Dersim’de belediye başkanlığı tarafından yöre insanları tarafından Gağan olarak isimlendirilen geleneksel yeni yıl kutlaması gerçekleştirildi.

Önce yıllarda sokakta gerçekleştirilen kutlama bu yıl pandemi nedeniyle belediyeye ait araçların kasasında gerçekleştirildi. Araçlara binen eski yılı temsil eden yaşlı bir adam, dünyayı temsil eden gelin kılığına giren bir erkek ile onlara eşlik ve yeni yılı temsil eden Arap, müzik eşliğinde oyunlar oynadı. Mahalleleri gezen oyuncular, vatandaşların yeni yılını kutladı.

Kutlamalar nedeniyle merkez Seyit Rıza Meydanı’nda da açıklama yapıldı. Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, kötü bir yılı geride bırakmak üzere olduklarını belirterek, “Önümüzdeki yılın barışa, kardeşliğe ve sağlığa vesile olmasını diliyorum” dedi.

Dersim Halk Müziği Sanatçısı Kemal Kahraman’ın geleneksel yeni yıl hakkında katılımcılara bilgi vermesinin ardından mumlar yakılarak, getirilen lokmalar pay edildi.

Dersim’in en eski geleneklerinden biri: Gağan Bayramı

Gağan, Dersim’de eski yılın uğurlanıp yeni yılın karşılandığı kutsal bir bayramdır.

Yıldan yıla giderek güncelleşen bu bayramı yeniden iyi anlamamız ve kavramamız gerekiyor. Gağanı ancak böyle yenileyip yeni kuşaklara aktarabiliriz.

Yıldan yıla giderek güncelleşen bu bayramı yeniden iyi anlamamız ve kavramamız gerekiyor. Gağan’ı ancak böyle yenileyip yeni kuşaklara aktarabiliriz.

Gağan Bayramı

Böylece Gağan hakkında hep beraber derlediğimiz bilgilerle bu eski ve kutsal Yeni Yıl bayramımızı yakından tanıyıp, yeniden anlayıp, bölgeler üstü ortak bir bayrama (bizim açımızdan, yani Alevi ve Alevi Zaza bayramına) yeniden güncellik kazandırabiliriz, yeniden (daha öncelleri, yani tarihde olduğu gibi) önemli bir bayrama dönüştürebiliriz.

Tanıtıma önce bir notla başlayalım:

Evet, Gağan günlerinde dani (pişirilen buğday taneleri, soğutup, tuzlanır) hem yenirdi hem de sevgiden, tanrı sevgisiyle bu kutsal Gağan günlerinde bir tepsiyle konularak hayvanlara tutulurdu, onlar bu soğuk kış günlerinde ve açlığın dorukta olduğu bu dönemlerde tuzlu buğday tanelerine (Elâzığ´da buna edik/hedik denir) büyük bir taşkınlık ve heyecanla akın ederlerdi.

Dersimliler bunu Gağanda niye yaparlardı? Açlığa ve yoksulluğa rağmen değerli buğdayını niye ev hayvanlarıyla paylaşırlardı? Minnettarlık mahiyetinde yaparlardı bunu.

Evet, Dersimliler, suyunu içtiği çeşmeye, meyvesini yediği ağaca, sütünü içtiği ineğe, yumurtasını aldığı tavuğa… bu kutsal günlerde minnettarlık borcunu dile getirirlerdi, onlara daha iyi davranırlardı. Kısacası: İnsana dolaylı veya doğrudan faydalı olan bütün varlıklara iyi davranır, Hakka dua ederlerdi, „çünkü insanın hayatı ancak onların varlığıyla mümkündür“, derlerdi. Yeni yıla, yani GAĞANA girince bu felsefeyi, bu düşünceyi bir daha dile getirirlerdi ve bu gerçeğe vurgu yaparlardı. Bu gerçeği çocuklara anlatırlardı ve bunu onlara bu tür eylemlerle, ritüellerle öğretirlerdi. Ahırdaki öküzü, ineği ve koyunu okşar ve onların alnından öperlerdi. Bunun temelinde ekolojik ve hümanist bir düşünce yatmaktadır.

Başka güzel bir not: Elâzığ yöresindeki Zaza Aleviler bu bayramda üç tane niyaz ekmeği (Bıçıke, Pêsare) pişirirler. Birini komşulara dağıtırlar, birini kendileri için, ev halkı için pişirirler, üçüncüsünü de, yani en ufağını da Bıcıke (simit şeklinde) kuşlar için pişirirler, bunu daha çok çocuklara verirler, çocuklar da bunu ufak ufak parçalara böler, kuşlara dağıtır, bunu daha çok çeşme başlarında, su alınırken yaparlar. Ayrıca çeşme başında, ibadetin çok önemli bir parçası olarak çıra/mum yakılır. Bir niyaz barçası bu mumun yanına konulur. Bir avuç dani de (pişirilmiş buğday taneleri, edik/hedik) oraya bırakılır kuşlar için.

