Adıyaman, Ağrı, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Dersim, Hakkari, Kars-Ardahan Bölge Barosu, Mardin, Muş, Siirt, Şırnak, Urfa ve Van Baroları tarafından "TV kapatma ve sitelere erişim yasağı kabul edilemez" başlığıyla yapılan açıklama şöyle:

Darbe girişiminin toplumsal ve siyasal alanda yaşattığı ağır tahribat sonrasında Olağanüstü Hal ilan edilmiş ve en yetkili mercilerden OHAL'in temel hak ve hürriyetleri ve sivil yaşamı etkilemeyeceği ve en kısa sürede kaldırılacağı taahhüdü verilmiş idi.

Ancak OHAL'in ilanı ile birlikte, savunma hakkının kısıtlanmasından basın özgürlüğüne, ihraç ve açığa alma kararları ile çalışma hakkına kadar bir çok konuda temel hak ve hürriyetlerin özüne dokunulmuş, hiç bir somut gerekçe ortaya konmadan, çocuk kanallarına kadar TV'ler kapatılmış, sitelere erişim yasağı getirilmiştir. bir yargı kararına dayanmaksızın, sübjektif gerekçelerle, basın özgürlüğünü, haber alma hürriyetini sınırlayan, kapatma kararını kabul edilmez buluyoruz. Hiç bir koşul ve şartta düşünce v ifade hürriyetini sınırlamak mümkün değildir. Tam aksine, her koşulda düşünceyi ifade dolayısıyla basın özgürlüğünü temin devletin asli görevidir.

Sivil yaşamın her alanını etkileyen uygulama ve kararların etkili bir yargısal denetime açık olmaması nedeniyle yargısal güvence ciddi bir şekilde zedelenmiş yoğun tutuklamalar ile bir yandan cezaevlerinin koşulları ağırlaşmış diğer yandan avukatların mesleki faaliyetlerinin yürütülmesi zorlaşmıştır. En son Şırnak Cezaevi'nde çıkan bir kişi yaşamını yitirdiği yangın olayında olduğu gibi travmatik sonuçların ortaya çıkması muhtemeldir.

Temel hak ve hürriyetlerin açık ve ağır bir tehdit altında olduğu böylesi bir atmosferde, OHAL'in uzatılacağı yönünde  oluşan kanaat ve bu yönde alınacak bir karar darbe girişimin tahribatı daha da derinleşecek, günlük yaşam çekilmez hale gelecek ve sivil alan daralacaktır.

Biz aşağıda imzası bulunan Doğu ve Güneydoğu Bölge Baroları olarak, toplumsal beklenti doğrultusunda OHAL'in en kısa sürede kaldırılması ve bu süreçte tartışmalı idari kararlardan bir an önce dönülmesi, savunma hakkını, çalışma hürriyetini, basın özgürlüğünü güvence altına alacak tedbirlerin alınması gerektiğini hatırlatıyoruz.