ERCAN TOPAÇ

Pülümür ilçesine bağlı 51 haneli Sağlamtaş köyünde, baba Hüseyin Kalkan ve ailesi tarafından 13 dönümlük alanda tamamen organik şekilde kuru fasulye yetiştiriliyor. İlçe merkezine 18 kilometre mesafede bulunan 2 bin rakımlı köyde doğal olarak üretilen fasulye, üretilen diğer organik hayvansal gıdalarla birlikte SaglamtaskoyuOrganik isimli Instagram sayfası üzerinden satışa sunuluyor. Köyde 65 yıldan bu yana tarım ve hayvancılıkla uğraşan Baba Kalkan’a destek olmak amacıyla çocukları da büyükşehirlerdeki işlerini bırakarak 3 yıl önce köye döndü. Babaları ile birlikte çiftçilik yapan kardeşler, aynı zamanda tulum peyniri, yağ gibi hayvansal ürünlerin yanı sıra organik arıcılık da yaparak ekonomik kazançlarını elde ediyor. Kuru fasulyenin hasadında ise köy sakinleri de imece usulü aileye destek veriyor. Baba Kalkan. hasat sırasında okuduğu duaya hep birlikte eşlik eden aile bireyleri ve köylüler daha sonra kabuklarından ayrılan fasulyeyi rüzgar çağırma geleneği ile tozlarından ayıklıyor.  Tozlarından ayırma işleminde kabuklarından ayrılan fasulyeler tenekeye doldurularak rüzgarın çıkması bekleniyor. Rüzgarın esmesiyle birlikte fasulye tenekeden serilen bezlerin üzerine akıtılarak tozlarından ayıklanıp, satışa hazır hale getiriliyor.

ERSEN KALKAN, “DOĞAL VE ORGANİK TARIM YAPIYORUZ”

Babasına her türlü konuda yardımcı olan 35 yaşındaki Ersen Kalkan, “2017 yılının sonlarına doğru Bursa’daki yaşam şartlarının zorunluluğundan dolayı köyüme dönmek zorunda kaldım. Organik tarım yapıyorum. Geldiğim yıl kuru fasulye ekmeye, arıcılık yapmaya başladık. Bunlar tamamen doğal ve organik. İnsanların ihtiyacı olan doğal yaşamın gerektirdiği her şeyi üretmeye başladık. Fasulyemiz var, peynirimiz, balımız var. Her şey doğal. Bu şekilde üretime devam edeceğiz” dedi.

Eğitimlerini tamamlamak için büyükşehirlere gittiklerini söyleyen Kalkan, “Şimdi köydeyiz. Babam 65 yıldır bu memlekette ve hala büyükbaş, küçükbaş hayvancılık yapıyor. Biz de ona destek olmak için 2017 yılında köyümüze döndük” diye konuştu.

ÜRETİLEN ORGANİK GIDALARA YOĞUN TALEP VAR

Özellikle Covid-19 nedeniyle sağlıklı ve temiz gıdaya talebin arttığını söyleyen Ersen Kalkan, “İnsanların bu sağlıklı gıda, temiz gıda, doğal gıda yönünden bizlere bayağı talepleri var. Bizler de o talepleri yetiştirmeye çalışıyoruz. Yollarımızdan kaynaklı bazı sıkıntılarımız var ancak bunları da bir şekilde aşıyoruz. Amacımız insanlara en güzelini, en doğalını yedirmek. Hiçbir şekilde katkı koymadan vermek. İnsanlar bize güveniyor. Umarım biz de bu güvene layık oluruz” şeklinde konuştu.

ATA, DEDE TOHUMLARINI MUHAFAZA ETTİ

Baba Hüseyin Kalkan, ata dede tohumlarını muhafaza ederek bugüne kadar getirdiklerini belirterek, “12 yaşımdan beri bu tohumlar elimizde. Baba, dede tohumları. Şu ana kadar getirip muhafaza ettik” dedi.

FASULYEYİ AYIKLAMAK İÇİN RÜZGARI ÇAĞIRIYOR

Biçilip kabuklarından ayrılan fasulyeler en son bir tenekeye doldurularak rüzgarın çıkması bekleniyor. Rüzgarın esmesiyle birlikte fasulye tenekeden serilen bezlerin üzerine akıtılarak tozlarından ayıklanıyor

Rüzgarı çağırma işini Baba Hüseyin Kalkan yapıyor. “Gur gur gur” demesinin sebebinin rüzgarı çağırmak olduğunu söyleyen Kalkan, “Böyle deyince rüzgar çıkıyor ve ben de fasulyeleri savuruyorum” ifadelerini kullandı.

KÖYLÜLER DE HASADA YARDIM EDİYOR

Ekilen organik kuru fasulye hasadına köylüler de imece usulüyle yardımda bulunuyor.

Ali Kalkan isimli vatandaş, 40 yıl önce köyünü terk edip Bursa’nın Gemlik İlçesi’ne yerleştiğini belirterek, “Orada 30 yıl esnaflık yaptım. Gemlik Cemevi başkanlığını yapıyordum. Covid-19 nedeniyle etkinlik olmayınca bir ay izin alarak geldim. Burada fasulye hasadına yardım ediyorum. Köyümde olduğum için mutluyum” dedi.

Köylerinin son derece bakir topraklara sahip olduğunu söyleyen Yılmaz Han, “Sularımız, arazimiz, doğamız çok güzel. Burası tam organik tarım yeri. Ancak yol sorunu olduğu için eski usulle tarım yapabiliyoruz. Yollarımız, arklarımız yapılırsa bizler de elimizden geldiğince üretim yaparız. Doğamıza sahip çıkarız” diye konuştu.

Bursa Gemlik’ten geldiğini ifade eden Hakkı Doğan, “Ata dede tohumundan bugüne kadar getirilen fasulyenin hasadına imece usulü katıldık. Bizim de katkımız olsun diye yardımcı olduk” derken, Hatay’dan gelen Turabi Dağ ise; “Emekli olduğum için eşimle birlikte 6 ayı köyümüzde geçiyoruz. Doğal şeyler ekiyoruz. Tüm ihtiyaçlarımızı buradan götürüyoruz. Kendi ellerimizle yapıyoruz” şeklinde konuştu.