GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : - Hatay’ın Defne ilçesinde depremde yıkılan binalar - Yılmaz Beyazgül ile röportaj - Yılmaz Beyazgül'ün ailesiyle kaldığı çadır Hatay'da yıkılan evden ailesiyle son anda kurtulan baba, kızlarının geleceğini düşünüyor - Kardeşleriyle araç alım satım şirketi bulunan ve narenciye bahçelerine işçi temin edip ihracat yapan Yılmaz Beyazgül, 30 yakınını kaybettiği depremin ardından ailesiyle çadıra yerleşti - Çocuklarından biri tıp fakültesi, diğeri lise öğrencisi olan baba Beyazgül: - "Depremden önce 25 yaşındaki oğlumu kaybettim. Şimdi de ailemin yarısı gitti. İçim yanıyor" HATAY (AA) - BAŞAK AKBULUT YAZAR - Kahramanmaraş merkezli depremlerden en fazla etkilenen illerden Hatay'da, evi ve iş yeri depremde yıkılan Yılmaz Beyazgül, eşi ve iki çocuğuyla çadırda yaşıyor. Yılmaz Beyazgül ile işitme engelli eşi Hüsniye, kızları Ankara Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi birinci sınıf öğrencisi Ela ve lise öğrencisi İlayda Beyazgül, Pazarcık ilçesi merkezli 7,7 büyüklüğündeki depreme Defne ilçesindeki evlerinde yakalandı. Şiddetli sarsıntıyı hissedip duvarlar patlamaya başlayınca çocuklarıyla kendilerini dışarı atan Yılmaz ve Hüsniye Gül Beyazgül çifti, kısa sürede çöken evin enkazı altında kalmaktan son anda kurtuldu. Ailesiyle çadırda yaşamaya başlayan Yılmaz Beyazgül, AA muhabirine, depremden önce kardeşleri dahil 8 kişiyle araç alım satım işi yaptıkları şirketlerinin bulunduğunu söyledi. İş yerinin depremde yıkıldığını belirten Beyazgül, narenciye bahçelerinde işçi çalıştırıp ihracat yaptıklarını ancak işçilerinin çoğunun yaşamını yitirdiğini dile getirdi. Kardeşlerinin de vefat ettiğini gözyaşları içinde anlatan Beyazgül, "Depremden önce güzel bir hayatımız vardı. Çocuklarım, çadırın içinde 'Biz rüyada mıyız baba?' diyorlar. Gidecek yerimiz yok. 30 kaybımız var." dedi. Daha önce yanında çalışan çok sayıda kişinin olduğunu aktaran Beyazgül, onlara hep maddi manevi destek olmaya çalıştığını ifade etti. - Eşinin işitme cihazı kırıldı Beyazgül, devletin kendilerine çadırın yanı sıra soba ve yakacak desteği verdiğini belirterek, şöyle konuştu: "Ben bir babayım, iki kızım var. Depremden önce 25 yaşındaki oğlumu kaybettim. Şimdi de ailemin yarısı gitti. İçim yanıyor, çocuklarıma yansıtmamak için bazen kenara çekiliyorum çocuklar gibi ağlıyorum. Şirketi falan bırak, evimizi geri yapmak için çaba göstermek bile boş. Elimizde avucumuzda bir şey kalmadı. Çocuklarımla gurur duyuyorum, biri doktorluk okuyor, biri hukuk okuyacak. Kızımın kirasını ödeyemiyorum. Ne olacak, devlet okutur mu okutmaz mı bilmiyorum." Bazen akrabalarının yıkılan evlerinden ahşap parçaları getirerek sobada yaktıklarını dile getiren Beyazgül, deprem sırasında evden uzaklaşırken eşinin işitme cihazının kırıldığını belirtti. Yılmaz Beyazgül, eşinin bu nedenle şu anda duyamadığını ifade ederek, yeni cihaz temini konusunda hayırseverlerden destek istedi.