CHP İl Başkanlığı’nda konuya ilişkin basın toplantısı gerçekleştiren Milletvekili Gürsel Erol, yarın Başbakan Binali Yıldırım ile görüşmeyi planladığını belirterek, “Bu görüşmede, İhraç edilen hem öğretmenler hem de sağlık çalışanlarının durumunu gündeme getireceğiz. Sayın başbakana bundan sonra diğer kamu kuruluşlarında bu tür durumların olmaması yönünde talepte bulunarak bunun gerekçelerini anlatacağız. Hükümetin bu yönde bir politikası var. Özellikle Tunceli'de sendikal eylemlerde bile bulunan insanları işlerini kanun hükmünde kararnameyle feshederek ihraç etmeleri burada geriye dönüşü zor olan bir süreci yaratıyor” dedi.

Görüşmede Munzur Vadisi Milli Parkı’nda yapımı düşünülen baraj ve HES projelerini de dile getireceklerini ifade eden Erol, “Munzur Vadisi'nde yapılması planlanan baraj projelerinin iptali için sayın başbakana ricada bulunacağız. Bizim için öncelikli iki konu var birincisi iadeler, ikincisi ise bu HES ve barajlar. Çünkü buradaki doğayı tahrip eden, kültürü, yaşam tarzını tahrip eden ve bununla ilgili de Tuncelililerin son derece duyarlı olduğu bir konu.  Bu konuyla ilgili geldik gerekli çalışmalarımızı, görüşmelerimizi yaptık. Yarın da büyük bir ihtimalle mecliste sayın başbakanla görüşeceğim” diye konuştu.

HDP’ye yönelik operasyonlara ilişkin bir soru üzerine Milletvekili Gürsel Erol şunları kaydetti: “Parlamenter sistemde her milletvekilinin yasal bir takım güvencelerinin olması doğal ama yargı karşısında, hukuk karşısında hiç kimse yargılanamaz, sorgulanamaz olmamalı. İnsanlar suç işleyebilir. Suç işlerken mevki, makam sahibi veya milletvekili de olabilirler. Ben yargılanmalarını doğal karşılıyorum. Herkes yargılanabilir. Ama bu tür görevlerde bulunan birilerinin kaçma veya delil karartma durumu olmadığı için tutuklu yargılanmaları bence doğru değil. Tutuksuz yargılanabilirlerdi."