Ekmek inançlarımıza göre Dört Kutsal kitabın başıdır. Büyüklerimiz, yemin ederken, daha inandırıcı, güvenilir, olsun diye,’ DÖRT KİTABIN BASŞI OLSUN.’ Diye yemin ederlerdi. Ekmeği öpüp başına koyarak yemin ederlerdi.
   Ekmek, insan yaşamında, sofrasında öncelikle yer alan, karın doyuran, açlığı gideren gıdadır. Büyüklerin ifadesiyle baş NİMETTİR.
  Günümüz dünyasında, ekmek, geçimin, geçinmenin, adı olmuştur. Geçinebilir ailelere, ekmek kapılarının açık olduğu, anlamında yorumlanır.
   Ülkemizde istihdam, işsizlik sorunu da EKMEK KAPISI ile yorumlanır. İşi olanlara, ekmek kapıları açıktır. Olmayanlara ekmek kapıları kapalıdır. Ekmek kapıları, kendilerine kapalı ailelerde, yoksulluk vardır. Açlık vardır. Çaresizlik vardır. Yaşamda işsizlik, ekmek kapılarının kapalı olduğu en büyük çaresizliktir. En büyük yaşamsal, sorundur. Bunu yaşayanlar en büyük acıyı yaşayanlardır. Bilenlerdi.
   Sayın Tuncay SONELİN, vali olarak ilimize atanması ile umut kapılarının, ekmek kapılarının, açılması için yoğun çaba sarf edildi. Ülke çapında, iş adamlarına, Tuncelili iş adamlarına, gelip yatırım yapmaları, ekmek kapıları, açmaları için çağrılar, yapıldı. Büyük kentlerde yatırım yapan Tuncelili iş adamları, çoğunlukla kulaklarını tıkadılar. Duymadılar. Doğup büyüdükleri, halkın deyimi ile kendilerini adam eden illerini, Tunceli’yi, unuttular. İçlerinde doğup büyüdükleri kenti, unutmayanlar da oldu. Ali BÜYÜKDAĞ, Kazım GÜNTAŞ, Selçuk BOZKURT, unutmayanlardandı.
  Kazım GÜNTAŞ, ilinin ihtiyacı olan okul, kütüphane, yaparak, bir Tuncelili iş adamı olarak üstüne düşeni, yerine getirmiş. Yüzlerce yüksek tahsil yapan yoksul aile çocuklarına burs vererek, onların ekmek kapısı olmuştur.
   Ali BÜYÜKDAĞ, okul yaparak, araç muayene istasyonu kurarak, azda olsa, istihdam sağladığı hemşerilerine ekmek kapısı olmuştur. Yükseköğretim gören yoksul yüzlerce yoksul aile çocuklarına, burs vererek, onların, yoksul ailelerin ekmek kapısı olmuştur.
   Selçuk BOZKURT, Tuncelili bir iş adamıdır. Adana, İstanbul illerinde, ihracat, üretimi yapan üretim tesisleri vardır. Sayın TUNCAY Valinin çağrısına kulaklarını tıkamayan Tuncelili iş adamlarından biridir. Memleketi Tunceli’de yoksullara ekmek kapısı olan PERİ TEKSTİLİ kurdu. Yaklaşık 200 yoksul ailenin ekmek kapısı oldu. Aynı tarihlerde kurulan, kuruluşunda, tanışıp konuştuğum, gelecekten yana umut vaat eden iş adamının, kurduğu, bir başka tekstil atölyesi, kısa sürede kapanırken, PERİ TEKSTİL, kapılarını yoksul ailelere açık tutmaya devam etti.
   PERİ TEKSTLİN sahibi Selçuk Beyin Tunceli’de olduğunu öğrendim. Tunceli Halkına yaptığı güzelliklerinden dolayı hayranlık duyduğum Selçuk Beyi aradım. Birlikte bir kahve içmeye davet ettim. Kırmadılar.
   Moğultay Mahallesi Muhtarının yaptığı ünlenmiş Türk kahvesini yudumlarken, sohbet ettik. Sordum. Selçuk Bey anlattı. Tekstilinde, çalışan, tanıştığı yoksul ailelerin, içinde bulundukları koşulları, kendilerini çok etkilemiş. Onlar için böyle bir ekmek kapısı açtığı için maddi kazançtan çok daha manevi mutluluk duymuş. Bu mutluluğu devamlı kılmak içinde PERİ TEKSTİLİ her koşulda ayakta tutmaya karar vermiş.
   ‘Bu günlerde yaşanan ekonomik koşullar, dahası ülke çapında yaşanan ekonomik kriz koşullarında, konumunuz, açıkçası durumunuz ne haldedir. PERİ TEKSTİL aralıksız faaliyetini sürdürüyor mu? Yaşadığınız sıkıntılar varımdır. Yeni belirlenen asgari ücret, için ne düşünüyorsunuz. Memleketinde olmaktan memnun musunuz?’ Sorularını yönelttim.
   Gülümseyen, memnuniyet ifade eden bir yüz ifadesiyle,’ İçinde bulunduğumuz ekonomik koşullar, herkesi, iş adamlarını etkilediği gibi şüphesiz bizi de etkiledi. Yaşanan sıkıntılara rağmen, her hangi bir aksamaya izin vermedik. Çalışmalarımız aralıksız sürmektedir. PERİ TEKSTİLİN fazla bir kazancı getirisi yoktur. Diğer iş yerlerinden sağladığımız getiriyle, işlerimizi sürdürüyoruz. PERİ TEKSTİL benim için değerli bir iş yerimdir. Üretir hale getirmek için çok çaba sarf ettim. Valiliğin, İş kur Müdürlüğünün, çalışmalarımızda bize destek vermeleri, rehber olmaları, başarılı olmamızda önemli payı olmuştur. Çalışmalarımızı, üretmeyi, devamlı kılmak sürdürmek benim önceliklerimdendir. Memleketimin insanına ekmek kapısı olmak paradan çok beni mutlu etmektedir. Belirlenen asgari ücret, çalışanlar için iyi oldu. Memleketimde iş yapmak, ilime, yararlı olmak beni çok mutlu etmektedir. Burada olduğumda kendimi daha çok mutlu hissediyorum.’ Diyordu. Gözlerinin içi gülüyordu.
     Anlattıkları, beklentilerim doğrultusunda güzel ifadelerdi.
Sayın Selçuk BOZKURT, memleketinde ekmek kapısı olmaktan mutluydu. Buna tanık oldum.
    Bizde öyle bir hemşerimiz olduğu için mutluyduk.
    Görüşmek dileğiyle uğurladık.