HDP Milletvekili Alican Önlü, TBMM Başkanlığına Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak tarafından yazılı yanıtlanması istemiyle verdiği soru önergesinde şu ifadelere yer vermişti: “Temel geçim kaynağı hayvancılık, arıcılık, tarım olan Dersim ilimiz,işletilmek istenen ve işletilmekte olan maden ve taş ocaklarının tehdidi altındadır. Açılmak istenen ve şu anda işletilmekte olan taş ve maden ocaklarıyla halkın yaşam alanları ellerinden alınırken, halk zorunlu giçe de tabi tutulmaktadır. Maden ve taş ocaklarının özellikle bölge halkının mezarlıklarının ve kutsal mekanlarının bulnudğu alana kurulmak istenmesi, Dersim Alevi inancına yöelik ciddi bir tehlikeyle birlikte, kutsal mekanların yok olmasına ve ekolojiye doğaya zarar verme riskini de beraberinde getirmektedir.”

Önlü, konuya ilişkin şu 9 soruya yazılı yanıt istemişti:

Şu anda Dersim’de işletilmekte olan kaç maden ve taş ocağı bulunmaktadır?

Dersim’de işletilmesi için başvurusu yapılan kaç maden ve taş ocağı bulunmaktadır?

Faaliyetine izin verilen taş ve maden ocaklarına hangi kriterlere göre ruhsat verilmektedir?

Dersim’deki maden ve taş ocaklarının özellkile halkın yaşam alanlarında projelendirilmesinin mevzuatınızdaki yeri nedir?

Su kaynaklarının, tarım alanlarının, hayvancılık ve arıcılığın ciddi anlamda zarar görmesine oluşabilecek zararlar karşısında ne tür önlemler alınmıştır?

Maden ve taş ocaklarının tarıma, hayvancılığa ve arıcılığa vermiş olduğu zararı karşılamaya yönelik çalışmanız var mıdır?

Maden ve taş ocaklarının, bölge halkının kutsal mekanlarının bulunduğu alanlara kurulmuş olmasının ve kurulmak istenmesinin mevzuatınızdaki yeri nedir?

Maden ve taş ocaklarının kurulmuş olduğu alanda tahrip olan doğanın yeniden canlanmasına yönelik ne tür çalışmalar yapılmıştır?

Bölge halkının taş ve maden oacaklarına olan tepkisine rağmen bunda ısrar edilmesinin sebebi nedir?

İŞTE BAKANLIĞIN VERDİĞİ CEVAPLAR:

1 ve 2. Soruya cevaplar:

17/08/2016 tarihi itibariyle Maden işleri Genel Müdürlüğü (MİGEM) sistem kayıtlarımızda yapılan sorgulamalara göre, Tunceli ilinde toplam 103 adet ruhsat olup, bunlardan 30 tanesine işletme izni düzenlenmiştir. Toplam ruhsatlardan hali hızarda 9 tanesi taş ocağı olarak ruhsat almış, bunlardan da 4 tanesine işletme izni düzenlenmiştir.

2014 yılı için, 31 adet ruhsat müracaatı yapılmış, bunlardan bir tanesine ruhsat düzenlenmiştir. 2015 yılı için Tunceli ili ölçeğinde ruhsat müracaatı bulunmamaktadır. 2016 yılı için, 2 adet müracaat yapılmış, bunlardan 1 tanesi ruhsata hak kazanmış ancak henüz ruhsat düzenlenmemiştir.

3,4,7. Soruya cevaplar:

Maden ruhsatı almak ve işletmek için gerekli şartlar ve yapılacak işlemler 3213 sayılı Maden Kanunu hükümlerinde düzenlenmiştir. Kanunun 6. Maddesi kapsamında ruhsat alabilmek için öncelikle medeni hakları kullanmaya ehil T.C. vatandaşı olmak, madencilik yapabileceği statüsünde yazılı Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarına göre kurulmuş tüzel kişiliğe haiz şirket, bu hususta yetkisi bulunan kamu iktisadi teşebbüsü ile müesseseleri, bağlı ortaklıkları ve iştirakleri ile diğer kamu kurum, kuruluşu ve idareleri olmak şartı aranmaktır. Ruhsatların ne şekilde alınacağı vehangi evrak ve belgelerin gerektiği, madenlerin nasıl işletmeye alınacağı ve işletme şartları 3213 sayı kanunda ayrı ayrı düzenlenmiş olup bu hususta müracaatın yapılacağı ve ruhsatın alınacağı kurum Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğüdür.

