İSTANBUL (AA) - GCM Yatırım Genel Müdürü Alper Nergiz, küresel çapta sıkı para politikaları ve savaşa ilişkin belirsizliklerin piyasalara etkilerinin sancılı olabileceğini belirterek, "Söz konusu faktörler bir düzeltme hareketi oluşturabileceği için temkinli davranılması gerek. BIST 100 endeksi için ise 3.064 puan seviyesinde bulunan 12 aylık piyasa beklentileri, şu anki cari fiyatlarla kıyaslandığında yaklaşık yüzde 28'lik bir artış potansiyeline işaret ediyor." ifadelerini kullandı.

Alper Nergiz, yaptığı yazılı açıklamada, mayıs ayında küresel enflasyonun önemli bir sorun olmaya devam ettiğini, bu dönemde ABD Merkez Bankası'nın da (Fed) enflasyonla mücadele kapsamında 20 yıl sonra ilk kez 50 baz puanlık faiz artırımına gittiğini kaydetti.

Sıkı para politikalarının piyasalar üzerinde etkilerinin görülmeye başlandığına işaret eden Nergiz, haziran ve temmuz aylarında gerçekleştirilecek Fed toplantılarında da 50 baz puanlık faiz artışlarının masada görüldüğünü belirtti.

Nergiz, Avrupa Merkez Bankası'nın da (ECB) tahvil alımlarını sonlandırıp temmuzda 10 yılın ardından ilk kez faiz artırımına gitme ihtimalinin kuvvetlendiğini vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Şu anda 'Fed, resesyona neden olmadan enflasyonu düşürebilecek mi?' sorusu önemini koruyor. Baktığımızda ABD ve gelişen ülke borsalarında yılbaşından bu yana yaşanan kayıplarda, resesyon ile enflasyonun aynı anda görülmesi olan stagflasyon endişeleri etkili oldu. Nisan ayının 2. haftası başlayan yılın ilk çeyreğine yönelik bilançoların beklentilere paralel şekilde olumlu gelmesi ise borsaların kayıplarını telafi etmesine yetmedi. Salgınla başlayan ve jeopolitik risklerin oluşturduğu belirsizliklerle devam eden enflasyonist baskıların, Fed'i daha şahin tonda mesajlar vermeye mecbur bıraktığını düşünüyoruz."

- "BIST 100 endeksinde yüzde 28'lik bir artış potansiyeli daha var"

Alper Nergiz, Borsa İstanbul'un gerek jeopolitik riskler gerekse Fed'in şahin tonda mesajlarına rağmen globalden ayrışan bir profille yılbaşından bu yana yüzde 30'a yakın artışla dikkatleri üzerine çektiğini belirtti.

Yüksek enflasyon sonrasında oluşan eksi reel faizlerin, getiri arayışındaki yeni yatırımcıların borsaya yönelmesinde önemli rol oynadığını aktaran Nergiz, şunları kaydetti:

"Önümüzdeki aylarda enflasyona endeksli yeni finansal ürünler çıkar ve bu ürünlere yönelik ilgi yüksek olursa bu durumun borsaya alternatif ürün çeşitliliği ve endeksin seyri açısından önemli olacağını düşünüyoruz. Yabancı yatırımcı hisse çıkışlarının devam etmesine ve yabancı oranının yüzde 35 civarına düşmesine rağmen eksi reel faizlerin yanı sıra güçlü ilk çeyrek bilançoları, finansal oran çarpanları, temettü verimliliği ve halka arzlar; Borsa İstanbul'u canlı tutmaya ve ilginin sürmesini sağlamaya devam ediyor. Diğer taraftan, küresel çapta sıkı para politikaları ve savaşa ilişkin belirsizliklerin piyasalara etkileri sancılı olabilir. Söz konusu faktörler bir düzeltme hareketi oluşturabileceği için temkinli davranılması gerek."

Nergiz, BIST 100 endeksinde 12 aylık piyasa beklentilerinin 3.064 puan seviyesinde bulunduğuna, şu anki cari fiyatlarla kıyaslandığında yaklaşık yüzde 28'lik bir artış potansiyeli olduğuna işaret ederek, "Ancak endeksin bu rakamlara ulaşabilmesi belirsizliklerin son bulması ve globalde iyimser bir havanın etkisi ile olabilir." değerlendirmesini yaptı.

- "Temkinli hareket edilmesi gerek"

GCM Yatırım Genel Müdürü Nergiz, yatırımcılara araştırma raporları ve model portföy önerilerini incelemeleri tavsiyesinde bulunarak, sektör ve şirketlere yönelik temel analizlerin detaylı süzgeçten geçirilmesi ve finansal oranları güçlü şirketlerin seçilmesinin risklerin en aza indirgenmesi adına öneminden bahsetti.

Nergiz, salgın sonrası yaşanan Rusya-Ukrayna savaşına dair belirsizliklerin, enerji, ham madde ve gıda fiyatlarını daha da arttırdığını belirterek, "Gelinen yüksek seviyeler, arz ve tedarikte yaşanan sorunlar, buğday gibi bazı emtia ve tahıl ürünleri ihracatına kısıtlamalar, küresel yüksek enflasyonla baş edebilmek için Fed başta olmak üzere merkez bankalarının sıkı para politikaları uygulamaları gibi birçok risk, yatırımcıların; portföy tercihlerinde dengeli dağıtılacak şekilde temkinli hareket edilmesi gerektiğini gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.