Açıklamada, cemevinin yapılması halinde yapılaşmanın önünün açılacağı belirtilerek bir an önce projeden vazgeçilmesi gerektiği vurgulandı.

Munzur Özgür Aksın Meclisi Bileşenleri, Munzur Gözeleri’nde yapılması planlanan cemevine ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi.

Bileşenler adına ortak açıklamayı okuyan Ovacık Belediye Başkan Vekili Hasan Geçgil, “Fırat Kalkınma Ajansı’nın hazırladığı Munzur Gözeleri Peyzaj Projesi Munzur Gözelerinde meydana gelecek ekolojik tahribat görmezden gelinerek, topluma danışılmadan ve inancımız dikkate alınmadan hazırlanan bir projedir” dedi.

Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) genel merkezinden gelen teknik heyetin Ovacık Gözeleri’nde çalışma yaptığını hatırlatan Geçgil,  “Bu çalışmanın sonuç raporuna göre önerilerimizi dile getireceğiz. İstanbul Ziyaret Köyü Derneği aldığı bir kararla, Ziyaret Köyü’nde bir cem evi yapılması kararını almıştır. Yalnız hiçbir ruhsat, resmi bir izin ve projesi olmayan kaçak bir yapılaşma ortaya çıkmıştır. Milli park ve sit alanı olan, Munzur Gözeleri’nin su havzasını hem kirletecek hem de yapılan yapı ile oluşan baskı, Munzur Gözelerinin kaybolmasına neden olabilir. Ziyaret Köyü halkı hiçbir cem evinin Munzur Baba kutsalından daha büyük olmadığı bilir. Ve kaymakamın önerisi ile dikte edilen dergah tamamıyla Hanifi İslam inancına ait bir kurumlaşmadır. Asla Alevi inancının sözü ve ibadethanesi değildir. Bizim ocak, ziyaretgah ve nişangahlarımızdan başka kutsal saydığımız bir isimlendirme yoktur” diye konuştu.

MUNZUR YOĞUN KİRLİLİK TEHDİDİ ALTINDA

Dikkat çekmek istedikleri bir diğer noktanın ise; Munzur Gözeleri’nden itibaren yaşanan yoğun kirlilik olduğunu belirten Ovacık Belediye Başkan Vekili Hasan Geçgil, “Özellikle Yaz mevsiminde hem yakın illerden hem de yurtdışından gelen bazı insanlar, Munzur Gözelerini bir ziyaretgah yerinden ziyade piknik alanı olarak kullanmaktadır. Kullanılan yoğun deterjan, kanalizasyon ve Munzur’a atılan çöpler suyun ekosistemini bozmakta ve Munzur alası gibi endemik türlerin yok olmasına vesile olmaktadır.

1971 yılında Milli Park olarak ilan edilen Munzur Vadisi’nin temel kaynak değeri olan Munzur’un Gözeleri 2003 yılında Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından 1. Derece Doğal Sit Alanı olarak ilan edilmiştir.

Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma mevzuatına göre 1. Derece doğal sit alanları “Bilimsel muhafaza açısından evrensel değeri olan, ilginç özellik ve güzelliklere sahip olması ve ender bulunması nedeniyle kamu yararı açısından mutlaka korunması gerekli olan, korumaya yönelik bilimsel çalışmalar dışında aynen korunacak alanlardır.” Bu alanlarda, bitki örtüsü, topografya, siluet etkisini bozabilecek, tahribata yönelik hiçbir eylemde bulunulamaz.

Keza Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma mevzuatına göre taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının muhafazaları veya tarihi çevre içinde korunmalarında etkinlik taşıyan korunma alanları da bulunmaktadır. Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği’ne ve mevzuata göre de su kaynaklarına yakın mesafede yapılaşmaya gidilemez. Bu bakımdan Munzur Gözeleri’nin rekreasyon alanı, açık hava restoranı, piknik alanı, mangal istasyonu, mesire sahası olarak kullanılması hukuka aykırı olup bu eylemlerin derhal önlenmesi ve Sit alanı olan bölge ile çevresinin fiilen koruma altına alınması gerekmektedir” dedi.

İNSAN BASKISI ÖNLENMEZSE JEOLOJİK TAHRİBAT YAŞANACAK

Munzur Vadisi Milli Parkı’nın temel kaynak değeri olan Munzur Gözelerine yönelik insan baskısı önlenmediği taktirde Munzur Gözeleri jeolojik olarak tahrip olacak diyen Geçgil, “ Munzur Suyu yoğun şekilde kirlenmeye devam edecek bu durum ise başta Munzur Alası olmak üzere yörede yaşam bulan fauna türlerinin zarar görmesine ve hatta yok olmasına sebebiyet verecektir.  İlimizin birçok yerinde cem evi yapılmasını bizler de talep ediyoruz. Fakat Ziyaret Köyü’nün içine değil de Munzur Gözeleri’ne bu kadar yakın bir yere cem evi inşa edilmesinin inancımız ile örtüşmediğini ısrarla dile getiriyoruz. Burada yapılacak Cemevi imarının önünü açacaktır.  Dersimliler olarak suyuna, toprağına ve yaşam alanlarına tarihi kültürel ve sosyal değerlerimize sahip çıkacağız. Akıl, bilim ve izandan yoksun projelerin uygulayıcıları ve sahiplerini bir kez daha uyarıyoruz. Sizlerin yaşam alanlarımızı ve kutsal mekanlarımızı yok edecek projelerinize Dersim’de yaşam hakkı tanımayacağız. Doğamıza karşı yöneltilen hegemonyaya karşı doğamızın haklarını koruyacağız” diye konuştu.

BARO BAŞKANI YILDIRIM, “BU ALANDA YAPILAŞMAYA GİDİLMESİ MÜMKÜN DEĞİL”

Kültür ve Tabiat Kanunları ile Anayasa’ya dikkat çeken Baro Başkanı Avukat Barış Yıldırım ise; “Burada yapılaşmaya gidilmesi mümkün değil. Sit alanları bilimsel araştırmalar dışında insan etkileşimine kapalıdır. Burada insan etkileşimi olmaması için mevzuatta belirtilen önlemlerin alınması gerekiyor. Buranın dünya kültür mirası listesine kazandırılması için korunarak gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlamak gerek. Dünya kültür mirası listesine alınması için bu suyun korunması lazım. Çünkü bu su milli parkın temel kaynağı olduğu gibi, bu su kirletilirse yaban hayatı bütün olarak yok olur. Biz tüm kurumlarımızla birlikte bu süreci takip edeceğiz”  şeklinde konuştu.

Dersim Dernekler Federasyonu Genel Başkanı Ali Haydar Ben de “Burada bulunan hiçbir kurum cemevine karşı değil. Munzur Gözeleri’ni etkilemeyecek bir alanda yapılmasına kimse karşı değil. Buraya dair hazırladığımız raporu paylaşacağız. Yaşam alanlarımızdan, ziyaretlerimizden elinizi çekin” dedi.

gozelerde-aciklama-(1).jpg