GAĞANDA DERSİM’DE NE YAPILIYOR (kısa özet):

1) Gağan, Dersimde kutsal bir bayramdır.

2) Kutlaması vadilerden başlar dağ eteklerindeki köylere doğru yükselir, toplam dört hafta sürer.

3) Bitimine doğru, (bitimi yılbaşı gecesi geliyor) üç gün oruç tutulur.

4) Bitimini bütün köyler tarafından, bütün halk tarafından aynı zamanda kutlanır, kutlamalar niyaz ekmeği pişirilerek komşulara dağıtılarak yapılır.

Gağan bayramının en önemli başka bir içeriği de

5) Anne baba ocağını evlilikten dolayı terk etmiş kız kardeşler ve teyzeler (Zeyiler, way u amiki) hediyelerle ziyaret edilir.

6) Bu günlerde hayatı mümkün kılan, örneğin ev hayvanlarına daha iyi davranıp Dani (hedik) yediriliyor.

7) Gağanın bitimi güzel oyunlarla kutlanılıyor, örneğin Khalkek (Kambucuk), Khalo Gağan (Gağan Dede), Khalo Gağan u Veyvike (Khalo Gagan ve Gelini), Dewa (Deve oyunu, bu oyun: gençlerden bir kaç kişi deve rolüne girer, kapı kapı gezer, heyecan yaratır, bazen dişler gibi yapar, iğne/çuvaldız batırır gibi korkutur. Bu oyunlar tümü genellikle çocuklar ve gençler içindir, zaten gençler tarafından hazırlanılır ve sergilenir).

KHALO SIPE

8- Almanya´da son 1O yıldır (mesela ilkin Mannheim´da, 2002 yılında başladı) bu bayrama KHALO SIPE de eşlik etmekte ve bu bayramı böylece diasporada, göçte, önemli bir mertebeye getirmektedir. KHALO SIPE, ( aksakallı bir Pir, bir derviş veya Hazreti Hızır görünümünde bir kılavuz diyebileceğimiz kutsal bir figür, bir Nur Dede ) bu bayrama destek sağlamaktadır. Bu bayram, kendi kültürümüzün derinliğinden gelen böylesi bir gelenekle güncelleştirilmiş ve bu taze bir boyutlan güçlendirilmektedir.

KHALO SIPE, uzun bembeyaz elbiseleriyle, kırmızı sarığıyla (kulıka sure), kırmızı ve yeşil kordelleleriyle (rengê Aleviyeni) gelir ve kutlamanın olduğu salona mumlar ışığında girer, ona masumê paklar eşlik eder, yanında mum veya fener tutan iki çocuk (masumo pak) ona eşlik eder. Khalo Sıpe, salonda Zazaca Alevi ceminin melodileri eşliğinde misafirler arasında gezinir, Zazaca dualar (Gulveng) verir, herkes büyük bir sessizlikle dinler ve izler. Onun heybesinde getirdiği hediyeler çocuklara dağıtılır. Ve sonunda gelen kutsal niyazlar bölüşülür.

KHALO SIPE, Gağan bayramınıza, yani kutsal Yeni Yıl, bayramınıza (Serra Newiye) yeni bir boyut sağladı. Böylece Gağan, eski Dersim kültürünün derinliklerinden beslenerek, kendini daha da yenileyerek ve güncelleştirerek, yeniden halkımız arasında çok sevilen bir bayram özelliğine kavuştu.

A) Dini yönüyle, yani KHALO SIPE aracılığıyla dinlendirici ve düşündürücü bir kutlama bölümü sunuluyor. Khalo Sıpe bölümünde, salonda derin bir sessizlik ve sükûnet sürüyor. İnsanlar yerinden kımıldamıyor, öksürüğünü bile tutuyor ve böyle bir sükûnette dualar veriliyor. Alaca karanlıkta şavkıyan mum ışığı ortaya kutsal ve güzel bir atmosfer saçıyor, niyazlar (kutsal ekmek ve rengarenk meyveler) masalarda mumlar ışığında şavkıyor, bu durumda aynı eski Alevi cemlerine yakın, onlara benzeyen güzel ve sade bir ortam doğuyor. Sakin ve hoş bir atmosfer, tabii bir ilahi ortamı, büyüleyici bir atmosfer yaratılıyor. Bu atmosfer, bu sakinleştirici mediatif ortam insanı iç rahatlığa yönlendiriyor ve dinlendiriyor.

B) Gağan hem de tanıdığımız sevinçli yanıyla (Khalkek, Kholo Gağan ve benzeri oyunlar) aracılığıyla büyük ilgi topluyor.

Hasan DEWRAN

*Şair, yazar