalsiz bir irade ve hukuk üretme imkanı kullanılmış olacaktır’ dedi. Buradan da anlaşıldığı gibi Memur-Sen demokratik ve anayasal haklardaki sınırlamalardan kurtulma noktasında eksiksiz ve emsalsiz bir irade ve hukuk üretmiştir. Masada, memur ve emeklisi 6 milyon insan yok sayılmıştır. Bu toplu sözleşmeyi ’tarihi kazanımlar’ olarak deklare eden sendikalara soruyorum; kreşler 24 saat kesintisiz hizmet mi verecek? Merkez teşkilatlarında olduğu gibi taşra teşkilatlarında personele servis hizmeti mi sunulacak? Aile ve çocuk yardımı günümüz şartlarına göre mi ödenecek? Giyecek yardımı tüm kamu çalışanlarına eşit ve kabul edilebilir oranda mı ödenecek? 4/B’li, süresiz sözleşmeli, vekil ebe hemşire, 4/C statüsündeki arkadaşlar tek çatı altında mı toplanacak? Ek ödemeler maaşlarla birleştirilerek emekliliğe mi yansıtılacak? İcap nöbet ücretlerindeki sorunlar mı çözüldü, yoksa görevi başında vefat eden kamu görevlileri tümden şehit mi sayıldı? Tabii ki hayır. 112’de çalışan bir anneyi zorunlu olarak bebeğinden ayırmak bir kazanım değildir. Milli parklara ve tabiat parklarına ücretsiz giriş tarihi bir kazanım değildir. Ne kazandınız söyleyin biz de bilelim."