Öğrenciler, formasyon için Fırat Üniversitesi'ne gidip gelmek zorunda kalmalarının kendilerine her anlamda ciddi külfetler getirdiğini belirtti.

Seslerini duyurmak amacıyla Eğitim Fakültesi önünde bir araya gelen üniversite öğrencileri buradan rektörlük binası önüne kadar yürüdü.

universite_ic-014.jpgBurada öğrenciler adına açıklamayı okuyan Mihriban Tumas şunları dile getirdi: "Munzur Üniversitesi Eğitim Fakültesinde öğrenim gören toplamda 264 4. sınıf öğrencisine üniversite kapsamında pedagojik formasyon derslerinin verilmemesi ve pedagojik formasyon derslerini alabilmek için bir başka ilde bulunan Fırat Üniversitesi'ne gitmesi zorunluluk haline getirilmiştir. Bu zorunluluk öğrenciler için hem maddi hem de manevi bir zorluğa dönüşmüştür. Barınma, ulaşım, maddi yetersizlik ,fiziksel, ruhsa ve psikolojik yorgunluk gibi oluşan bu zorluklardan ötürü bütün öğrenciler mağdur olmaktadır. Geçmiş yıllarda ulaşım ücretlerinin belli bir kısmı üniversite yönetimi tarafından karşılanırken bu yıl öğrenciye bu yardımların söz konusu olamayacağı açık ve net bir şekilde dile getirilmiştir. 1800 lira olan formasyon ücretine karşın bu eğitim süresince kişi başına düşen yol masrafı bu ücreti dörde katlamaktadır. Munzur Üniversitesi bu trajikomik durum karşısında kayıtsız kalmaktadır. Aynı zamanda bölgede yaklaşık iki yıldır artan çatışmalı süreç ve kış şartlarının ulaşımı olumsuz etkilemesiyle de öğrencilerin can güvenliği tehlikeye atılmaktadır. Elazığ'da barınma ihtiyacını karşılayamadıkları için formasyon derslerinin görüldüğü günlerde aynı gün içerisinde gidip gelme zorunluluğunda da bırakılarak büyük bir mağduriyet yaşatılmaktadır.

Munzur Üniversitesi öğrencileri olarak bu mağduriyetin giderilmesi ve ileride de aynı mağduriyet durumunun yaşanmaması için şu taleplerde bulunmaktayız.

264 öğrencinin il dışına gitmesine yerine Fırat Üniversitesi'nden 3 akademisyenin Tunceli'ye getirilerek veya burada bulunan akademisyenlerin görevlendirilerek derslerin verilmesi,

Uzaktan eğitim verilmesi. Şayet bu sistem yoksa bile en kısa sürede altyapının oluşturulup mağduriyetin giderilmesi, bu yolla edinilecek haklarımızın adaletli dağılımının gerçekleşeceğine inanıyoruz."