Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Dersim Şubesi tarafından Devlet Hastanesi önünde basın açıklaması gerçekleştirildi.

Acıkmayı okuyan Duygu Kurban Güzel, pandeminin başından beri sağlık emekçilerinin sorunlarının her gün artarak devam ettiğini söyledi.

Hükümetin pandemi politikalarını eleştiren Kurban Güzel, “Salgının başından beri tek dileğimiz pandeminin topyekûn bir mücadeleyle sönümlemesi için engellerin ortadan kaldırılması, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin işyeri ve can güvenliğinin sağlanması moral ve motivasyonlarının arttırılması için gerekli düzenlemelerin yapılmasıydı. Bunun için sendikamız Sağlık, Aile ve Sosyal Hizmetler, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıklarına ve YÖK'e defalarca yazı yazmış ve işyerlerinde verilmek üzere dilekçeler hazırlanmış, sorunların çözümü için çaba harcamıştır. İlgili kurumların sessiz kalarak, cevap vermeyerek, düzenleme yapmayarak takındıkları tutumlar sendikal hak ve özgürlüklere, taleplere değer vermediklerini, tarafı oldukları uluslararası sözleşmelere ve Anayasa aykırı davranmaktadır” dedi.

EŞİT VE ADİL ÜCRET

Eşit işe eşit ve adil ücret demekten vazgeçmediklerini söyleyen Kurban Güzel, “Çalışanların eğitim durumu, kıdemi, mesleki bilgi ve beceri düzeyi, tecrübesi, sorumluluk yüklenme kapasitesi, çalışma koşullarının zorluğu gibi etmenler gözetilerek benzer fedakârlıklara katlananlara eşit ücret ödenmesi sosyal adalet yani nimet ve külfetlerin toplumda adil bir şekilde dağıtılması sağlanmalıdır. Sosyal adalet ve sosyal denge ile çalışanlar arasında hakça paylaşım yapıldığı konusunda genel bir tutum Oluşturulması gerekmektedir. Şimdiye kadar yapılan ek ödeme genelgeleri emekçilerin refahını ve kazancını çoğaltmamakta, sağlık emekçileri arasında iş barışını bozmaktadır. Pandemi dönemi birçok alanda vergi indirimi, yandaşa vergi affı getirirken hakkınız ödenemez dedikleri sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine vergi indirimleri bile çok görülmüş bundan da hariç tutulmuşlardır.

Performansa göre ödeme iş yerlerimizi, ödemede riskli-risksiz alan olarak değerlendirirken pandemi dönemi performansa göre ödemede ise tüm alanlarımız riskli hale geldiğinden Covid kapsamında/Covid dışında şeklinde bir ayrıma gidilmiştir.

Performansa bağlı ödeme, sağlık hizmetlerinin basamakları arasındaki ücret farklılığı, unvanlar arasında ücret farklılığı, pandemi döneminde ise aynı unvan arasında ücret farklılığı oluşturarak ücret adaletsizliğini derinleştirmiştir. Performansa yönelik ödemede bazı hizmetlerin hiç kapsama alınmaması ise iktidarın emeğe bakış açısını yansıtmaktadır. Teknik hizmetler/Genel idari hizmetler/Yardımcı hizmetler/Sağlık işçileri başta olmak üzere birçok unvanın emeğinin yok sayılma eğilimi devam etmektedir.

Pandemi süresinde tüm riskleri göze alıp mücadeleyi sürdüren sağlık emekçilerinin emeği Sağlık Bakanlığı, Üniversite hastaneleri olarak ayrıştırılamaz. Oysa bu düzenleme;• Üniversite hastanelerindeki emeği ve emekçileri yok saymaktadır.

• Üniversite hastaneleri dışındaki sağlık emekçilerinin yarısını kapsamamaktadır,

• Tüm kurumlardaki idari hizmetlerde çalışan emekçileri yok saymaktadır,

• Yardımcı hizmetlerde çalışan personeli yok saymaktadır,

• 4/D kadrosunda çalışan sağlık işçilerini yok saymaktadır,

• Ekip anlayışını ve çalışma barışını bozmaktadır,

• Emekçiler görevlendirme ve çalıştırma esnasında pandemi bahanesi ile tüm kazanımları yok sayılırken, ödemede Covid kapsamında Covid kapsamında değil diye çalışma alanlarımızı kategorize etmektedir” diye konuştu.

TİS’LE PAZARLIK GÜCÜMÜZÜN ARTTIRILMASINI İSTİYORUZ

Toplu iş sözleşmesi ile pazarlık güçlerinin arttırılmasını istediklerini söyleyen Duygu Kurban Güzel, “Bizler sağlık emekçileri olarak; pandemi bitinceye kadar amasız, koşulsuz, ayrımsız, kesintisiz emeğimizin ve riskimizin karşılığında olağanüstü koşullara göre hesaplanan ve düzenlenen bir maaş tutarında seyyanen zam ve grev hakkıyla güçlendirilmiş bir TİS’le pazarlık gücümüzün arttırılmasını istiyoruz.

Pandemi koşullarında çalışma koşullarımızın zorluğu yanında sürekli olarak budanan ve verilmeyen haklarımız için bu güne kadar hep mücadele ettik. Defalarca kez işyerlerimizin önünden, yemekhanelerimizden, toplantı salonlarımızdan, kent meydanlarından, sosyal medyadan, Sağlık Bakanlığı önünden seslenerek sesimizi duyurmaya çalıştık. Bu genelgeye de sessiz kalmayacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz. Bu gün buradan taleplerimizi bir kez daha haykırıyoruz .-İnsanca yaşanacak çalışma koşulları” şeklinde konuştu.

Güzel Kurban, sendikanın isteklerini de şöyle sıraladı:

- Yoksulluk sınırı üzerinde temel ücret.

OECD ortalamasında kadrolu güvenceli istihdam.

- Bir gece ansızın haksız hukuksuz şekilde görevlerine son verilen Sağlık Emekçilerinin görevlerine iade edilmesi.

-3600 ve 7200 arası ek gösterge, COVID-19’un iş kazası ve meslek hastalığı sayılması başta olmak üzere ekonomik ve özlük taleplerimiz için TİS sürecini hedefe koyan mücadele ve örgütlenme programımızı daha güçlü bir şekilde hayata geçireceğiz. Bu kapsamda tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerini sendikamıza güç vermeye, yanımızda durmaya, birlikte ses çıkarmaya ve birlikte örgütlenmeye davet ediyoruz. .