Keçiören Belediyesi, Bağlum’daki 19 dönümlük bostanda sivil toplum kuruluşlarını ağırlamaya ve ata tohumu anlatmaya devam ediyor.

Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok’un ev sahipliğinde bostana düzenlenen gezide Keçiören Kent Konseyi, Kanserle Barış Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği Keçiören Şubesi, Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Kültürel Araştırma ve Projelendirme Işığı Derneği ve Elazığ Dernekler Federasyonu üyeleri misafir edildi. Programda yaptığı konuşmada tarımsal üretimin önemine ve ata tohumunun yaygınlaştırılmasına dikkati çeken Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok, “Bu bostanın yanı sıra üzüm bağı, meyve, lavanta, kekik ve gül bahçemiz de var. Geçmişte bize ata tohumlarımızı kötülediler. Köyden kente göç ile birlikte doğal ata tohumlarımızı kaybettik. Şimdi raf ömrü uzun hibrit tohumlar tercih ediliyor. Ama biz ata tohumlarımızın peşindeyiz. Bostanımızda yetiştirdiğimiz tüm sebzelerimiz ata tohumundan üretilmiştir. Tattığınızda lezzetinden de anlaşılıyor” dedi.

“Kimyasallar sağlığı tehdit ediyor”

Hormonlu gıdaların ve kimyasal maddelerden yapılan günlük ihtiyaç ürünlerinin toplum sağlığını ciddi anlamda tehdit ettiğini dile getiren Altınok, şunları kaydetti:

“Toplumumuzda hastalık oranları oldukça arttı. Bizim sosyal güvenlik şemsiyemiz dünyanın hiçbir yerinde yok. Ne Avrupa’da ne de Amerika’da. Ama bu durum sürdürülebilir değil. Çünkü geçen yıl SGK açığımız 120 milyar TL olarak resmi verilere yansıdı. Bunun nedeni de hasta sayımızın artmış olması. Bir diğer neden de sağlık hizmetine erişimin kolay olması. Acıdır, resmi verilere göre ülkemizde 12 milyon insan antidepresan kullanıyor. Sağlıksız beslenme, stres ve hareketsizliğe bağlı olarak kanser ve kalp hastalıkları arttı. Toprakla iç içe olmak insanın stresini azalttığı için tarımsal üretimi teşvik etmeye devam ediyoruz. Biz de yeniden doğaya dönüşü sağlamak için harekete geçtik ve ilçemizde bu konu ile ilgili birçok çalışma yürütüyoruz. Köylülerimize ücretsiz fide dağıtıyoruz ve onları üretim konusunda teşvik ediyoruz. Dünyanın en lezzetli sebze ve meyvesi Türkiye`de yetişiyor. El ele verirsek, bu çalışmalarımızı Türkiye`nin her yerine yayabilirsek; sağlıklı bir yaşam, sağlıklı bir gelecek, sağlıklı bir toplum oluşturmuş oluruz.”

Katılımcılara çeşitli ikramların sunulduğu programda STK üyeleri, belediye ekipleri tarafından dağıtılan hasır sepetlerle sebze toplayarak evlerine doğal mahsul götürme imkânı buldular.