Ancak MİGEM ruhsat alındıktan sonra ruhsat sahiplerinin işletme faaliyetlerine başlayabilmeleri ve ruhsat alanlarında üretim yapabilmeleri için 3213 sayılı Maden Kanunun 7. Maddesi gereği, arazinin mülkiyet durumuna göre, Orman ise Orman ve Su İşleri Bakanlığından, tapulu tarım arazisi ise tapu sahibinden, mera ise İl Gıda tarı ve Hayvancılık İ Müdürlüğünden izin alması zorunludur. Diğer yandan ruhsat alanlarında yapmayı planladıkları üretimin çevreye vereceği olsa zararla (patlama, sarsıntı, toz gürültü vs) konusunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığından ÇED (çevresel etki değerlendirmesi) izni İl özel idarelerinden, gayri sıhhi müessese izin belgesi ruhsatı almaları zorunludur. Söz konusu izin belgeleri almamaları halinde MİGEM tarafından ruhsat sahalarına üretim/işletme izni ve sevk fişi verilmemektedir.

Ayrıca özel izin alanları (orman, muhafaza ormanı, ağaçlandırma alanları, kara avcılığı alanları, özel çevre koruma bölgeleri, milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtı, tabiatı koruma alanı, tarım, mera, sit alanları, su havzaları, kıyı alanları kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgeleri vb ile çakışma durumunda konuyla ilgili tüm kuruların da uygun görüşlerinin alınması zorunludur. Bunun dışında özellikle I (b) ve II (a) grubu madenler için yapılan ruhsat ve izin alanları başvurucuları için Maden Kanunun uygulama yönetmeliğinin 24. Maddesi (kısıtlama alanları gibi sisteme kapalı hale getirilen yerlerdeki madencilik faaliyetleri) ile 119 maddesi kapsamındaki (taş ocaklarının öngörünüm alanlarına göre faaliyetler) esaslar değerlendirilmektedir.

5.6.8.9 sorulara cevaplar:

Maden üretim faaliyetleri esnasında ruhsat sahiplerinin gelişigüzel, kuralsız bir şekilde faaliyette bulunmaları söz konusu değildir. Maden sahalarında yürütülen üretim faaliyetlerinin ekolojik dengeyi bozduğu, çevreyi olumsuz yönde etkilediği, meskun mahalde olması nedeniyle insanlar üzerinde sağlık ve güvenlik sorunları yarattığı yönünde ortaya çıkan olumsuz durumlar için; taş ocağı sahalarının MİGEM tarafından en az üç yılda bir, kömür sahalarının altı ayda bir olmak üzere periyodik olarak denetimi yapılmaktadır. MİGEM’in gelecekteki denetim hedefi 2 yılda 1 olarak planlanmaktadır. Bu denetimler sonucunda, projelerine uygun faaliyette bulunup bulunmadıkları yönünde kontrol ve denetime tabi tutulmaktadırlar. Yapılan bu denetimlerin yanı sıra gerek vatandaşlardan gerekse diğer kurumlardan gelen şikayet/ihbar gibi durumlarda da denetimler yapılmaktadır. Ayrıca madencilik faaliyetlerinin gerçekleştirildiği alanda, ilgili mevzuatlarına göre izin veren diğer kamu kurumları olan Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, İl Özel İdareleri ve diğer mülki idare birimlerince de denetimler yapılmaktadır. Yapılan denetimlerde mevzuata aykırı ve usulsüz çalışma yapıldığı belirlenen ruhsat sahalarındaki faaliyetler ilgili mevzuatlara göre gerekli tüm önlemler alınıncaya kadar durdurulmaktadır.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından, taş ve maden ocakları ile ilgili talepler 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 13. Maddesi kapsamında değerlendirilmekte ve kanuna uygun olması halinde izin verilmektedir. Ayrıca bahse konu faaliyetlerle ilgili olarak çevrede bulunan tarım arazilerinin korunması amacıyla aynı Kanunun 12. Maddesi kapsamında Toprak Koruma Projesi hazırlatılmakta ve uygulanması sağlanmaktadır.

Maden Kanununun 32. Maddesi “Ruhsat sahibi sahasında gerekli emniyet tedbirlerini almak ve sahanın son durumunu gösterir imalat haritası ve maden jeoloji haritasını Genel Müdürlüğe vermek suretiyle terk talebinde bulunabilir. Herhangi bir nedenle hükümden düşmüş veya ruhsat hukuku yürürlükte olan sahalarda terk edilen alanlarda ruhsat sahibi gerekli emniyet tedbirlerini almak ve sahanın son durumunu gösterir teknik belgeleri Genel Müdürlüğe vermek zorundadır.

Ruhsat sahibi yukarıda belirtilen tedbirleri en geç bir yıl içinde almak ve işletme faaliyetinde bulunulan alanı işletme projesi doğrultusunda çevreye uyumlu hale getirmek zorundadır.” Hükmü gereği ruhsat sahalarının denetim ve kontroller yapılmakta olup, gerekli tüm önlemlerin alınması sağlanmaktadır.