“İstanbul Sözleşmesi Yaşatır!, İstanbul Sözleşmesinden Vazgeçmeyeceğiz!” pankartı açan kadınlar, sözleşmenin getirdiği güvencelere vurgu yaptı.
Dersim Kadın Platformu üyeleri, Cumhurbaşkanlığı kararıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına tepki amacıyla Seyit Rıza Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi.
Platformu adına açıklama yapan Naciye Turan, kadın kazanımlarına saldırıların son halkasının yaşam güvencesi olan İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı olduğunu söyledi.
Turan, “Bu karar, bir gece yarısı tek adamın imzası ile verilmiştir. Bu karar ile kadına yönelik şiddette bir kez daha imza atılmıştır. Sözleşmeyi uygulamak yerine sözleşmeden geri çekilmek, binlerce kadının katledilmesine onay vermektir. İstanbul Sözleşmesinden vazgeçmek kadın düşmanlığı onaylamaktır!” dedi.
Kadın cinayetlerinin artarak devam ettiğini vurgulayan Turan, “kadın cinayetlerinin artarak devam ettiği bu süreçte iptal edilmek istenen İstanbul Sözleşmesi yürürlükte olduğu 6 yıldan bu yana etkili bir biçimde uygulanabilseydi eğer katledilmiş pek çok kadın bugün yaşıyor olacaktı. Bu koşullarda sözleşmesinin iptali daha çok kadının erkekler tarafından korkusuzca katledilmesi anlamına geliyor” diye konuştu.
Sözleşmenin siyasal iktidar ve iktidarla aynı ideolojiden beslenen gerici çevrelerce hedef alınmasının amacının sözleşmenin toplumsal cinsiyet eşitliğini temel almasından kaynaklandığını söyleyen Turan, “Bahsedildiği gibi aileyi parçalayan İstanbul sözleşmesi ve sözleşmeyi savunanalar değil, erkek şiddeti ve bu şiddeti önlemek için oluşturulan sözleşmenin gereklerini yerine getirmeyenlerdir. İstanbul sözleşmesinin nefret diliyle beslenen ırkçı, gerici kesimlerce hedef alınmasının nedeni sözleşmenin ırk, renk, dil, din, siyasi veya başka tür görüş, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği, medeni hal, göçmenlik statüsü gibi nedenlerle hiçbir kesimin ayrımcılığa uğramamasını temin etmesidir” şeklinde konuştu.
Tek adam rejiminin haklarını gasp etmesine izin vermeyeceklerini kaydeden Naciye Turan, “Sözleşmenin resmen yürürlükten kalkacağı bugün tekrar söylüyoruz; ne İstanbul Sözleşmesi gibi kadınlar için yaşamsal önemdeki bir sözleşmenin tarafı olmak ne de sözleşmeden çekilme kararı vermek tek adamın iki dudağının arasından çıkan bir söze bağlı değildir. Kadınların yaşamlarına ilişkin böylesi önemli bir kararın, iktidarın kirli ittifak ilişkilerine kurban edilmesini kabul etmiyoruz. 
Eşitlik içinde ve şiddetsiz bir yaşam kurma gücünü ellerinde taşıyan tüm kadınları, sözleşmeyi ve mücadeleyle kazanılmış tüm haklarımızı korumak için birlikte mücadeleye çağırıyoruz. Haklarımızdan, hayatlarımızdan ve İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz!” ifadelerini kullandı.