ERZURUM (AA) - MUHAMMET MUTAF - Erzurum'da terör örgütü DEAŞ'a yönelik operasyonda yakalanan ve haklarında 30 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan 9 sanıkla ilgili iddianamede, Suriye ve Irak'taki cezaevlerinde bulunan örgüt üyelerine para göndererek cep telefonu ve sim kart temin eden şüphelilerin, örgüt mensuplarının yakını olan kadınlar için de "infak" adı altında yardım kampanyası düzenlediği bilgisi yer aldı.

Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca, yurt içindeki DEAŞ yöneticileri ve üyelerinin yakalanması, Suriye ve Irak'ta örgüt adına faaliyet yürütürken yakalanıp cezaevine konulan DEAŞ'lı teröristlere Türkiye'deki örgüt mensupları aracılığıyla maddi yardım toplayanların tespit edilmesi amacıyla yürütülen soruşturma tamamlandı.

Soruşturma kapsamında bir süre önce Erzurum'da gözaltına alınan M.A, C.C, A.K, C.T, A.K, M.E, E.K. ile İstanbul'da faaliyet gösteren ve DEAŞ'la iltisaklı olduğu ileri sürülen bir derneğin başkanı O.G.V. ve Irak uyruklu M.S.J.A. hakkında hazırlanan iddianame, Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesinde kabul edildi.

İddianamede, DEAŞ'ın Irak ve Suriye topraklarının bir bölümünde hakimiyet kurduğu, kendi stratejileri doğrultusunda hedef belirleyerek ilerlemesini sürdürdüğü, bulunduğu alanlarda otoritesini sağlamlaştırdıktan sonra çevresindeki diğer ülkeleri hedef alarak saldırılar gerçekleştirebileceği belirtilerek, bu bağlamda Türkiye Cumhuriyetinin de DEAŞ'ın bölgedeki temel hedeflerinden birisi olduğu değerlendirmesinde bulunuldu.

Şüphelilerden M.A'nın, dini istismar eden terör örgütünün ismini kullanarak çevresindeki örgüt mensubu yakınları olan sözde ihtiyaç sahibi kadınlara "infak" adı altında sosyal medya üzerinden yardım kampanyası başlatarak para topladığının anlatıldığı iddianamede, C.C'nin Erzurum'da kaldığı süreçte kendi hesabına "infak" adı altında yardım paraları yatırıldığı ve paraların M.A'nın sosyal medyadaki yardım çağrısından sonra gerçekleşen yardımlar olduğu kaydedildi.

İddianamede, M.A'nın eylemleriyle ilgili şu ifadelere yer verildi:

"M.A'nın, son süreçte DEAŞ içerisinde faaliyet göstermekteyken yakalanarak 'çatışma bölgeleri' diye tabir edilen Suriye ve Irak'taki cezaevlerinde veya PKK/PYD/YPG'nin kontrolündeki esir kamplarında sözde esir olarak tutulan DEAŞ mensuplarına cep telefonu temin etmeye çalıştığı, para gönderdiği ve buralardaki örgüt mensuplarıyla ilişki ve irtibat içerisinde olduğu, Suriye ile Irak'ta DEAŞ saflarında savaşırken yakalanan ve bu ülkelerde cezaevlerinde veya esir kamplarındaki şahıslara M.S.J.A. aracılığıyla, ülkemizdeki akrabalarından topladığı paralar ile telefonları göndererek yardım sağladığı tespit edilmiştir."

İddianamede, M.S.J.A'nın da topladığı paraları M.A'ya gönderdiği, Irak'taki örgüt mensuplarına gardiyanlar aracılığıyla telefon ve sim kart temin ettiği belirtildi.

Sanıklardan M.A. ve C.C'nin "silahlı terör örgütüne üye olmak", A.K, C.T, A.K, M.S.J.A, M.E. ve O.G.V'nin "örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar, E.K'nin de "örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme" ve "İzinsiz olarak ateşli silah ve mermileri ülkeye sokma, imal etme, nakletme, satma" suçlarından 13,5 yıldan 30 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli parayla cezalandırılmaları talep edildi.

Sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesinde başlanacak.