İSTİSMARIN GİDEREK ARTTIĞI KOŞULLARDA KARŞILIYORUZ

Kadınların, 25 Kasım’ı tüm dünyayı ve ülkeyi etkisi altına alan, Covid-19 salgının devam ettiği, kadınların mücadele ve dayanışma ruhuyla kazandığı haklarının ellerinden alınmaya çalışıldığı, ekonomik krizin, yoksulluğun, şiddet ve istismarın giderek arttığı koşullarda karşıladığını belirten Taşkale “Ülkemizde sadece pandemi döneminde 220, 2020 yılının ilk 10 ayında ise 397 kadın erkekler tarafından katledildi. Her güne yeni bir ölüm, şiddet, taciz ya da tecavüz olayı ile uyanır olduk. Kadınlar lehine imzalanan ulusal ve uluslararası sözleşmelere uyulmadığı gibi, cezasızlık ve haksız tahrik indirimi gibi cezai uygulamalar, kadına yönelik her türlü şiddet, erkekleri güçlendiriyor, teşvik ediyor ve koruyor. Bu koruma ve yasasızlık her gün karşımıza yeni bir taciz, tecavüz ve kadın katliamı olarak çıkıyor.” dedi.

YASAKLAR KADINLARI KORUMAKTAN UZAK

Covid-19 salgını karşısında getirilen tedbir ve yasakların kadınları korumaktan çok uzak durumda olduğunu belirten Taşkale “Öyle ki; bu yasaklar çoğu zaman bizi evlerimize ve iş yerlerimize mahkum ederek oralarda yaşanan şiddettin ise kapalı kalmasına sebep oluyor. Bu yasaklar biz kadınların yaşamı için gün geçtikçe virüsten daha tehlikeli hale geliyor. İfade ve düşünce özgürlüğümüzü, kendi çizdikleri sınırlar içerisinde kullanabilelim istiyorlar. 15 günde bir tekrarlanan yasaklar pandemi ile mücadeleden uzak, bizlerin en demokratik hakları ile mücadeleye dönüşmüş durumda.” dedi.

PARA CEZALARI İLE YILDRIMAYA ÇALIŞIYORLAR

Geçtiğimiz günlerde tacizle güdeme gelmiş bir iş yerinin önünde kadın platformunun yapmak istediği basın açıklamasının yasaklar gerekçe gösterilerek engellendiğini, kadınların darp edildiğini para cezaları ile yıldırılmaya çalışıldıklarını aktaran Taşkale “Yetmedi suçlular dışarda ellerini kollarını sallayıp dolaşırken, ifadeleri çalıştıkları iş yerlerinde alınırken, bizler ifadeye çağrıldık. Buradan bir kez daha eylemimize yapılan müdahaleyi kınıyor, uygulanan yıldırma politikalarının biz kadınların örgütlü mücadelesinin önüne geçemeyeceğini haykırıyoruz.” diye belirtti. Kadınların eşitlik mücadelesini en önemli kazanımlarından olan İstanbul Sözleşmesi başta olmak üzere imzalanan uluslararası ve ulusal sözleşmeleri kaldırma tartıştırmalarına da değinen Taşkale “Kaldırmak yerine bu sözleşmelere uyun, uygulayın. Çünkü bizler artık; Virüsten de şiddetten de ölmek İstemiyoruz!” diye seslendi.

GÜLİSTAN DOKU NEREDE?

Yaklaşık bir yıldır kayıp olan Gülistan Doku’nun akıbetini de soran Taşkale “Baş ve tek şüpheli Zaynal Abakarov neden hala tutuklanmadı?” diyerek Dersim’de son zamanlarda meydana gelen taciz ve cinsel saldırılara dair de “Pertek ilçemizde meydana gelen, kamuoyuna da yansıyan, fakat sonra dosyaya getirilen gizlilik kararı ile kadın ve çocuk örgütlerinden dahi gizlenen çocuk istismarı davasının akıbeti ne oldu? Ovacık ilçemizde yaşanan ve ailenin şikâyeti ile yargıya taşınan ve şüphelinin serbest bırakıldığı çocuk istismarı davasının akıbeti nedir? Hozat ilçemizde Sakine Oğuz adlı kadın arkadaşımızın katledildiği dava dosyasının akıbeti nedir? Pertek’te 13 yaşında bir kız çocuğunun akrabası tarafından istismar edildiği dava dosyasının akıbeti nedir?” sorularını sordu.  

EŞİTSİZLİĞİN OLMADIĞI BİR GELECEK MÜMKÜN

Dersim Kadın Platformu olarak bu 25 Kasımı pandemi ile mücadelede en ön safta yer alan, sağlıkta her geçen gün giderek artan şiddete ve kölece çalışma koşullarına göğüs geren sağlık emekçisi kadınlara ve yaklaşık bir yıldır akıbeti bilinemeyen Gülistan Doku’ya atfettiklerini aktaran Taşkale “Eşitsizliğin, şiddetin, sömürünün, ayrımcılığın olmadığı, kadınların özgürce yaşamlarını sürdürdüğü bir gelecek mümkün! Ve bu gelecek kadınların örgütlü ellerinin üzerinden yükselecektir.” dedi.  

KRİMİNAL İNCELEME YAPMAYANLAR PARA CEZASI KESİYOR

Platform adına yapılan açıklamanın ardından konuşan Gülistan Doku’nun ablası Aygül Doku dosyanın baş şüphelisi Zaynal Abakarov'un üvey babası Ergin Yücer'in Atatürk Mahallesi'ndeki evini taşımasına engel olduğu için “mala zarar vermek” gerekçesiyle kendisine 50 bin TL para cezası kesildiğini hatırlatarak “Evde kriminal inceleme yapılmadığı için taşınmaya engel oldum. Kriminal inceleme yapmayanlar bana ceza kesiyor.” ifadelerini kullandı. Gülistan bulununcaya kadar mücadelesine devam edeceğini belirten Doku, “Gülistan bulunmazsa eğer başka kadın cinayetleri de olmaya devam edecek.” diye konuştu. Gülistan’ın arama çalışmalarının yapıldığı ilk zamanlarda bazı kamu görevlilerinin kendisinin basınla ve halkla ilişki kurmasının önüne geçtiklerini söyleyerek “Kamu görevlilerinin işi bu mu, bunun hesabı neden sorulmuyor?” diye konuştu.