Dersim’de 5 Ocak 2020 tarihinden bu yana haber alınamayan Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü İkinci Sınıf Öğrencisi Gülistan Doku’nun kayboluşunun birinci yılı nedeniyle Seyit Rıza Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirildi.

Dersim Kadın Platformu tarafından gerçekleştirilen açıklamaya Doku’nun annesi Bedriye, Babası Halit Doku’nun yanı sıra HDP Milletvekilleri Dersim Dağ, Alican Önlü, Dersim Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, sivil toplum ve siyasi parti temsilcilerin yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı.

“1 Yıldır Soruyoruz, Soracağız Gülistan Suda Değil, Nerede?” pankartının açıldığı açıklamada, Anne Bedriye Doku kızının elinde tuttuğu fotoğrafına bakarak Kürtçe ağıt yaktı.

Açıklamada konuşan HDP Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ, aradan geçen bir yıla rağmen Gülistan Doku’ya ait bir ize rastlanamadığını belirterek, olayın failleri hakkında etkin soruşturma yürütülünceye ve Gülistan Doku bulununcaya kadar konunun takipçisi olacaklarını söyledi.

Dersim Kadın Platformu adına açıklama yapan Damla Çınar ise şu ifadelere yer verdi;

Kız kardeşimiz Gülistan Doku’dan 5 Ocak 2020 gününden beri haber alamıyoruz. Gülistan hayatta mı, öldü mü, öldürüldü mü, hayattaysa nerede öldürüldüyse kim öldürdü bilmiyoruz. Biz kadınlar tam 1 yıldır Gülistan Doku nerede diye soruyoruz.

1 yıldır, yalnızca intihar ihtimalinin araştırıldığı soruşturma genişletilsin ve çok yönlü bir araştırma yapılsın, Zaynal Abakarov şüpheli olarak soruşturmaya dahil edilsin diyoruz. Zaynal yargılansın istiyoruz çünkü kaybedildiği günden yalnızca 1 gün önce Zaynal Abakarov Gülistanı zorla arabasına bindirmeye çalışmış, çevredekilerin çağırmasıyla gelen polisler ve Zaynal’ın polis babası bu kaçırma girişiminin üstünü kapatmıştı. 5 Ocak sabahı ise Zaynal’ın çalıştığı kafede Gülistan’a bağırdığı, üzerine yürüdüğü ve kafeden ayrılmasını engellediği kamera kayıtları ile sabit. Gülistan en son 12.25’te görüldü. Zaynal ise o gün geç bir saate kadar hiçbir telefona çıkmamış ve Gülistan’ın arkadaşına: “ O kendine bunu getirdi. Dün gece başıma bela oldu. Artistlik yapmaya başladı. Ondan insan gibi ayrılacaktım. Dün gece evde büyük kavga çıktı. Annemin bütün planları bozuluyordu. Babam çok sinirlendi.” diye itiraf niteliğinde bir mesaj atmıştır.

Tüm bunlar 4 ve 5 Ocak’ta yaşandığı bilinenlerin yalnızca bir kısmı. Peki Gülistan Doku’nun kaybedilmesinden sorumlu faillerin kimler olabileceği bu kadar açıkken Dersim’de valilik, kolluk ve savcılık ne yaptı?

Kayıp ihbarı yapmak için karakola giden Gülistan’ın arkadaşlarının ifadelerine “ Gülistan bana Baraj Gölü’ne atlamaya gideceğini söyledi.” gibi gerçekte hiç beyan edilmemiş cümleler eklendi. Köprüden atladı diyerek yazılan senaryolar uzmanlık raporlarıyla çürütüldü. Aylar süren sualtı araması sonuçsuz kaldı. Gülistan kaybedildikten sonra Zaynal’ın ifadesi evde alındı, ifadede eksik ve yanlış bilgiler olmasına rağmen Zaynal hiç sorgulanmadı. Zaynal’ın evinde ve babasının aracında kan, tükürük ve doku örnekleri araştırılmadı, ailenin bir gece yarısı şehirden kaçarcasına ayrılmasına izin verildi. Gülistan’ın ablası Aygül Doku ailenin şehirden çıkışını engellemek istediği için ceza tehdidi ile karşı karşıya  bırakıldı. Gülistan’ın annesi ve ablası sadece evlatlarının akıbetini sordukları için, darp edilerek adeta bir utanç sahnesi yaşanarak gözaltına alındı.

Bugüne gelindiğinde bizler Gülistan’ın ve kaybedilen, katledilen tüm kadınların esas failini iyi tanıyoruz. Kentimizde yaşanan sayısız cinsel suçtan, katledilen ve kaybedilen kadınlardan, Şule’den Duygu’dan, İpek’ten, Pınar’dan, Aylin’den, Esma’dan tanıyoruz. Kadınları ikincil cins olarak gören, yaşamı erkek egemenliği üzerine inşa eden, yargıdan medyaya kadar, öldürülse bile hep kadınları suçlayan düzeniniz, bu düzeni hevesle sürdüren iktidar suçludur.

Biz kadınlar bugün bu meydanda daha güçlü soruyoruz: Gülistan’a ne oldu? Zaynal Abakarov’u neden koruyorsunuz? Gülistan neden sadece suda arandı?

 Bugün bir çok farklı şehirden kadınlar ile aynı soruyu soruyoruz. İlk günden beridir sormaktan vazgeçmediğimiz gibi, Gülistan bulunana kadar akıbeti sormaktan da vazgeçmeyeceğiz.,